1. Büyük yıkıma, zarara uğramak.
2. Çok acımak, hayıflanmak.
3. Çocuk oyunlarında, oyun dışı olmak.
İstediğiniz Kelimenin Mecaz Anlamını Arayın
Sözcüklerin cümle, dize veya deyim içine girdiklerinde, gerçek anlamlarından tamamen sıyrılarak başka bir sözcük ya da kavram yerine kullanılmasıyla kazandığı anlama mecaz (değişmece) anlam denir. Mecaz anlam, Sözcüğün sürekli olmayan, kullanım içinde geçici olarak üstlendiği anlamdır.
Bu sözlük çalışması Türk Dil Kurumunun (TDK) en son değişikliklerine uygun olarak düzenlenmiştir.
bitmek kelimesinin mecaz anlamı 1. Çok sevmek, bayılmak, beğenmek. 2. Çabucak, aniden bir yerde bulunmak.
yuvarlamak kelimesinin mecaz anlamı İstekle ve çabucak yemek ya da içmek.
çiğ kelimesinin mecaz anlamı Kaba, yersiz ve yakışıksız kaçan.
koyun kelimesinin mecaz anlamı Şefkatli çevre, her şeyden habersiz kendi halinde.
bölücü kelimesinin mecaz anlamı Bir topluluğu, birliği parçalama, bölme amacında olan, fesatçı, münafık.
farz kelimesinin mecaz anlamı Yapmak zorunda kalınan şey, boyun borcu.
çimlenmek kelimesinin mecaz anlamı Yiyeceklerden azar azar alıp yemek.
beyin kelimesinin mecaz anlamı Akıl, anlayış.
kanamak kelimesinin mecaz anlamı Yeniden etkisini duyurmak, depreşmek.
kayıt kelimesinin mecaz anlamı 1. Sınırlama, hareketlerini çerçeveleme. 2. Şart, koşul.
bağdamak kelimesinin mecaz anlamı İçinden çıkılmayacak bir duruma getirmek, kördüğüm etmek.
saye kelimesinin mecaz anlamı Koruma, yardım.
göynük kelimesinin mecaz anlamı Acısı olan, elemli.
canavar kelimesinin mecaz anlamı Bilinçsizce ve ilkelce her şeye kıyan kimse.
aydınlık kelimesinin mecaz anlamı 1. Kolay anlaşılacak derecede açık olan, vazıh. 2. Kötülükten uzak, temiz, saf.
hurda kelimesinin mecaz anlamı İşe yaramayacak derecede bozulup sakatlanmış, zarar görmüş.
gevelemek kelimesinin mecaz anlamı Bir sözü tam olarak ve açıkça söylememek.
mit kelimesinin mecaz anlamı Masalımsı, gerçek olmayan şey.
alçalmak kelimesinin mecaz anlamı İnsana yakışmayan davranışlarda bulunmak.
kaldırmak kelimesinin mecaz anlamı 1. Katlanmak, tahammül etmek. 2. Uygun gelmek, yakışmak.
güre kelimesinin mecaz anlamı 1. Kuvvetli, dinç. 2. Çekingen, korkak, ürkek.
yaldızcı kelimesinin mecaz anlamı Değerli ve sağlam değil de gösterişli iş yapan.
nüfuz kelimesinin mecaz anlamı Söz geçirme, güçlü olma, erk.
vadesi gelmek kelimesinin mecaz anlamı Ömrü sona ermek, eceli gelmek.
tezgâhlamak kelimesinin mecaz anlamı Bir iş için hazırlık yapmak, işi hazırlamak ya da işe girişmek.
kasap kelimesinin mecaz anlamı Kan dökücü, hunhar.
dikte etmek kelimesinin mecaz anlamı Birine isteklerini zorla kabul ettirmek.
yıkmak kelimesinin mecaz anlamı Herhangi bir suç, iş vb.ni birine yüklemek.
dinsiz kelimesinin mecaz anlamı Acımasız.
âlem kelimesinin mecaz anlamı 1. Kendine özgü birçok niteliği bulunan şey. 2. Eğlence yaşamı, sazlı sözlü eğlence. 3. Kendine özgü nitelikleri olan, ilginç ve değişik yer ya da kişi. 4. İçsel dünya, duygu, düş, düşünce gücü.