Bir yüzü sırlı ve genellikle çiçek resimleriyle süslü balçık levha. % 80'i kaolin ve kuvarstan oluşan bir tür beyaz topraktan yapılır.
Özellikle banyo, mutfak, tuvalet duvarlarını kaplayıp süslemek amacıyla kullanılır. Sıvıları geçirmeyen ve süslemeye elverişli bir sır tabakasıyla kaplıdır. Adını İtalya'nın Faenza kentinden ya da Provence'deki Fayence kasabasından almıştır. Türkiye'ye Çin'den geldiği için çini adı verildi. İlk gerçek fayanslara İ.Ö. 500'lerde İran saraylarının duvarlarında rastlanır.
Çinicilik geleneksel bir Türk Sanatıdır. Türk süsleme sanatında daima cok önemli bir yeri olmuştur.
Çinicilik genellikle mimari yapılarda, cami, köşk, saray, çeşme, türbe ve benzeri yapıların iç ve dış süslemelerinde kullanılmış bir seramik sanatıdır.
Çinilerimiz de iki tür vardır.
1- Duvar çinileri, bu türe eskiden Kaşi demişlerdi.
2- Evani denilen tabak, vazo, kupa, kase, sürahi, bardak ve benzeri seramik ürünlerinden oluşmaktadır.
İlk olarak Karahanlılar mabetlerin çini ile süslemeye başlamışlardır (955). Bu süsleme sanatı daha sonradan Selçuklular zamanında gelenek halini almış ve daha sonraları Osmanlı döneminde de devam etmiştir.