İstek, arzu.
İstediğiniz Kelimenin Mecaz Anlamını Arayın
Sözcüklerin cümle, dize veya deyim içine girdiklerinde, gerçek anlamlarından tamamen sıyrılarak başka bir sözcük ya da kavram yerine kullanılmasıyla kazandığı anlama mecaz (değişmece) anlam denir. Mecaz anlam, Sözcüğün sürekli olmayan, kullanım içinde geçici olarak üstlendiği anlamdır.
Bu sözlük çalışması Türk Dil Kurumunun (TDK) en son değişikliklerine uygun olarak düzenlenmiştir.
intihar kelimesinin mecaz anlamı Hayatını tehlikeye düşürecek davranış veya iş.
okşamak kelimesinin mecaz anlamı 1. Hafifçe dövmek. 2. Bir kimseyi hoşnut etmek.
kıvam kelimesinin mecaz anlamı Bir şeyin en uygun zaman veya durumu.
tuzak kelimesinin mecaz anlamı Birini güç ve tehlikeli bir duruma düşürmek için kurulan düzen, komplo.
boğmak kelimesinin mecaz anlamı 1. Aldatıp malı pahalıya satmak. 2. Silik bir duruma getirmek, bastırmak. 3. Tamamıyla kaplamak, sarmak. 4. Bir kimseyi bir şeyin fazlasına eriştirmek. 5. Bunaltmak.
bilmece çözmek kelimesinin mecaz anlamı Zor bir işi başarmak.
koltuk değneği kelimesinin mecaz anlamı Başkalarına destek olan kişi.
keskin kelimesinin mecaz anlamı 1. Tiz (ses). 2. Kırıcı, incitici. 3. Etkili, sert. 4. Hassas. 5. Dikkatli.
katır kelimesinin mecaz anlamı İnatçı ve huysuz.
darmadağın olmak kelimesinin mecaz anlamı Kötü bir biçimde dövülmek.
cömert kelimesinin mecaz anlamı Verimli.
evren kelimesinin mecaz anlamı Kişinin içinde yaşadığı, ilişkide bulunduğu ortam.
alabildiğine kelimesinin mecaz anlamı Aşırı derecede, gereğinden çok, sıvırya.
gömmek kelimesinin mecaz anlamı Birinden daha çok yaşamak.
diplomat kelimesinin mecaz anlamı İlişkilerinde kurnaz, becerikli olan.
çarpıtmak kelimesinin mecaz anlamı 1. Yanlışa ve kötü duruma götürmek. 2. Gerçek anlamından saptırmak.
doludizgin kelimesinin mecaz anlamı Önüne geçilmeyecek biçimde; çok olarak.
hırıltı kelimesinin mecaz anlamı Geçimsizlik, kavga.
kıymak kelimesinin mecaz anlamı 1. Acımadan vermek, esirgememek, feda etmek. 2. Acımayıp öldürmek. 3. Acımayarak büyük bir kötülük etmek, zulmetmek.
robot kelimesinin mecaz anlamı Başkasının buyruğu ile iş yapan, kendi akıl ve iradesini kullanmayan kimse.
siyah kelimesinin mecaz anlamı Koyu renkte.
bilgiç kelimesinin mecaz anlamı Bilgisiz olduğu halde bilgili görünmek isteyen, bilgili geçinen kimse, çok bilmiş.
çatallaşmak kelimesinin mecaz anlamı İki veya daha çok olasılık göstererek anlaşılması güç bir duruma gelmek.
kavruk kelimesinin mecaz anlamı 1. Zayıf. 2. Yaşı ilerlemesine karşın iyi gelişememiş olan.
sulandırmak kelimesinin mecaz anlamı Ciddiyetini, ağırlığını kaybettirmek.
kümes kelimesinin mecaz anlamı Ufak ev.
fırıldak kelimesinin mecaz anlamı 1. Dolap, düzen, hile. 2. Düşüncesini sürekli değiştiren, sözünden dönen (kimse).
yutmak kelimesinin mecaz anlamı 1. Haksız olarak bir şeyi kendisine mal etmek. 2. (Olmayacak bir şeye) İnanıp kanmak.
kuş bakışı kelimesinin mecaz anlamı Genel olarak.
çıldırmak kelimesinin mecaz anlamı Israrla istemek, büyük arzu göstermek.