Eğitim Sitesi

Konya'nın Mahalli Kurtuluş Günü 2 Şiiri

Konya'nın Mahalli Kurtuluş Günü 2 Şiiri | Mehmet Tevfik TEMİZTÜRK

Konya'nın Mahalli Kurtuluş Günü 2

Düşmanlarım yüzünden acıymış günlerimiz,
Konya'm kurtulduğundan buna sevinmeliyiz...

Mondros Ateşkes Antlaşması yapıldığında,
Konya'ma giren olmuş kargaşa ortamında...

Bin beş yüz İtalyan güç, aleni dolaşmışlar,
Ta içeriye girmişler soytarılık yapmışlar...

Onu bunu kırmadan hava basıyorlarmış,
Şirin görünmek için plânlar kuruyorlarmış...

Şerefsiz şahsiyetler zamanlama yaparmış,
Üç beş sorun yüzünden başarısız kalınmış...

20 Mart 1920'de bu sorun da yok olmuş
Konya'm, İtalyanların işgalinden kurtulmuş...

Çünkü Konya şehrimiz daima itibarlı,
Milletiyle birlikte vatanımıza bağlı...

Mehmet Tevfik TEMİZTÜRK

add

tag Konya’Nın Mahalli Kurtuluş Günü 2 eğitici şiirler çocuk şiirleri okul öğrenci şiirleri Mehmet Tevfik TEMİZTÜRK

Konya'nın Mahalli Kurtuluş Günü 2 Şiiri Hakkında Yorum Yazın

  

Konya'nın Mahalli Kurtuluş Günü 2 Şiiri Hakkındaki Yorumlar

Henüz Yorum Yazılmamış.
İlk Yorumu Siz Yazabilirsiniz.

Benzer İller, İlçeler, Beldeler, Mahallelerle İlgili Şiirler

Bursa'm

cennetten bir köşedir Bursa'nın her bir yeri
mis gibi kokar durur şeftali bahçeleri
bembeyazdır yaz ve kış dağların dik başları
dokur işler genç kızlar ipekli kumaşları

çamları Uludağ'ın hastalara şifadır
çekirge hamamları bin bir derde devadır

bir yanda cem sultanın çinili türbesi var
bir yanda gür suların şırıldayan sesi var
kulaklara çarpan ses nilüferin sesidir
şen bursa yurdumuzun yeşil bir köşesidir

Süleyman Özdemir (HACIBEY)

Keşan'ın Destanı!

Bulutlara pek yakın,
en yüksekçe yerine
Saros'u görmek için
bir kale oturtmuşlar
*
Ona desteklik yapan
granitler üstüne
Kartal yuvası gibi
bedenini oymuşlar.
*
Senin, ilginç adını
vererek bir dereye
Tepeleri, kolkola
beline dolamışlar.
*
Asya'dan Avrupa'ya
dört ayrı yol açarak
Yolların kavşağına
seni bekçi koymuşlar
*
Dizmişler yol boyunca
kesme taş hanlarını
Bezirgan çeksin diye
deve kervanlarını
*
Sonra da toprağına
Sarıkız’ı oyarak
Hamamlar yansın diye
kömürle doldurmuşlar
*
Rüzgara gem vurmuşlar
nasırlı elleriyle
Bahçene yel kanatlı
değirmen kondurmuşlar.
*
Yeşil gözlü çamları
örmüşler yaşmağına
Meşeleri çekmişler
sürme diye kaşına
*
Parmak izin yapmışlar
tarihini, ADINA
Allık diye Saros'u
sürmüşler yanağına
*
Doğduğum günden beri
hayranımdır yaşına
19 Kasım’lardan
dünyaya bakışına
.........*..............
Dut fidanım
Karadut'um
Ayçiçeğim
Börülcem!
*
Yapıncağım
Narçiçeğim
Kızılcığım
Kazibe'm!
*
Ömür sözlü’m
Buğday gözlüm
Beşikkertmem
Civanım!
*
Hersekzade Cami'inle
tarih kokan mekanım
Hanınla, hamamınla
Kültür Kenti Keşan’ım.
……*….
Yokluk-kıtlık bildiğim
Her şeyini sevdiğim
Önüme davar katıp
“0o haaa! ” diye sürdüğüm
*
Çarık ile kebe ile
koyun-kuzu güttüğüm
Yaba ile, samanlığa
sarı saman döktüğüm
*
"Harmanyeri sürseler.."
Türküsünde öldüğüm!
Verdiğin nimetlerle
güzel günler gördüğüm
*
Yedi renkli ebemgülü’m
Körfezdeki mavi gülüm
Kırlardaki mor sümbülüm
Saros’umsun Keşan’ım..”
*
Sen, “çuhalı” günlerimde
çuha gömlek giydiğim
Aba'dan pantolonun
söküğünü diktiğim
*
0rak ile kosa ile
ot ve buğday biçtiğim
Elimdeki balta ile,
kuru meşe kestiğim
*
Çakmak taşlı dövenlerle
başakları dövdüğüm
Siyah-beyaz günlerinden
gökkuşağı ördüğüm
*
Karasaban-pulluk ile
kara toprak sürdüğüm
Toprağı harmanlayan
Karakız'ı öptüğüm
*
Toprak testilerinde
güneşi söndürdüğüm
Ekmeği yudumlarken
mutlu mutlu güldüğüm
*
Gaz lambası ışığında
göz nurumu döktüğüm
Sokak fenerlerine,
dolunayı övdüğüm
*
Bekçi düdüklerinde
gece huzur gördüğüm
Panayırlı günlerde
yüzümü güldürdüğün
*
Sen Nergisim /Zerrin’im
Mısır gözlü çiçeğim!
Zamanı buğday gibi
öğüten değirmenim!
*
Kaldırmışsın başını
Çoluk-çocuk semaya
Çıkmayı ister gibi
bakıyorsun uzaya
*
Sen 19 KASIM’ım
Hanlar diyarı canım
İyi günler görmekti
elbet senin muradın
*
Özlenen o günlere
erdik sıcak sinende
Ufuklardan öteye
kanat açtın Keşan’ım!
*
“Çekenler” anlamına
geliyor senin adın
Ama alın yazını
değiştirdi evladın
*
Sen, ey iyot kokulum!
Alınteri dokulum
Lakabın Saros oldu
Keşan, birinci adın
*
Artık gün Saros doğar
Buğdaylar Saros açar
Bağrındaki çiçekler
ağaçlar Saros kokar
*
Her 19 kasımda
damakta kalır tadın
Bütün Keşan kolkola
gelir düğün halayın!
*
Bu düğün başka düğün
Bu, kurtuluş bayramın
Başta önder Atatürk
Bağımsızlık halayın!

