Doğal Güzellikler Şiiri | Yaren
Annem dedi ki bir gün bana,
Gidelim nemrut dağına,
Orada bir sürü heykel,
Bizi bekliyor mutlaka.
Sonra gideriz Uludağ'a,
Orada kayak yaparız.
En sonda Van gölüne,
Gidip balık tutarız.
Yaren
Doğal Güzellikler eğitici şiirler çocuk şiirleri okul öğrenci şiirleri Yaren
Henüz Yorum Yazılmamış.
İlk Yorumu Siz Yazabilirsiniz.
Benzer Turizm Haftası Şiirleri
Yayla Tatil Köyü'nde / Saros Körfezi Şiiri
Yaşamın yorgunluğu içimizde kor iken
Herkesin istediği serince bir koy iken
Hülyayı gerçek yapmak elbette ki zor iken,
Seni görünce birden şaşkına döndüm Yayla!
*
Hayatın depreminde yorgundu gönlüm
Bir yaprak dökümü yaşardı ömrüm
Meşeler arasından seni gördüğüm gün
Yaşama yeniden döndüm ben Yayla!
*
Düşlerimde ararken Saros'da buldum seni
Bir vurgundu gönlümde suyunun rengi
Sımsıcak kumların...güneşin demi
Yağ üstüne bal sürdü turkuaz Yayla!
*
Sende kavun karpuz; seçe seçe al.
Domates..bamya..biber..ağzımızda bal
Taze balın..meyvelerin..peynirin..sütün
Hastayı yatağından kaldırır Yayla.
*
Tereyağın..ev ekmeğin cana can katar.
Koynundaki balıklar kana kan katar
Sende geçen her günüm bir ömre değer
Gökten yere düşmüş beldesin Yayla!
*
Sahildeki şifalı kum pek çok yerde yok.
Kirlenmeyen denizin akıllara şok
Pansiyonun..otelin..elbette ki çok
Sende tatil yapmak bir başka Yayla!
*
Ayçiçek tarlaları taçtır başına
Başakları takmışsın sarı saçına
Ahlatlar yayılmış yamaçlarına
Sarı saçlı..mavi gözlü dilbersin Yayla!
*
Güneş saçlarını yıkarken sende
Minik su damlaları sıçrayıp durur
Bu simli suları seyrederken ben
Karşımda mavi gözlü Zeynep oturur!
*
Mavi atlas içinde insan başları
Temiz bir tendeki ben gibi durur
Yüzenlerin yaydığı küçük dalgalar
Sahilin kollarına sevgili olur!
*
Sörfçüler rengarenk kelebek gibi
Mavi sularında yelken açarlar
Bazan düşüp düşüp ılık sulara
Yeniden uçmak için kanat çırparlar!
*
Çocuk sesleri ve gür kahkahalar
Mavi bir mutluluğu çevreye yayar
Silinir beyinlerden kirli tortular
Güller isyan eder, yüzlerde açar!
*
Yapraklar vals yapar meltemlerinde
Cırcır böcekleri senfoni çalar
Bu doğal konserin güzelliğinde
Gönüller tatlı bir hayale dalar.
*
Yakamozlar raks eder ay ışığında
Balıklar sanki bir karnaval yaşar
'Rastgele! ' sesleri kayarken suda
Balıkçılar bambaşka hülyaya dalar.
*
Baykuşların sesi de bir hoştur sende
Serenat yaparlar gecelerinde
Gökyüzünün bol yıldızlı o ahenginde
Yıldızlara uçulur seninle Yayla!
*
Güller arasından seni gözlerim
Balıklarla, sularında yüzerim.
Martılarla gökyüzünde gezerim.
Limanında masmavidir gözlerim!
*
Saroz'un en taze incisi sensin
Tüm tatil köylerinden daha güzelsin
En temiz tatil köyü inan ki sensin
İyot kokan............
...............solmayan mavi gülümsün!
Dalgalı havalarda mor sümbülümsün!
Kumunla..denizinle başkasın Yayla
Gönlümün körfezinde sen varsın Yayla!
Ali Koç Elegeçmez
09.nisan.2019/salı
Ali Koç Elegeçmez
Şahabettin Paşa Camii Şiiri
Kirazlı Camii’nin yüksekçe minaresi
Soğanî külahı’yla Yusuf Hoca’ya bakar
Yusuf Hoca Okulu yanındaki mezarlık
Taşıyla toprağıyla mis gibi tarih kokar
*
Tarihi kokmak için bu mezarlık önünden
Baktığımız yerlere bakmak gerek gönülden
Hala çok şey anlatır yola bakan o çeşme
Sıyrılmış olsa bile eski giysilerinden
*
Selimiye’ye doğru bakılınca bu yönden
Dört minare görünür kabirlerin üstünden
Tarihin kitabından kopmuş yapraklar gibi
Neler neler okunur taşların üzerinden
*
Kimi mezar taşından küçük bir sarık bakar
Kimi süslemesizdir, kimi taşsız bir mezar
Kiminde anlaşılmaz Osmanlıca yazılar
Kiminin üzerinden bir salkım üzüm sarkar
*
Kim bilir hangi mescid haziresinden kaldı
Bu sarıklı, kavuklu , yazılı mermer taşlar ?
Ve kim bilir burada nelere tanık oldu
Yüz metre ilerdeki kırık-dökük pancurlar ?
*
Fatih Sultan Mehmet’in babası Murat Han’ın
Divan vezirlerinden Şehabettin Paşa’nın
Yaptırdığı caminin hazresindeki taşlar
Bir sokak ilerdeki bulunduğu köşeden
Tıpkı bu taşlar gibi çevreye şaşkın bakar
*
Bu taşları seyreden her tarih meraklısı
Buçuk Tepe’de yatan merhumları anımsar
*
Bu camiye ad olan kiraz süslemeleri
Silinmiş olsa bile artık süslemelerden
Belleklere kazınmış o kiraz kokuları
Edirne’ye yayılır yalnızca bu camiden
*
Şehabettin Paşa’yla anılan bu sokağın
Su akmasa da artık ,kırık çeşmelerinden
Ve hiç ses gelmese de eski tahta evlerden
Kadiriler Tekkesi yanındaki sokaktan
Meriç’i gözetleyen Saruca Camî gibi
*
Şehabettin Paşa da gülümser iki yerden;
Biri Tunca üstünde Saraçhane Köprüsü
Bir de Kirazlı denen Şahabettin Cami’den
Ali Koç Elegeçmez
……………………*…........
03.mart.2019/çarşamba
ali koç elegeçmez
Efsunladı Saros Beni Şiiri
Yine uçtu kırlangıçlar
Kondu gönül tellerime
Yeşil mavi bir yerdeyim
Cennet düştü tuvalime
*
Sema mavi, deniz mavi
İnsanların sesi mavi
Diğer renkler nerde, hani?
Mavi düştü gözlerime!
*
Bedenimi saldım suya
Kulaç attım doya doya
Sanki göğü sallamışım
Yıldız doldu ellerime
*
Kırlar yeşil, kırlar böcek
Yeni doğmuş bin bir çiçek
Günebakan çiçeğinde
Güneş düştü belleğime
*
Yarımada kutsal anıt
Gören göze verir yanıt
Tarih doğa buna kanıt
Aşkım düştü yüreğime
*
Efsunladı Saros beni
Esti yine sevda yeli
Bedri Rahmi…Orhan Veli
Şiir düştü dillerime!
Ali Koç Elegeçmez
...........*........
06.nisan.2019/cumartesi
Ali Koç Elegeçmez
Ağrı Dağı Şiiri
Tektaş yüzük gibi göz kamaştırır
Başında bulunan kar Ağrı Dağı,
Sanki gelinlerin duvağı olmuş
Köpük köpük bulutlar Ağrı Dağı.
Bütün dağlara tepeden bakarsın
Türüm türüm reyhan,kekik kokarsın,
Ayrılanı hasretinle yakarsın
Kim demiş,benzerin var Ağrı Dağı.
İsmail MALATYA
İsmail MALATYA