1. Birdenbire gürültülü veya tehlikeli olaylar birdenbire başlamak veya ortaya çıkmak.
2. Bütün ilişkileri kesilip büsbütün ayrılmak veya uzaklaşmak.
3. Kurtulmak.
4. Çok ağrımak.
İstediğiniz Kelimenin Mecaz Anlamını Arayın
Sözcüklerin cümle, dize veya deyim içine girdiklerinde, gerçek anlamlarından tamamen sıyrılarak başka bir sözcük ya da kavram yerine kullanılmasıyla kazandığı anlama mecaz (değişmece) anlam denir. Mecaz anlam, Sözcüğün sürekli olmayan, kullanım içinde geçici olarak üstlendiği anlamdır.
Bu sözlük çalışması Türk Dil Kurumunun (TDK) en son değişikliklerine uygun olarak düzenlenmiştir.
olgunluk kelimesinin mecaz anlamı İnsanların bilgi, görgü ve hoşgörü bakımından gereği kadar gelişmiş olma durumu, yetkinlik, kemal.
kabadayı kelimesinin mecaz anlamı Babayiğit, koçak.
diplomat kelimesinin mecaz anlamı İlişkilerinde kurnaz, becerikli olan.
bakar kör kelimesinin mecaz anlamı Çok dikkatsiz (kimse).
iltimas kelimesinin mecaz anlamı Birine herhangi bir konuda öncelik ve ayrıcalık tanıma.
azıtmak kelimesinin mecaz anlamı Çığırından çıkmak veya çıkarmak, ölçüyü kaçırmak.
kaşarlanmak kelimesinin mecaz anlamı Hoşa gitmeyen bir harekete veya bir işe alışarak artık ondan üzüntü duymaz olmak.
koltuklamak kelimesinin mecaz anlamı Birine, kıvanç verecek biçimde övmek, koltuklarını kabartacak sözler söylemek, pohpohlamak.
ayarlamak kelimesinin mecaz anlamı İşleri birbiriyle çatışmayacak ya da zamanında bitecek biçimde düzenlemek.
kapı kelimesinin mecaz anlamı 1. Gelir, geçim, kısmet sağlayan yer, kaynak veya imkân. 2. Gidere yol açan gereksinim. 3. Ev gezmesi için gidilen yer.
öldürmek kelimesinin mecaz anlamı Ortadan kalkmasına, yitip gitmesine yol açmak.
delalet kelimesinin mecaz anlamı İz, işaret.
kovmak kelimesinin mecaz anlamı Uzaklaştırmak.
armut kelimesinin mecaz anlamı Çok aptal, çok bön.
ilah kelimesinin mecaz anlamı Bir alanda yaratıcılığı ile hayranlık uyandıran, çok beğenilen, çok tutulan.
edebiyat kelimesinin mecaz anlamı İçten olmayan, gereksiz, boş sözler.
ayıklamak kelimesinin mecaz anlamı Bir görevde gereksiz görülenleri işinden ayırmak.
göbek bağı kelimesinin mecaz anlamı Yakın ilişki.
bezirgân kelimesinin mecaz anlamı Mesleğini sadece kazanç için kullanan kimse.
domuz kelimesinin mecaz anlamı Hain, aksi, ters, inatçı.
kirletmek kelimesinin mecaz anlamı Namusuna, onuruna zarar verecek bir suç yüklemek, lekelemek.
harcamak kelimesinin mecaz anlamı 1. Birinin değer ve onurunu kırıcı bir durum yaratmak. 2. Yok etmek, öldürmek. 3. Manevi yönden kötü duruma düşürmek, feda etmek.
softa kelimesinin mecaz anlamı Körü körüne bir davaya bağlanıp onda ayak direyen kimse.
fellah kelimesinin mecaz anlamı Kara derili.
şeytan kelimesinin mecaz anlamı 1. Kötü düşünceli, kötü niyetli kimse. 2. Çok kurnaz, uyanık (kimse).
parçalı kelimesinin mecaz anlamı Kinayeli, dokunaklı.
mabet kelimesinin mecaz anlamı Özel bir konuda, sevgi ve saygı ile bağlanmanın ortaya konulduğu yer.
acur kelimesinin mecaz anlamı Geçimsiz, huysuz, yaygaracı kimse,
tecen kelimesinin mecaz anlamı Azgın hayvan.
alev kelimesinin mecaz anlamı Aşk ateşi.