yüsra yaa bu türkçe öğretmeninden çektiğimiz nedir yaaaa öyle öğretmenmi olur
Ah Müfettişler...
A benim efendim canım müfettiş
Nedir bizim ile derdiniz sizin
Nereden çıktı ki şimdi bu teftiş,
İşiniz gücünüz yok mu dur sizin..
Usandık teftişten yorulduk artık
Her gece planı yapmaktan bıktık.
Rüyalarda bile hep plan yaptık.
Biraz insafınız yok mudur sizin.
Plan diye diye başım yediniz,
Nedir bizim ile sizin derdiniz.
Emekliye bile öğüt verdiniz
Başka tavsiyeniz yok mudur sizin.
İdare tetikte evrak hazırlar
Gördük diye defterleri yazarlar.
Gelir gelmez moralleri bozarlar
Yapacak işiniz yok mudur sizin.
Müfettişler çok havalı olurlar
Her planda mutlak kusur bulurlar.
İngilizce bilmez,bülbül olurlar
Güzel bir sözünüz yok mudur sizin.
İşin yoksa sınıfları temizle
Öğrenciye aman! diye tembihle
Ha geldi ,gelecek tetikte bekle,
Gidecek yeriniz yok mudur sizin.
Kapıyı çalmadan sınıfa dalar
İnsanın içine bir korku salara.
Evrakları alır gözüme bakar,
Bakacak yeriniz yok mudur sizin.
Suratları asık olur gülmezler
Öğretmen ne çeker onu görmezler
Plan güzelselde sağ ol demezler,
Gülecek yüzünüz yok mudur sizin.
Yaşım elli oldu korkarım hala
Beni siz düşürdüz bu yaşlı hala
Emeklilik geldi kaçarım valla
Bir tatlı diliniz yok mudur sizi.
Bir zamanlar sizde öğretmendiniz.
Kim bilir kaç tane teftiş gördünüz.
Notları verirken titrer eliniz.
Verecek notunuz yok mudur sizin.
Ben Kasım KAPLAN ım korkmam kimseden,
Korkmam derlerden ,geçtim denizden
Oturdum şiiri yazdım bu yüzden
Gayri hoşgörünüz yok mudur sizin.
Kasım KAPLAN Şiirleri
Yazılan son 10 yorum gösteriliyor.
İçerikle ilgili 10 yorum yazılmış.
Benzer Kasım KAPLAN Şiirleri:
AİDS korkunç hastalık
Virüsle bulaşıyor.
Ardında kalabalık,
Dünya yı dolaşıyor
*
Birkaç yoldan bulaşır
Kandan geçer birisi
Damarlarda dolaşır
Tehlikeli virüsü
*
Cinselliktir diğeri
Çok dikkatli olmalı
Bilinmeli değeri
Tek eşle kalmalı
*
Hücreleri öldürür
Vücut dirençsiz kalır
Geldim diye bildirir
İnsanı zayıflatır.
*
Tüm doktorlar cihanda
Çare arıyor ona
Ummadığın bir anda
Karışır virüs kana.
*
Ona sebep olana
HIV virüsü denilir.
Çaresini bulana
Büyük ödül verilir
Kasım KAPLAN
Kasım KAPLAN
Özgürlüğün bedeli, hürriyetin esası,
Her Türkün ülküsüdür, onun dalgalanması,
Bize çekilmez acı, ondan ayrı kalması,
Bayrak bana can verir, damarımda kan gibi
Yanarım sevdasıyla, ateşte büryan gibi
Kumaşının rengini aldığı gün kanımdan,
Aksetmişti üstüne, bir hediye semadan.
O gün bugün hatıra, kaldı O Kosova’ dan.
Bize öyle lazım ki, her derde derman gibi..
Onu korumak bize, İlahi ferman gibi..
Namusum ,haysiyetim, hep onunla yüksekte,
O hep dalgalanacak, biz uğrunda ölsek te..
Hasretiyle ağlayıp, görünce sevinsek te..
Salınsın sabah akşam, dalgalı umman gibi..
Taşısın Ay-yıldızı tıpkı asuman gibi.
O asil al bayrağım, gökyüzünün süsüdür.
Ulusun kalp atışı, yiğidin ülküsüdür.
Üzüldüğüm tek yeri,şehidimin üstüdür.
Onun için bin defa ölürüm kurban gibi.
Saklarım başucumda Hazreti Kur’an gibi..
Olmadığı topraklar, vatan değildir bana,
Bin tane canım olsa ,hepsi kurban vatana,
Bu ömrümü adadım bir vatana,bir Ona..
Hiçbir toprak olamaz dünyada vatan gibi,
Bayrağımın uğrunda toprakta yatan gibi.
Bir millet gölgelenir ufacık gölgesinde,
Bir ateştir sevdası,tam yürek bölgesinde.
Işık verir ülkeme, gündüzü gecesinde,
Bitmeyen gecelerde ışıyan bir tan gibi,
Tahtında kurulmuştur,gönlümde vatan gibi.
Kasım KAPLAN
Bir küçücük adımdı, Bandırma’ya attığı,
Tarihlere sığmadı, millet için yaptığı.
Bir isyan haksızlığa, bir isyan yoksulluğa,
Yürüttü bu milleti, dur dedi haksızlığa.
Yurtsever toplanırken, hainler kaçıyordu,
Onun bastığı toprak, sevinçten uçuyordu.
Yürek yürek insanlar, toplandı etrafında,
Bir kuru ceset kaldı, İstanbul tarafında.
Pis eller uzanırken, namusun yazmasına,
Toprakta baş kaldırdı, işgalci çizmesine.
Sırtlanlar can evimi, sararken dört bir koldan,
Besmeleyle bir adım, atıldı İstanbul’dan.
Anadolu canhıraş, beklerken sahibini,
Altın sayfalı tarih, bulmuştu katibini.
Sürerken canilerin hayasız sarhoşluğu,
Yepyeni bir destanın atılmıştı başlığı.
Yeni bir aşk heyecan, sararken gönülleri,
Kapıya dayanmıştı o yoksunluk günleri.
‘Ordu yok, silahlar yok’ demeye kalktı bir Türk,
Sanki şöyle diyerek cevap verdi Atatürk.
-Ordum yoksa ben varım, silahta yüreğimde,
Varsın bir delik açsın kör kurşun göbeğimde.
Kirlenmiş topraklarda, böyle yaşamaktansa,
Koşarım şehitliğe, biçare kalmaktansa.
Dünkü benim tarihim, sayfalara sığmazdı,
Türk’ün olduğu yerde kurt kuzuyu boğmazdı.
Etrafında dönse de milletimin kör talih,
Yeniden dirilecek, gene yazacak tarih.
Bu millet sağ kaldıkça, hiç esir olmayacak,
Kubbelerin üstüne, baykuşlar konmayacak.
Şartlar ne olur olsun, Yaşanacak bu kader,
Diriliş tamamlanıp, bir gün bitecek keder.
O gün çok uzak değil, bak şafak attı bile,
Güneş parıldayacak, batan karanlık ile.
Yeter ki siz dik durun, eğilmeyin yurdumda,
Şehitlerde olacak, bu cihangir ordumda.
Kırılıp kesilse de eğilmez Türk’ün başı,
Vatan için şehidin, yerde kalmaz naaşı.
Kalkın ve ayaklanın, ben varım önünüzde,
Bizden önce Atalar emanet etti bize,
Geçmişi hatırlayıp, dönelim kendimize.
Kahramanlık bekliyor vatan bizden bu günde,
Saraylar hazır ona bir yiğit öldüğünde.
Benim naciz bedenim, elbet toprak olacak
Ama bu güzel vatan, Türk diyarı kalacak.
Cumhuriyet eserim, Mustafa Kemal adım,
İşte böyle hislerle atıldı o ilk adım.
İlk adımlar çoğaldı, yüz binler adım oldu,
Silinmez bir destanla, vatanımız kurtuldu.
Bu yolda can verenler, sığamaz lahitlere,
Teşekkür Atamıza, gazi ve şehitlere.
Kasım KAPLAN
Kasım KAPLAN