Zımbırtı kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Zımbırtı kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Zırıltı

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Sardalya kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ateş Balığı

Kavrayış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhata, Ufuk, Zihin

Atıl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tembel, Uyuşuk, İşsiz, Boş, Aylak, İşe Yaramaz, Etkisiz, Süreduran

Zendost kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zampara

Ziyadar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ziyalı

Boy Bos kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değer, Kesim

Bodrum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zirizemin

Kompresör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkaç

İdare Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çevirmek, Kurtarmak, Örtbas Etmek, Yetişmek, Yetmek, Yönetmek

Güçten Düşmüş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bitkin

Moral kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özgüç, Maneviyat

Uzanım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boyut, Nitelik, Ölçü, Özellik

Haleldar Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozulmak, Sarsılmak

Sav Söz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Slogan

Yapın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mamulat, Masnuat

Tembel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Erincek, Kalp, Uyuşuk, Üşengeç

Şımarmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Erköyünleşmek

Kadın Paltarı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Entari

Voltaj kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gerilim

Norm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzgü, Genkural, Yerleşmiş Ölçü, Yasaya Uygun Durum

Ralli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Otomobil Yarışı

Kazma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Külünk

Sauna kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Buğulu Yunak, Buhar Banyosu

Tefsirci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müfessir, Yorumcu, Açıklamacı

Kuvvet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilek, Cebir, Fer, Güç, Hâl, Ker, Mecal, Nüfuz, Şiddet, Takat, Zor, Yetke, Erk, Tahammül, Mukavemet

Eprimek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnhilal Etmek; Bozulmak; Yumuşamak; Erimek

Enselemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yakalamak, Tutmak

Revnak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Parlaklık, Göz Alıcılık

Antidot kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Panzehir

Gülle kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kumbara, Kurşun, Mermi, Top Mermisi

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü