köprü kelimesinin mecaz anlamı

köprü kelimesinin mecaz anlamı:
İki şey arasında bağ veya ilişkiyi sağlayan şey.

İstediğiniz Kelimenin Mecaz Anlamını Arayın

Sözcüklerin cümle, dize veya deyim içine girdiklerinde, gerçek anlamlarından tamamen sıyrılarak başka bir sözcük ya da kavram yerine kullanılmasıyla kazandığı anlama mecaz (değişmece) anlam denir. Mecaz anlam, Sözcüğün sürekli olmayan, kullanım içinde geçici olarak üstlendiği anlamdır.

Bu sözlük çalışması Türk Dil Kurumunun (TDK) en son değişikliklerine uygun olarak düzenlenmiştir.

mizansen kelimesinin mecaz anlamı Bir şeyi, bir durumu olduğundan değişik göstermek amacıyla hazırlanan düzen.

güvence kelimesinin mecaz anlamı Birinin kuşkularını dağıtmak için söylenen inandırıcı söz, teminat.

eksantrik kelimesinin mecaz anlamı Alışılagelmiş töre ve davranışlara aykırı olan.

gürlemek kelimesinin mecaz anlamı Kuvvetli ve etkili bir biçimde varlığını göstermek.

bakmak kelimesinin mecaz anlamı 1. Beslemek, geçindirmek. 2. Gözetlemek, ilgilenmek. 3. Anlamak, farkına varmak.

ateş kelimesinin mecaz anlamı 1. Öfke, hırs, hınç. 2. Coşkunluk. 3. Tehlike, felaket. 4. Büyük üzüntü, acı.

kâhya kelimesinin mecaz anlamı Başkasının işine karışan kimse.

bocalamak kelimesinin mecaz anlamı Bir işte tutulması gereken yolu kestiremeyerek bir şöyle bir böyle yapmak veya olduğu yerde sallanıp yol alamamak.

halta kelimesinin mecaz anlamı Boyunduruk.

teşvik etmek kelimesinin mecaz anlamı Bir kimseyi kötü bir iş yapması için kandırmak, kışkırtmak.

erimek kelimesinin mecaz anlamı 1. Çok zayıflamak. 2. Utancından çok sıkılmak. 3. Yok olmak, bitmek, tükenmek.

gömlek kelimesinin mecaz anlamı Basamak, kat, terece.

maytap kelimesinin mecaz anlamı "Eğlenmek, alay etmek" anlamında, "maytap geçmek" biçiminde kullanılır.

düşeş atmak kelimesinin mecaz anlamı Umulmadık bir başarı kazanmak.

canavar kelimesinin mecaz anlamı Bilinçsizce ve ilkelce her şeye kıyan kimse.

müthiş kelimesinin mecaz anlamı Aşırı, şaşılacak.

mide kelimesinin mecaz anlamı Yemek yeme isteği.

ağlamak kelimesinin mecaz anlamı 1. Sızlanmak, yakınmak. 2. Bir duruma üzülmek.

nafiz kelimesinin mecaz anlamı Sözü geçen.

bilgiç kelimesinin mecaz anlamı Bilgisiz olduğu halde bilgili görünmek isteyen, bilgili geçinen kimse, çok bilmiş.

dava kelimesinin mecaz anlamı 1. Sorun, mesele. 2. Ülkü.

ucuzlatmak kelimesinin mecaz anlamı Kolaylıkla elde edilir duruma getirmek.

yakınlık kelimesinin mecaz anlamı Duygusal bağ veya akrabalık ilişkisi.

kış kelimesinin mecaz anlamı Çok soğuk hava.

el ense etmek kelimesinin mecaz anlamı Yenmek, mağlup etmek.

kuyruk kelimesinin mecaz anlamı İnsanların sıra beklemek için art arda durarak oluşturduğu dizi.

çökmek kelimesinin mecaz anlamı 1. Sarsılıp dinçliğini yitirmek. 2. Son bulmak, yıkılıp dağılmak. 3. Yoğun bir biçimde duymak.

vızıltı kelimesinin mecaz anlamı Hafif bir sesle ve bezdirici bir biçimde sızlanma, yakınma.

zavallı kelimesinin mecaz anlamı Eksin, aciz, elinden bir şey gelmeyen.

ayılmak kelimesinin mecaz anlamı Aklı başına gelip gerçeği görmek.

Mecaz Anlamlı Kelimeler Sözlüğü