Güncel Ekonomi, Bankacılık terimleri sözlüğümüzde Zorunlu Karşılık Oranı terimi ile ilgili, kısa açıklayıcı bilgiler aşağıda gösterilmektedir. Zorunlu Karşılık Oranı nedir? Zorunlu Karşılık Oranı ne demek? Zorunlu Karşılık Oranı hakkında kısa bilgi gibi içerik arayışınıza cevap olabilecek kısa bilgiler sayfamızda yer almaktadır.
Zorunlu Karşılık Oranı Terimi Hakkında Bilgiler
Ekonomi, Bankacılık Terimi Olarak Zorunlu Karşılık Oranı:
Banka ve diğer finansal kuruluşların bilançolarında taşıdıkları mevduat, kredi ve benzeri yükümlülüklerine karşılık merkez bankasında tutmak zorunda oldukları rezerv miktarını gösteren kanuni orandır. Zorunlu karşılık oranı, yükümlülüklerin çeşidine, vadesine ve para birimine göre farklılaşabilmektedir. Merkez bankaları bu oranı bir para politikası aracı olarak kullanabilmektedir. Eğer bankalar atıl rezervlere sahip değilse, zorunlu karşılık oranı artırıldığında bankalar verdikleri kredileri geri çağırırlar ve bu durum para arzının azalmasına neden olur. Zorunlu karşılık oranı düşürüldüğünde ise zorunlu karşılıkların bir kısmı kullanılabilir rezerv şekline dönüşür, bu da bankaların kredi tabanını artırır. Bankaların kredi tabanın genişlemesi de para arzının artmasına neden olur. (Reserve Requirement Ratio)
Benzer Ekonomi, Bankacılık Terimleri
Yüksek Riskli Yatırım Fonu: ("Hedge Fon" karşılığı olarak SPK'nın Yatırım Fonlarına İlişkin Esaslar Tebliği'ne eklemeler yapan değişiklik taslağında öngörülen ifade): Belirli kısıtlamaları en aza indirgenmiş, mümkün olduğunca esnek yatırım stratejisi izlenebilen bir yatırım fonu türünü ifade etmektedir. Hedge fonların normal yatırım fonlarından temel farkı, açığa satış yapabilme ve borçlanabilme (borç alınan kaynakla yatırım yapabilme) olanaklarıdır. Bununla birlikte hedge fonlar sayesinde yatırımcı, kısa ve uzun pozisyon alabilmekte, arbitraj stratejileri uygulayabilmekte, değerinin altında fiyatlanmış bir menkul kıymeti aynı anda hem alıp hem satabilmekte, opsiyonlara veya tahvillere yatırım yapabilmekte ve düşük risk altında yüksek getiri elde etme imkanı taşıyan her türlü piyasada yatırım yapabilmektedir.
Açığa Satış İşlemleri: Açığa satış; yatırımcının elinde karşılığı bulunmamasına rağmen fiyatların ileride düşeceği beklentisiyle menkul kıymetin satışını gerçekleştirmesi, kıymetin teslim zamanı geldiğinde ise kıymeti piyasadan alıp teslim etmesi işlemidir.
Açık Piyasa İşlemleri: (APİ) (Open Market Operations) Para politikası uygulaması çerçevesinde, merkez bankaları bünyesinde para miktarının artırılıp azaltılması amacıyla, hazine kağıtlarının alım ve satımının (kesin alım, kesin satım, geri satım vaadiyle alım (repurchase agreements), geri alım vaadiyle satım (reverse repurchase agreement)) yapılması işlemleridir. Bankalararası Para Piyasası işlemleri de "Açık Piyasa İşlemleri" kapsamı içerisindedir. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası bünyesinde bu tür işlemler, Açık Piyasa İşlemleri ve Para Piyasası Müdürlükleri tarafından yürütülmektedir.
Açık Pozisyon: 1- (Short Position) Döviz, altın, menkul kıymet gibi bir finansal araç üzerinden sahip olunan varlıkların aynı cinsten yükümlülükleri karşılayamayan kısmıdır. Örneğin 10 milyon ABD doları yükümlülüğe karşı 5 milyon ABD doları varlık bulunduruluyorsa aradaki 5 milyon ABD doları, açık ABD doları pozisyonunu ifade eder.
2- Fiyat değişiklikleri nedeniyle ortaya çıkabilecek olumsuz bir duruma karşı korunmasız olmak. Özellikle bankacılık sektöründe, bankaların döviz borcuna karşılık Türk Lirası cinsinden alacaklı olma durumunu ifade etmektedir.
3- Döviz, altın, menkul kıymet gibi finansal araçlardan biri üzerinden görünen varlıkların, aynı cinsten yükümlülükleri karşılamayan kısmı için kullanılır.
4- Aynı valör ve aynı miktar içinde fiziksel ödemeyle kapatılmadan ve tersine bir işlemle çevrilmeden yapılmış işlem.
Akreditif: 1- İhraç edilen malların bedellerinin ödenmesi konusunda belirli şartların yerine getirilmesi halinde ödemenin yapılacağına ilişkin bir çeşit teminattır. Akreditif işlemlerine bankalar veya diğer finans kurumları aracılık etmektedir. Bu doğrultuda, akreditif, finans kurumlarının belirli bir süre için, belirli bir miktar ve üçüncü bir kişi lehine yabancı ülkedeki bir muhabir bankaya kendi nezdinde kredi açması için gönderdiği bir tür teminat mektubudur. (Letter of Credit)
2- İhracatçı ve ithalatçının birebirini tanımaması nedeniyle, malların sevkinde ve sevk edilen mal bedellerinin tahsilinde ortaya çıkabilecek gecikme, anlaşmazlık ve zararların önlenebilmesi amacıyla bankalar aracılığıyla gerçekleştirilen bir ödeme biçimi.
Terimler Sözlüğü Ana Sayfa
Online Ekonomi, Bankacılık Terimleri Sözlüğü