Eğitim Sitesi

Memleket İsterim Şiiri

Memleket İsterim Şiiri | Buğlem Ataman

Memleket isterim,
Gök mavi, dal yeşil, tarla sarı olsun;
Kuşların, çiçeklerin diyarı olsun.

Memleket isterim,
Ne başka dert ne gönülde hasret olsun;
Kardeş kavgasına bir nihayet olsun.

Memleket isterim ,
Ne zengin fakir ne sen ben farkı olsun;
Kış günü herkesin evi barkı olsun.

Memleket isterim,
Yaşamak, sevmek gibi gönülden olsun;
Olursa bir şikayet ölümden olsun

Cahit Sıtkı Tarancı

add

Memleket İsterim eğitici şiirler çocuk şiirleri okul öğrenci şiirleri Buğlem Ataman

Memleket İsterim Şiiri Hakkında Yorum Yazın...
  

Memleket İsterim Şiiri Hakkında Yorumlar

Henüz Yorum Yazılmamış.
İlk Yorumu Siz Yazabilirsiniz.

Benzer İller, İlçeler, Beldeler, Mahallelerle İlgili Şiirler

Gündüzün Koynunda Saros'un Gözleri! Şiiri

Zıtların birliğinde dört nala akan zaman
0 sanal varlığıyla belirince ufuktan
Saros’u bir cennete benzetmek ister gibi
Sihirli fırçasını çıkarır fıtratından!
*
Her seher vakti güneş, geçer aynı yerine
Döker bütün nurunu semanın üzerine
Seher denen bu anda, sema benzerken güle
Cennetin aksi düşer körfezin tuvaline!
*
Yıldızlarla süslenmiş simsiyah bir geceyi
“Sema” adlı mavi gül, ayırırken uzaydan
Bu gülün yaprakları altındaki körfezi
Yedi renkli zümrüte benzetir artık zaman
*
Bu anda, yarımada çıkar suyun üstüne
Bin renkli bindallıyı giyinir üzerine
Yemyeşil rimelini sürünce kirpiğine
Aşkın mavisi düşer denizin gözlerine
*
Ufukta dansa başlar deniz, mavi gök ile
Etekleri savrulur upuzun kum sahile
Güneşin ateşiyle yanarken engin deniz
Vuslat huzuru siner semanın gözlerine
*
Sonra kumlar tutuşur sahilin her yerinde
Huzur yelleri eser ağaç gölgelerinde
Yunus’un yanan gönlü düşmüş gibi gönlüne
Işınlar raksa başlar suyun zerrelerinde
*
Körfezin kollarında canlanan bu gonca gül
Körfezi benzetirken bir irem bahçesine
Zamansız mekanların dinginliği çökelir
Saros denen “bu cennet bu cehennem” üstüne!
*
O eşsiz lisanıyla tabiat gelir dile
Güller işte bu anda aşık olur bülbüle
En katı gönül bile bu güzellik önünde
Oğul oğul asılır Sarozsun gözlerine!
*
Yamaçlardan el sallar artık ahlat, meşe,çam
Yemyeşil yaşmağını çıkarmadan başından
Gergeflere işlenen rengarenk çiçeklerin
Kokuları yayılır körfeze sabah akşam.
*
İnmez iyot kokusu meltemlerin sırtından
Gören Mecnun’a benzer, Saros’un endamından
Hele buse almışsa güneşinden, kumundan
Gönlünün çapasını alamaz sularından
*
Hüdhüdler keşfe çıkar masalsı renkleriyle!
Sanki pulsuz mektuplar taşırlar dilleriyle
Çok uzak diyarlardan haber getirmiş gibi
Ötüp ötüp dururlar denizin üzerinde
*
Su dibinde gezinir deniz minareleri
Huzur turuna çıkar minik balık timleri
Kumdan ati örerken çocukların elleri!
Güneşten hayat çalar Saros’un dilberleri!
*
Ve güneş bırakınca semaya son buseyi
Utangaç renkler kaplar semanın gözlerini
Dallardaki kuşların veda şarkılarında
Gül kurusu al bürür göğün mavi tenini
*
Körfezin bedenine bu anda çöker sancı
Gündüz güzelliğinin gönülde kalır tadı
Anlarız ki çaresiz, uyarak “ol! ” emrine
Değişim, vurmaktadır terkisine kırbacı!

Ali Koç Elegeçmez
12.nisan.2019-cuma

Ali Koç Elegeçmez

Veli Efendi Camii Kırşehir Mucur Şiiri

Camiler ki Rabbe aşk, duyanlar için bir yer,
Hakk’a eş koşulmadan, yakınlaşmak isterler…

Memleketim Kırşehir, Mucur adlı ilçesi,
Büyük Solaklı isminde eski Mahallesi…

Mahallemiz bu sokak, dedelerimin yeri,
Anne tarafımın da, aynıdır memleketleri…

Ortak kol, aynı soyu, izleyip, sürdürmüşler,
Fakirlik sebebiyle, okuyup terk etmişler…

Eski Ankara Yolu, üzerinde bir camii,
19.YY. Veli Efendi Camii…

Taştan ahşap bir camii, şu anda 100 kişilik,
Kullanıma açıktır, ne vakıftır, ne müzelik.

Ahşaptan kapısı var, hatıllar ve direkler,
Tavanları da ağaç, çatısında kiremitler.

Eskiden belki dergâhtı çünkü minaresi yok,
Belki dedemin eviydi, şadırvanı da yok…

Avlusunda kabir var, mezar taşı kırılmış,
Seyyid Hacı Veli Efendi, ceddim sayılırmış.

Kabirde yatan Hacı Seyyîd Veli Efendi’dir,
Dedemin, dedesinin, dedesinin, dedesidir...

1769 miladi vefatı,1775 caminin yapımı,
Yoksa üçüncü ceddin mi, Hacı Veli Ağa mı?

Vefatı kesin doğru, yaptıran torunu mu?
Caminin yapım tarihi,1775 doğru mu?

Akıllarda tutulmuş, bunlar unutulmamış,
Kesin ve net bilgiler, belki de kaldırılmış…

Mezarının taşını, kırmış ve kaldırmışlar,
Daha mezarlar varmış, eskiler anlatırlar...

1769,milada çevirince eder vefatı,
Çocukken okumuştum, Osmanlıca bir hattı...

Hacı Seyyîd Veli Efendi onun şimdiki adı,
Esseydi Hacı Veli Efendi aklımda kaldı…

Bunlar taşta yazılıydı, parçalara ayrılmış,
Kapısının üstünden, düşürülüp kırılmış…

Veli Efendi Camii ismiyle yaptırmıştır,
Esseydi Hacı Veli diye de anılmıştır...

Kâbe Kadısı olarak geldiği bilinir,
Sancakbeyliği yaptığı da söylenilir...

Veli Efendiler çok, hepsi dedelerimdir,
Hangi Veli Efendi, bilgiler yetersizdir...

Araştırdım dediysem, yalnız bir Dünya günü,
Özel zamanım yok ki, olsun bilgi bütünü…

Deliller şahsımda yok, fazla da anlatılmaz,
Sülalem 3 asırdır, başka yerde de yaşamaz…

Ellerinde belki var, dedelerimden kalma,
Kimse kimseyi bilmez, soyda var bir dağılma…

İşsizlikten kaynaklı, yurt dışına çıkışlar,
Bilmiyorum kimlerde, içerde dağılmalar...

Şeceremizi duydum, elime hiç geçmedi,
Büyüklerimiz derler, şeceremiz Kâbe’de…

Fakat ben bulamadım, ortada şecere yok,
Bildiğim isimler var, içinde yeniler yok…

Araştırmak isterdim, kesin bilgilerini,
Hem Molla Süleyman’ı, hem de diğerlerini…

Elde yok ipuçlarım, aradım bulamadım,
Bazı adlar sayılır, bunları unutmadım…

İpuçlarıyla dolu, bu cami üç asırdır,
Yaşayanlara selâm, bu şiirde yazılıdır...

Bunlar akrabalarım, çoğunlukla ölmüştür,
Bir bağlantı kurulsun, sülalem görülmüştür…

Veli Efendi Camii, Hacı Seyyid Veli’nin,
Şeceresini yazdım, yatan avludakinin...

Belki bir belgegeçer, belki de bir bağlantı,
Yanlışlar düzelecek, çıkarır hakikati...

Unutulanlar olmuş, harfleri koymamıştım,
Fazla vaktim de yoktur, şimdi kodlama yaptım…

İstanbul’a gelinmiş, bu Es-seyyid Mahmut’tur (A1) ,
Oğullarından biri, Mucur’da bulunmuştur…

Mahmud’un(A1) oğlu, Es Seyyid Hacı Veli Efendi(B1) ,
Kırşehir Mucurludur, Mucur niçin seçildi?

Cami’yi yaptırandır, Es Seyyid Hacı Veli Efendi(B1) ,
Ya da camii oğluna, vasiyeti edildi...

Şu an kabirde yatan, Hacı Seyyîd Veli’nin(B) ,
Oğlunun adı Tahir(C1) bundan da herkes emin…

Tahir’in(C1) oğlu ise, Hacı Veli Ağa’dır(Ç1) ,
Lâkaplar kaldırılmış, bunlar yalnızca addır…

Hacı Veli Ağa’nın(Ç1) , oğlu Molla Süleyman(D1) ,
Molla Süleyman’ın(D1) da, oğullarından...

Kız yazılmadığından, iki tane oğlu var,
Hacı Veli Efendi(E1) ,Emin Efendi(E2) , diye iki kol var…

Emin Efendi’(E2) den: Hacı Ali (E21) ve Süleyman(E22) ,
Hacı Ali’den(E21) , Rabia(E211) ,Abdullah(E212) ,
Emine(E213) , Emin(E214) , Meryem(E215) , Şakir(E216) ...

Rabia’dan(E211) : Osman (E2111) ,
Osman’dan(E2111) :Mehmet Emin(E21111) ,
Mehmet Emin’den(E21111) : Ömer(E211111) ,
Osman Hayati(E211112) , Tuncer(E211113) , Fatma(E211114) ,
Emine(E211115) , İmren(E211116) , Murat(E211117) ,
Suat(E211118) , Dilek(E211119) ,
Ömer(E211111) ’den: Panseli, Gülseli, Gökseli,
Osman Hayati(E211112) ’den: Gül, Canan, Ayşe, Mehmet,
Tuncer(E211113) ’den: Etkin, Ertan,
Fatma(E211114) ’dan: Ayşe, Ahmet, Mustafa, Emin, Öznur, Mesut,
Emine(E211115) ’den: Mustafa, Yüksel, Nursel,
İmren(E211116) ’den: Ali,
(Bu soyda 2 cet kadar alt dallara ayrılıyorlar, kodlama
yapmadım, şimdilik alt dalları yazamıyoruz. Sonra ekleriz.)

Emin(E214) ’den: Ali(E2141) ,Veli(E2142) ,
Necati(E2143) ,Ömer(E2144) ,Faruk(E2145) .
Ali(E2141) ’den: Erdem(E21411) ,Erdoğan(E21412) ,
Necati(E2143) ’den: Metin(Şehit) , Can(E21432) ,
Ömer(E2144) ’den: Abdullah(E21441) ,Emin(E21442) Tahir(E21443) ,
Şakir(E216) ’den: (Tekrar) Şakir(E2161) ,
Şakir(E2161) ’den: Erdal(E21611) ,Salih(E21612) …

Süleyman’dan(E22) : Ahmet(E221) , Hasan(E222) ,
Hasan’dan(E222) : Süleyman(E2221) ,İbrahim(E2222) ,
Süleyman’dan(E2221) : Doğan(E22211) .
İbrahim’den(E2222) :Ahmet(E22221) ,Hasan(E22222) ,
Süleyman(E22223) …

Hacı Veli Efendi’den(E1) : Hakkı (F1) , Veli Sait (F2) , Tahir (F3) ,
Hakkı’dan(F1) : İhsan(F11) , Mahmut(F12) ,
Mahmut’tan(F12) :Cahit(F121) ,
Cahit(F121) ’den: Dündar (F1211) Belki bu vefat etti…

Veli Sait’ten(F2) : Şükrü(F21) , Kamil(F22) ,
Şükrü’den(F21) : Ali Galip(F211) ,
Kamil’den(F22) : Hüseyin(F221) ,Sait(F222) . Salih(F223) ,
Hüseyin’den(F221) : Ahmet(F2211) ,
Sait’ten(F222) : Recep(F2221) , Kamil(F2222) ,
Salih’ten(F223) :Ekrem(F2231) , Ender(F2232) ,Salim(F2233) ...
Hacı Veli Efendi (E1) ’ nin oğlu olan Tahir’den(F3) :Yine, Tahir(F31) ,
Abdurrahman (F32 Şehit) , Sıddık(F33 Şehit) ,Veli(F34) ,
Mustafa(F35) , Mehmet Tevfik Temiztürk(F36) ,
Buradaki Mustafa(F35) Abdulhamid’in yanına Vekilharç gitmiş,
Mehmet Tevfik Temiztürk(F36) (? ; 1965) …

Tahir(F31) ’den: Cemil(F311) ,Yusuf(F312) , Gürsel(F313) ,
Cemil(F311) ’den: Tuncay(F3111) ,
Yusuf(F312) ’tan: Cemil(F31211) ,
Gürsel(F313) ’den: Furkan(F313) …

Veli(F34) ’den: Tahir(F341) ,
Tahir(F341) ’den: Hüsnü(F3411) ,Veli(F3412) ,
Hüsnü(F3411) ’den: Zafer(F34111) , Muzaffer (F34112) ,
Veli(F34113) . Muzaffer (F34112) ’den: Hüsnü(F341121) ,
Veli(F3412) ’den: Nihal(F34121) , Nazife (F34122) ,Nigar(F34123) ,
Nigar(F34123) ’dan:Melih(F341231) ,Tahir(F341232) …
Mehmet Tevfik Temiztürk(F36) ,(F36’ya birazdan G diyeceğiz.)
Veli Efendi Camii’nde müezzindi yıl 1965’e kadar…

Babamın babasıdır, lâkabı Mehmet Hoca,
Gözleri âmâ olmuş, çok sevilen bir Hocaymış,
(Çok fazla çocuğu var, halalarım ve amcalarım,
8’ini tanıyorum, en sonuncusu Yakup Amcam,
Hepsi vefat etti sadece Yakup Temiztürk hayatta.) …

Mehmet Tevfik Temiztürk(babamın babası) ,
Eşi Havva Bacı derler, benim babaannemdir,
Dedem 89 yıl kadar yaşadı 1965’te vefat etmiştir…

Mehmet Hoca’nın(G) çocukları, rakamlarla;
Hasan Hüseyin(G0) amcamız vefat etmiştir…

Rabia(halamdır) (G1) ,
Rabia’dan(G1) : Osman(G11) , Emine(G12) ,
Osman’dan (G11) : İrfan(G111) ,Sema(G112) , Ümran(G113) ,
Gülşen(G114) ...

Emine’den(G12) :Şule(G121) , Gürsel(G122) ,
Tahir Temiztürk’ten(G2) :Hüseyin Nadir Temiztürk(G121) ,
Nermin(G122) , Nail Temiztürk(G123) ,Nevin(G124) .
Hüseyin Nadir Temiztürk’ten(G121) : Zeynep(G1211) .
Nermin’den(G122) : Burak(G1221) , Baran(G1222) .
Nail Temiztürk’ten(G123) : Sibel(G1231) .
Nevin’den(G123) :Beriz (G1231) ,Berre (G1232) ...

Nimet’ten(G3) : Nazmi(G31) , Birsen(G32) , Gül(G33) ,
Hüseyin(G34) , Ahmet(G35) , Fatoş(G36) …

Nazmi’den(G31) : Murat(G311) , Melike(G312) ,
Birsen’den(G32) : Pınar(G321) , Selin(G322) …

Gül’den(G33) : Sıla(G331) ,
Hüseyin(G34) ’den: Volkan (G341) ,Görkem (G342) ,
Ahmet’ten(G35) :İhsan(G351) ,İlke(G352) ,İlker(G353) ,
Fatoş’tan(G36) : Abdullah(G361) , Mert(G362) ...

Mustafa Temiztürk’ten(G4) : Dilek(G41) , Murat(G42) .
Dilek’ten(G41) : Emir(G411) .
Murat’tan(G42) : Efe(G421) ...

Osman Temiztürk (G5) , (1939-1998) babamdır,
Osman’dan(G5) : Sevda Temiztürk(G51) ,
Mehmet Tevfik Temiztürk(G52) ,
Ekrem Yılmaz Temiztürk(G53) ,
Mesut Kerim Temiztürk(G54) …

Sevda (G51) ,Aytekin Baltalı ile evlendi,
Sevda’dan(G51) : Ahu Gülay(G511) ,Gani(Baltalı) (G512) ,
Şahsım Mehmet Tevfik Temiztürk(G52) ,
Ekrem Yılmaz Temiztürk(G53) , Mesut Temiztürk(G54) ,
Bu son üç kişi halen bekâr, hiç evlenmediler…

Fatma’dan(G6) : Vildan(G61) , Fuat(G62) ,
Fuat’tan(G62) : Emir(G621) ,Efe(G622) ,
Yakup Temiztürk’ten(G7) : Onur Temiztürk(G71) ...

Mehmet Tevfik TEMİZTÜRK

Mehmet Tevfik TEMİZTÜRK

Kadıköy'de Bir Gün Şiiri

Yavaşlayınca Kadıköy Vapuru
Sakinleşti martılar
Sakinleşti deniz;
Köpükler azaldı suda
“Hoş geldin! “dedi
......................Haydarpaşa Tren Garı
“Hoş geldin! ” dedi GATA !
*
Yaklaştı Kadıköy İskelesine vapur
Yaklaştı yavaşça
İşte
o zaman ayak bastım Kadıköy’e,
..........................................ilk defa
İskele yanında durdum
Buradaki güzelliklere vuruldum.
İlk gördüğüm;
Dalgalar nasıl uysallaştıysa suda
Kediler dost olmuştu burada
.........................................martılarla
Başımın üstünde martı çığlıkları
Sağ yanımda
çift minareli cami
ve Haydarpaşa Gar Binası
Artık şart oldu bir selfi çekmek
bu "körler ülkesi"nde,
..............Gar Bina'lı bir "Kadıköy hatırası"
*
İlerledim Kadıköy’ü soluya soluya
Balıkçı Muharrem’den
bir porsiyon balık-ekmek aldım
.............................porsiyonu sekiz liraya
Balık yemediğimden değil
İçimde kalmasın diye
............Kadıköy’de balık yememenin acısı
Bir selfi daha çektim
Balıkçı Muharrem’le birlikte
Bol renkli ikinci bir "Kadıköy hatırası"
*
Sonra o kayalara rastladım Moda’da
Sahil boyunca dizilmiş dev gibi kayalara
Üzerlerinde aşk yazıları.....çeşitli adlar
Gördüm ki;
Süleymaniye’yİ, Yeni Cami’yi
Sultanahmet’i, Ayasofya’yı..
Galata Kulesi’ni...
Daha çok,
bu kayaların üzerinde seyrediyor insanlar
*
Çünkü,
en güzel
bu kayalar üzerinden görünmekte
Avrupa Yakası
Bir selfi daha çektim bu kayalar üzerinden,
İçimde yaşasın diye
Boğaz'ın bu eşsiz manzarası
Son sözüm;
Doyamadım buradan Boğaz'ı seyretmeye
Diğer yerlerini gezmek
...................................kaldı başka bir güne
................*...........
2016/Kadıköy
Kayıt Tr:22.mayıs.2019-çarşamba

Ali Koç Elegeçmez

Alaaddin Tepesi Şiiri

Konya'nın merkezinde, Karatay ilçesinde,
Suni bir tepe vardır, yarım top biçiminde...

Bir tepe ki muhteşem sanki minicik şehir,
Üstü bir mahalledir, rahat gezilebilir...

Alaeddin Cami ve yanında kümbetlerle,
Camisine bir uğra, etrafını bir izle...

Kılıç Aslan Kümbeti, saray kalıntıları,
Kümbetin civarında, sekiz sultan mezarı...

Evvelden mahalleler, kiliseleri varmış,
Bunların üzerine orduevi yapılmış...

Eflatun'un mezarı, tarihte anlatılır,
Çeşmesi, su haznesi, anıtları da vardır...

Evlendirme dairesi, çay bahçeleri var,
Ağaçlar ve bahçeler, kültür binaları var...

(2014)

Mehmet Tevfik TEMİZTÜRK

Mehmet Tevfik TEMİZTÜRK

İller, İlçeler, Beldeler, Mahallelerle İlgili Şiirler, Memleket İsterim Şiiri