Ali Koç Elegeçmez
10.nisan.2019/çarşamba

Ali Koç Elegeçmez

Gündüzün Koynunda Saros'un Gözleri!

Zıtların birliğinde dört nala akan zaman
0 sanal varlığıyla belirince ufuktan
Saros’u bir cennete benzetmek ister gibi
Sihirli fırçasını çıkarır fıtratından!
*
Her seher vakti güneş, geçer aynı yerine
Döker bütün nurunu semanın üzerine
Seher denen bu anda, sema benzerken güle
Cennetin aksi düşer körfezin tuvaline!
*
Yıldızlarla süslenmiş simsiyah bir geceyi
“Sema” adlı mavi gül, ayırırken uzaydan
Bu gülün yaprakları altındaki körfezi
Yedi renkli zümrüte benzetir artık zaman
*
Bu anda, yarımada çıkar suyun üstüne
Bin renkli bindallıyı giyinir üzerine
Yemyeşil rimelini sürünce kirpiğine
Aşkın mavisi düşer denizin gözlerine
*
Ufukta dansa başlar deniz, mavi gök ile
Etekleri savrulur upuzun kum sahile
Güneşin ateşiyle yanarken engin deniz
Vuslat huzuru siner semanın gözlerine
*
Sonra kumlar tutuşur sahilin her yerinde
Huzur yelleri eser ağaç gölgelerinde
Yunus’un yanan gönlü düşmüş gibi gönlüne
Işınlar raksa başlar suyun zerrelerinde
*
Körfezin kollarında canlanan bu gonca gül
Körfezi benzetirken bir irem bahçesine
Zamansız mekanların dinginliği çökelir
Saros denen “bu cennet bu cehennem” üstüne!
*
O eşsiz lisanıyla tabiat gelir dile
Güller işte bu anda aşık olur bülbüle
En katı gönül bile bu güzellik önünde
Oğul oğul asılır Sarozsun gözlerine!
*
Yamaçlardan el sallar artık ahlat, meşe,çam
Yemyeşil yaşmağını çıkarmadan başından
Gergeflere işlenen rengarenk çiçeklerin
Kokuları yayılır körfeze sabah akşam.
*
İnmez iyot kokusu meltemlerin sırtından
Gören Mecnun’a benzer, Saros’un endamından
Hele buse almışsa güneşinden, kumundan
Gönlünün çapasını alamaz sularından
*
Hüdhüdler keşfe çıkar masalsı renkleriyle!
Sanki pulsuz mektuplar taşırlar dilleriyle
Çok uzak diyarlardan haber getirmiş gibi
Ötüp ötüp dururlar denizin üzerinde
*
Su dibinde gezinir deniz minareleri
Huzur turuna çıkar minik balık timleri
Kumdan ati örerken çocukların elleri!
Güneşten hayat çalar Saros’un dilberleri!
*
Ve güneş bırakınca semaya son buseyi
Utangaç renkler kaplar semanın gözlerini
Dallardaki kuşların veda şarkılarında
Gül kurusu al bürür göğün mavi tenini
*
Körfezin bedenine bu anda çöker sancı
Gündüz güzelliğinin gönülde kalır tadı
Anlarız ki çaresiz, uyarak “ol! ” emrine
Değişim, vurmaktadır terkisine kırbacı!

Ali Koç Elegeçmez
12.nisan.2019-cuma

Ali Koç Elegeçmez

Alaaddin Tepesi

Konya'nın merkezinde, Karatay ilçesinde,
Suni bir tepe vardır, yarım top biçiminde...

Bir tepe ki muhteşem sanki minicik şehir,
Üstü bir mahalledir, rahat gezilebilir...

Alaeddin Cami ve yanında kümbetlerle,
Camisine bir uğra, etrafını bir izle...

Kılıç Aslan Kümbeti, saray kalıntıları,
Kümbetin civarında, sekiz sultan mezarı...

Evvelden mahalleler, kiliseleri varmış,
Bunların üzerine orduevi yapılmış...

Eflatun'un mezarı, tarihte anlatılır,
Çeşmesi, su haznesi, anıtları da vardır...

Evlendirme dairesi, çay bahçeleri var,
Ağaçlar ve bahçeler, kültür binaları var...

(2014)

Mehmet Tevfik TEMİZTÜRK

Mehmet Tevfik TEMİZTÜRK

İller, İlçeler, Beldeler, Mahallelerle İlgili Şiirler, Konya'nın Mahalli Kurtuluş Günü 2 Şiiri