Şuur kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Şuur kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Akıl, Us, Bilinç

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Yabanketeni kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şeytansaçı

Söylenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Azarlamak, Çıkışmak, Eleştirmek, Sızlanmak, Yakınmak

Devamsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Süreksiz

Teşhis kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kişileştirme, Tanı, Seçme, Tanılama

Arka kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geri, Art, Peş, Dal, Dayı, Dip, Ense, Torpil, Üst

Pimpirik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk, Harap, Virane

Berhava kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boş, Yararsız

Kirletmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Batırmak, Becermek, Lekelemek, Pislemek

Federal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Birleşik

Yaptırım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ceza, Müeyyide, Kanun, Kuvvei Müeyyide

Halkiyat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Folklor, Halk Bilimi

Objektivite kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nesnellik

Gitmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başvurmak, Buyurmak, Çalışmak, Çıkmak, Dayanmak, Değerlendirmek, Düşmek, Geçmek, Gezmek, İşlemek, Karşılamak, Ölmek, Saymak, Ulaşmak, Uzanmak, Varmak, Yakışmak, Yapmak, Yaraşmak, Yetişmek, Yetmek, Yürümek

Yoklama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kontrol, Araştırma, Sınav, Muayene, Prova

Teftiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Denetim, Murakabe, Denetleme, Bakı

Ender kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nadir, Pek Az, Pek Seyrek

Mümkünlük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Olanak

Endamsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çelimsiz, Kısa

Ruh kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tin, Duygu, Emanet, Esans, Öz, İlke, Canlılık, Espri

Akbasma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aksu, Katarakt

Net kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açık Seçik

Tabı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bası, Baskı

Alan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Meydan, Saha, Düz, Kayran, Düzlük, Vadi, Yer

Yaralamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İncitmek, Kırmak, Vurmak

Vantilatör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Estireç, Yelletke, Fan, Fırıldaklı Yelpaze

Etken kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aktif, Faktör, Malum, Müessir, Amil

Hizip kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bölüntü, Deste, Grup, Kısım, Tayfa, Bölük, Klik

Aheste Aheste kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yavaş Yavaş

Konik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sivrimsel

Dinlence kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tatil

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü