Benimsemek, onaylamak, katılmak.
İstediğiniz Kelimenin Mecaz Anlamını Arayın
Sözcüklerin cümle, dize veya deyim içine girdiklerinde, gerçek anlamlarından tamamen sıyrılarak başka bir sözcük ya da kavram yerine kullanılmasıyla kazandığı anlama mecaz (değişmece) anlam denir. Mecaz anlam, Sözcüğün sürekli olmayan, kullanım içinde geçici olarak üstlendiği anlamdır.
Bu sözlük çalışması Türk Dil Kurumunun (TDK) en son değişikliklerine uygun olarak düzenlenmiştir.
secde etmek kelimesinin mecaz anlamı Saygı göstermek.
kıskanmak kelimesinin mecaz anlamı Yerinde olmayı istemek, imrenmek.
mihrap kelimesinin mecaz anlamı Umut bağlanan yer.
susamak kelimesinin mecaz anlamı Çok istemek, şiddetli bir ihtiyaç duymak.
hamur kelimesinin mecaz anlamı Öz, asıl, maya.
ısınmak kelimesinin mecaz anlamı Yadırgamaz olmak, hoşlanmış olmak, alışmak.
irikıyım kelimesinin mecaz anlamı İri yapılı, gövdeli.
kamçılı kelimesinin mecaz anlamı Zor ve şiddet kullanan.
parlatmak kelimesinin mecaz anlamı 1. İçki içmek. 2. Temizlemek.
çile kelimesinin mecaz anlamı Zahmet, sıkıntı.
kotarmak kelimesinin mecaz anlamı 1. Bir işi tamamlamak, bitirmek. 2. Üstesinden gelmek.
kaldırmak kelimesinin mecaz anlamı 1. Katlanmak, tahammül etmek. 2. Uygun gelmek, yakışmak.
koltuk kelimesinin mecaz anlamı 1. Koltuklama veya koltuklanma. 2. Kayırma. 3. Yüksek mevki, makam.
ev kelimesinin mecaz anlamı Aile.
dil kelimesinin mecaz anlamı 1. Düşünce ve duyguları bildirmeye yarayan herhangi bir anlatım aracı. 2. Gönül, yürek.
ütülemek kelimesinin mecaz anlamı Bir kimseye laf anlatırken karşısındakinin kafasını yormak.
kurcalamak kelimesinin mecaz anlamı Ele alınması hoş karşılanmayan bir konuyu ele almak.
inletmek kelimesinin mecaz anlamı Çok eziyet vermek.
hâl kelimesinin mecaz anlamı 1. Güç, kuvvet, takat. 2. Kötü durum, sıkıntı, dert.
teşvik kelimesinin mecaz anlamı Bir kimseyi kötü bir iş yapması için kışkırtma, ayartma.
çorba kelimesinin mecaz anlamı Karmakarışık şey.
boşaltmak kelimesinin mecaz anlamı Derdini dökmek.
saçma kelimesinin mecaz anlamı 1. Akla uygun olmayan, pestenkerani, absürt. 2. Yersiz, akla aykırı, tutarsız söz.
düşman kelimesinin mecaz anlamı 1. Bir şeyi büyük ölçüde kullanıp tüketen kimse "Çikolata düşmanı." 2. Bazı şeylerden nefret eden, tiksinen kimse. "Sigara düşmanı."
geri kelimesinin mecaz anlamı Benzerlerine ayak uydurup ilerleyememiş, gelişememiş.
anıt kelimesinin mecaz anlamı Tarihsel bir yeri de olan çok değerli, çok önemli, büyük yapıt.
titretmek kelimesinin mecaz anlamı Korku salmak.
çapanoğlu kelimesinin mecaz anlamı Başa dert olacak durum.
kubarmak kelimesinin mecaz anlamı Çalımlı bir tavır takınmak.
gözbağı kelimesinin mecaz anlamı Aklı ve duyguları yanıltan neden.