Sınırlanmış kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Sınırlanmış kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Bağlı, Kısıtlı, Mahdut, Münhasır

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Ürkmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Korkmak, Çekinmek, İrkilmek, Yılmak

Kezalik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öyle, Ol Da Öyle

Zanlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sanık, Şüpheli

Dolikosefal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uzun Kafalı

Alt Bölüm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayrım

İyonik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yükünsel

Tedavül kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dolaşım, Sürüm, Geçerlik

Hoşnutluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaşa

Nasıl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Elbette, Kesinlikle, Ne, Nice, Ne Gibi, Ne Türlü, Neyle

Üstler kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Erkân

Ervah kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ruhlar

Âdemoğlu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnsanoğlu, Kişioğlu, İnsan

Adıl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zamir

Şümul kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaplama, Kapsam

Sınık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kırık, Bozuk, Çıkık; Dağınık, Perişan

Garplı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Batılı

Fınkırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sümkürmek

Temkinli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağırbaşlı, Ilımlı, Ölçülü, Sakınımlı

İntikal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçme, Geçiş, Geçit, Anlama, Kavrama

Hıfzetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bellemek, Ezberlemek, Saklamak

Abajur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kalpak, Örtük, Sayvan, Siper

Stratus kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Katmanbulut

Güdük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kısa

Görüntülük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ekran

Daraltmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kasmak, Kısıtlamak, Kısmak

Yayınevi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Neşriyat

Kımıldamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Debelenmek, Deprenmek, Kımıldanmak, Kıpırdamak, Oynamak, Sallanmak

Tenkit Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eleştirmek

Berabere kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eşit

Nakzetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozmak

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü