İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Kavgalı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dargın
Cenin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dölüt
Dümdar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Artçı
Askeri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Süel, Harbi
Getiri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Faiz, Kazanç, Ürem, Yarar
Dimağçe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beyincik
Konuşma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görüşme, Konferans, Laf, Musahabe, Müzakere, Nutuk, Sanat, Sohbet
Dumanlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sisli, Bulanık, Puslu, Sarhoş
Komplike kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karışık, Çatak, Karmaşık
İktiza Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gerekmek
Ateş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Od, Nar, Acı, Coşkunluk, Hınç, Hırs, Öfke, Tehlike
İhtişam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görkem, Haşmet, Büyüklük, Göz Alıcılık, Gösterişlilik
Yaş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Islak, Sin, Çağ, Kötü, Taze, Zor, Nemli
Asıl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gerçek, Kök, Öz Kendisi, Kaynak, Köken, Çıkak, Gerçeklik, Doğruluk, En Çok, Başlıca, Ana, Cevher, Cins, Esas, Hakikat, Hamur, Mahiyet, Nesep, Özgün, Soy, Temel, Üs
Arzıtilek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Utarit, Merkür
Kepmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çökmek, Yıkılmak
Misk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mis
Erzak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Azık, Yiyecek
Tatil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dinlence, Ara, Dem Alış, Grev, İstirahat, Boşuklama, Kapama
Farba kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fırfır
Manevi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tinsel, Ruhsal, İçten, İçlek
Orantı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oran, Orta, Tenasüp
Vesile kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Neden, Fırsat, Tav, Anahtar, Bahane, Münasebet, Sebep
Sapmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dönmek, Kıvırmak
İbadethane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tapınak
Çocuk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bala, Çağa, Döl, Enik, Evlat, Uşak, Velet, Yavru
Avutmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yatıştırmak, Oyalamak, Ağlamasını Önlemek, Kandırmak, Aldatmak
Temkinlilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vakar
Korse kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lastik, Enli Kemer
Müşkülat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çetinlik, Güçlük, Güçlükler, Zorluk, Zorluklar
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.