Özgür NESİN Sayın Ali Rıza Malkoç Bey bu gönül sesinizi en içten duygularımla candan kutlarım. İnanın bu haykırışınız beni çok etkiledi. Ellerinize ve Yüreğinize sağlık. Selamlar saygılar...
Onuncu Köy
Pusu kurmuş güneşe, gölgesinden korkanlar
Maskenin arkasında, yüzsüz yüzsüz adamlar
İnsaf yüklü olandan, azıcık olsun damlar
Kesip de yemek için, göstermelik severler
Doğruyu haykıranı, dokuz köyden kovarlar
Var olan yara alır, sökük vicdanlı bunlar
Utan yahu! demenin, muhatabı insanlar
Vahşet sergilenince, tasdikleniyor zanlar!
Sıkışınca riyakâr, sözü dilde yuvarlar
Doğruyu haykıranı, dokuz köyden kovarlar
Zekâ ile kurnazlık, bir değildir bilirim
Şeytana yâr olunmaz, insan varsa gelirim
Bu nasıl hukuktur ki, adalet dilim dilim!
Hak arayan yüzüstü, sultan oldu sığırlar
Doğruyu haykıranı, dokuz köyden kovarlar
Asrın kara lekesi, üstün ırk hezeyanı
Kınamalar yıldırmaz, sanki teşvik beyanı
Barış nârâlarının, kalmadı tutar yanı
Hele fırsat geçmesin, sığ derede boğarlar
Doğruyu haykıranı, dokuz köyden kovarlar
Dehşete kapıldım ben, bu bir cani stili
Yakılmak isteniyor, kıyametin fitili
Medeni vahşet gibi, suskun dünyanın dili
Barbarlık başlara taç, küme düştü değerler
Doğruyu haykıranı, dokuz köyden kovarlar
Ne zaman Osmanlı'nın, kılıcı girdi kına
İstikrar serap oldu, düşman geldi yakına
Ateşle oynayanlar, kına yaksınlar kına!
Nasıl duysunlar beni, kalbte çifte duvarlar
Doğruyu haykıranı, dokuz köyden kovarlar
Dünyamız onuncu köy, sen başka mekân ara
Haddini aşanları, atacağız kenara
Vicdana kan bulaştı, insanlık aldı yara
Çobanlar sahte çıktı, başsız kaldı davarlar
Doğruyu haykıranlar, dokuz köyü kovarlar
Ali Rıza Malkoç 01/06/2010 Bursa
Ali Rıza MALKOÇ Şiirleri
Yazılan son 1 yorum gösteriliyor.
İçerikle ilgili 1 yorum yazılmış.
Benzer Ali Rıza MALKOÇ Şiirleri:
Halk Şiiri Nedir? (2)
Hece hece düğümlenen
Bir his, bir duygudur şiir
Neşe verip, hüzünlenen
Tükenmez öyküdür şiir
Yola çıktığında varan
Tuz ile şekeri karan
"Alan yok mu?" diye soran
Özleme saygıdır şiir
Tavsiyedir ve nasihat
hazmedip sen de bul sihhat
İnsanlığa sınırsız hat
Nöbetçi uykudur şiir
Bahçivandır gül besleyen
Bu kâinatı süsleyen
Rüya görmeden düşleyen
Toplumsal kaygıdır şiir
Şarkılara bercestedir
Her türküde her sestedir
Noktası son nefestedir
İpekten yaygıdır şiir
Sevda örülü kozası
Sevgi mayalı hizası
Uğrunda yok yol kazası
Erene doygudur şiir
Ali Rıza Malkoç 26/04/2010 Bursa
Berceste:Güzel,latif,seçilmiş,sanat değeri yüksek olan dize
Ali Rıza MALKOÇ
Vasiyetnâme (2)
-oğula, oğullara, oğulverenlere –
Vâsi atanırsa, hür iradene
Aklını, fikrini çaldırma oğul
Sorumluluğun var, can varedene
Vazifen yaşatmak, soldurma oğul
Hem dünyalık gözün, hem kalbî gözün
Açık olsun, herkes anlasın sözün
Dimdik dursun başın, hep gülsün yüzün
Su ver fidanlara, öldürme oğul
“İnsan insan” diye yola çıkarlar
İki laf eylesen, sözü tıkarlar
Doğmasa da güneş, eriyor karlar
Hukuksuza pabuç deldirme oğul
Taş üstüne taş koyanlar, taş atmaz
Gönül mimarının, çivisi batmaz
Hakk’ı bilen, halka rağmen dayatmaz
Görgüsüze set ol, güldürme oğul
Acı acı, büyüttük bu ağacı
Meyve değil, zehir sundu ne acı
Dünya nimetleri, başının tacı
Sakın ha olmasın, aldırma oğul
Bahçende yetişsin, çiçekler, renk renk
Gönül harmanımız, gülistana denk
Çeşitlikte huzur, bütünlük ahenk
Gayrısını kalbe doldurma oğul
Nereden Baktığın, nerde durduğun
Önem taşır, hayalinde kurduğun
Kimi matemdedir, kimine düğün
Selâmı-sabahı kaldırma oğul
Çıkmaz sokak, kör düğümde yol aldık
Zulüme denk, horlanmayla hâl aldık
Çiçekten bal, yanan daldan kül aldık
Zirveleşen ruhu, böldürme oğul
Malkoç Ali, Rıza göstermez buna
İnsan haykırmalı, ve çözüm suna
Dünyanın ekseni, kayıyor kana
Despotun çarkını, oldurma oğul
Ali Rıza Malkoç Bursa, 27/11/2010
Vâsi: Akılca noksan veya ölen kişinin tüm hak, yetki ve sorumluluklarını yöneten kimse
Mâtem: Yas, elem, keder, üzüntü
Despot: Baskı ile yönetimi yöntem edinmiş zorba
Ali Rıza MALKOÇ
Kökünden koparılmış
Aşklar, sevdalar yalnız
Mânâ, ruhuna küsmüş
Sözler, sâdâlar yalnız
Biraraya zor gelen
Yüze yapmacık gülen
Kavuşmak meğer yalan
Sessiz vedalar yalnız
Beklemek düşmez sana
kaydediver yasana
Bilinmeze bu sene;
Göçen vefalar yalnız
Yakın-Uzak demeden
Her zorluğu dem eden
Vicdan düşse kümeden
Garip davalar yalnız
Üretir tarttıramaz
Önyargı attıramaz
Benliği sattırmaz
Salim kafalar yalnız
Aldanmışla, adanmış
Biri taş, biri canmış
Görüntüler yalanmış
Cevr-ü cefalar yalnız
Sahte bülbül deşifre
Yalan vardırır küfre
Huya düşünce tafra
Zevk-ü sefalar yalnız
Boşaltırsan içini
Öz değerler taçını
Yol istersen saçını
Kalbî küfeler yalnız
Ali Rıza MALKOÇ 24/11/2010 Bursa
Sâdâ : Gür ses Dem:Soluk,nefes,zaman Cevr-ü cefa : Zorluk,eziyet,sıkıntı
Küfe: Örgülü sepet, saklama kabı Salim: Sağlam,sakin
Tafra: Çalım, böbürlenme, yüksekten atma, abartma,olduğundan büyük görünmeye çalışma
Ali Rıza MALKOÇ