Kudurgan kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Kudurgan kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Azgın

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Kımıldatma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tahrik

Sınıflamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bölümlemek, Gruplandırmak

Varyasyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çeşitleme, Değişim, Varyete

Bastırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boğmak, Dikmek, Durdurmak, Gidermek, Gömmek, Kaplamak, Yenmek, Yırtmak

Saypa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İsraf

Çakıl Taşı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çakıl

Yapın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mamulat, Masnuat

Kankızıl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Becerikli

Nüktedan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şakacı, İnce, Nükteci

Sıkıntı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kasvet, Meşakkat, Ruhsal Yorgunluk, Sendrom, Cefa, Çile, Düşünce, Ezgi, Eziyet, Fırtına, Gaile, Hâl, Hüzün, Kahır, Kambur, Karanlık, Keder, Kor, Külfet, Mesele, Mihnet, Problem, Rahat, Sancı, Sorun, Usanç, Zaruret, Zehir, Zor, Tedirginlik, Eza

Emniyetli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güvenlikli, Emin, Güvenilir

Ötümlü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sedalı, Sürekli, Yumuşak

Sakince kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Usulca, Sakin

Mahmur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uyuşuk, Baygın, Uykulu, Uyku Sersemi, Üzgün, Dalgın Bakışlı

Sahiplik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İyelik, El, Mülkiyet

Giymek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekmek, Kullanmak, Taşımak

Hançer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kama

İrat Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Söylemek

Kaydetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Söylemek, Yazmak, Yazımlamak, Saptamak, Almak, Karşılamak, Not Etmek

Ekspoze kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özet

Selef kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öncel

Kararlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzenli, Azimli, Ölçülü

Olumlama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İcap

Dinlenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstirahat Etmek, Önemsenmek, Sözü Geçer Olmak, Dincelmek

Lakonik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özlü Söz, Veciz

Muhtaç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yoksul, Fakir, Gereksinimli, Eksikli

Fistül kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akarca

Umut Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ummak

Mazarrat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zarar

Cin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akıllı, zeki, Uyanık Kimse

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü