tırmanmak kelimesinin mecaz anlamı

tırmanmak kelimesinin mecaz anlamı:
Zorlukla ilerleyip yükselmek.

İstediğiniz Kelimenin Mecaz Anlamını Arayın

Sözcüklerin cümle, dize veya deyim içine girdiklerinde, gerçek anlamlarından tamamen sıyrılarak başka bir sözcük ya da kavram yerine kullanılmasıyla kazandığı anlama mecaz (değişmece) anlam denir. Mecaz anlam, Sözcüğün sürekli olmayan, kullanım içinde geçici olarak üstlendiği anlamdır.

Bu sözlük çalışması Türk Dil Kurumunun (TDK) en son değişikliklerine uygun olarak düzenlenmiştir.

demir kelimesinin mecaz anlamı Güçlü, kuvvetli, sert.

arena kelimesinin mecaz anlamı Siyasal çekişmelerin, ayak oyunlarının döndüğü yer.

yaşamak kelimesinin mecaz anlamı 1. Yer tutmuş olmak. 2. Hoş vakit geçirmek, keyif sürmek. 3. Birine "ne mutlu" olmak. 4. Süredurmak.

mekanik kelimesinin mecaz anlamı Makine gibi olan, düşünce ya da istencin etkisi olmadan yapılan.

bilmece kelimesinin mecaz anlamı Bilinmeyen şey, muamma.

adamak kelimesinin mecaz anlamı 1. Kutsal saydığı bir şey uğruna kendini feda etmek üzere söz vermek. 2. Bir şeyle yoğun olarak ilgilenmek. 3. Ayırmak, tahsis etmek. 4. İthaf etmek.

arşınlamak kelimesinin mecaz anlamı Amaçsız, geniş adımlarla dolaşmak.

dinamitlemek kelimesinin mecaz anlamı Bir girişimi, bir kuruluşu engelleyici, yıkıcı davranışta bulunmak.

mihrap kelimesinin mecaz anlamı Umut bağlanan yer.

amel kelimesinin mecaz anlamı Sürgün, ötürük, ishal.

aforoz etmek kelimesinin mecaz anlamı Darılıp biriyle konuşmamak, ilgiyi kesip kendinden uzaklaştırmak, toplum tarafında dışlanmak.

efendi kelimesinin mecaz anlamı Görgülü, nazik, kibar.

şopar kelimesinin mecaz anlamı Şımarık, küstah, yaramaz.

kazınmak kelimesinin mecaz anlamı Varını yoğunu çıkarıp vermek.

sivrilmek kelimesinin mecaz anlamı 1. Topluluk içinde eş ve eşitlerini geride bırakıp yükselmek, ün kazanmak. 2. Göze batmak.

amigo kelimesinin mecaz anlamı Çıkarı olduğu için birini övüp koruyan kimse.

göz kamaştırıcı kelimesinin mecaz anlamı Muhteşem, çok güzel, parlak, görkemli.

kayıtsız olmak kelimesinin mecaz anlamı İlgisiz, umursamaz, önem vermeyen durumda bulunmak.

fırıldak kelimesinin mecaz anlamı 1. Dolap, düzen, hile. 2. Düşüncesini sürekli değiştiren, sözünden dönen (kimse).

kaynaşmak kelimesinin mecaz anlamı 1. Uyuşmak, yakın ilişki kurmak, derinleştirmek, sıkı fıkı olmak. 2. Huzursuz olmak.

âlem kelimesinin mecaz anlamı 1. Kendine özgü birçok niteliği bulunan şey. 2. Eğlence yaşamı, sazlı sözlü eğlence. 3. Kendine özgü nitelikleri olan, ilginç ve değişik yer ya da kişi. 4. İçsel dünya, duygu, düş, düşünce gücü.

kalay kelimesinin mecaz anlamı Aldatıcı görünüş.

danışıklı dövüş kelimesinin mecaz anlamı Başkalarını aldatmak için önceden yapılmış gizli anlaşmaya dayanan davranış, şike.

çevrelemek kelimesinin mecaz anlamı Bir konunun sınırlarını çizmek, tahdit etmek.

zalim kelimesinin mecaz anlamı Acımasız, kıyıcı.

kotarmak kelimesinin mecaz anlamı 1. Bir işi tamamlamak, bitirmek. 2. Üstesinden gelmek.

kısıtlamak kelimesinin mecaz anlamı Sınırlamak, daraltmak.

kaba kelimesinin mecaz anlamı 1. Terbiyesiz, görgüsü kıt, nezaketsiz. 2. Terbiyeye, inceliğe aykırı.

sızmak kelimesinin mecaz anlamı 1. Yorgunluktan kendinden geçerek uzanıp kalmak. 2. Bir topluluk ya da örgütün arasına karışmak.

mıhlamak kelimesinin mecaz anlamı Birini bir yerden ayrılamayacak hale sokmak.

Mecaz Anlamlı Kelimeler Sözlüğü