Eğitim Sitesi

Ak Ölüm? Şiiri

Ak Ölüm?

Ruhum ruha ram olmuş, kemiğe ete değil

Gam örgülü her bakış, bekleme ki yaz gelsin.

Sevdikçe sevdim ama gönülden öte değil

Kurumuş beyaz gülüm,'zemheri' ayaz gelsin.



Mehmet can pazarında, Mehmet suskun niçin de!

Mehmet bir mesaj yazar, gecenin tam üçünde

Mehmet mezar başında, Mehmet mezar içinde

Duaya kalksın eller, ardından niyaz gelsin.



Gönüller bayrak alı, sitemler karaçalı

Bir yanım yeşil koru, bir yanım mavi yalı

Muhabbet cemindeyim, etrafım yaren dolu

Kâinata göz gezdir, sivrisinek saz gelsin.



Gül şehrini seyreden aşığa plan kurar

Aşığın zara düşer, güllere seni sorar

Sırrın okyanusunda şifreyi sevgi kırar

İzzeti ikramına, beş bin kurban az gelsin.



Asalet boynu bükük, asilde maya küskün!

Doğada üç telaşa, güneş var aya küskün.

Ferhat Şirinden ayrı, çöller Leyla’ya küskün

Ak ölüm kara giyer, akıbet beyaz gelsin.



Zülfikar Yapar Kaleli

Zülfikar Yapar KALELİ Şiirleri

  

Henüz Yorum Yazılmamış.
İlk Yorumu Siz Yazabilirsiniz.

Benzer Zülfikar Yapar KALELİ Şiirleri:

Yalnızlar Kıyısında

Sen korkalar korkağı, hak hukuktan korkarsın.

Erdemler bataklıkta (!) beziyorsun ey vah ey!

Dalkavuk rağbetinde kovukta kalan karsın.

Peş peşe karıncalar diziyorsun ey vah ey!



Ölümün gözüne dik bakmaya çalışıyor

Hayallerin körkütük, hürlüğe alışıyor

Özgürlük meydanında özürler buluşuyor

Yalnızlık kıyısında geziyorsun ey vah ey!



Güneş menzile varmaz, ayı karartmaz bakın

Hasrete gidenlerin eline verin çıkın

Boğazına ay takın, alnına yıldız çakın

Ölümünün resmini çiziyorsun ey vah ey!



Bu arkadaşlık, dostluk, çileye tezgâh açtı

Ne bir mal satabildi, ne hayal kuşu uçtu

Geride dört kuzucuk, kendi uçmağa göçtü

Elli dört yıla zehir eziyorsun ey vah ey!



Erdem: Yiğitlik ve doğruluk niteliklerinin genel adı



Zülfikar Yapar Kaleli

Zülfikar Yapar KALELİ

Yolcusu Olmuşsun Kendi Kendinin

Yarından ümitsiz, geçmişe küskün

Yolcusu olmuşsun kendi kendinin.

Sen “ümit varsın” ya, hayatta baskın

Yolcusu olmuşsun kendi kendinin.



Akıl tımarhane, gönül serseri

İrade itenek ileri geri

Ruhuna haydi “ol” dendikten beri

Yolcusu olmuşsun kendi kendinin.



Düşmüşsün ardına bitmiyor sürek

Kaderin bu senin, söze ne gerek

“Hep benleştik, hep yalnızız” diyerek

Yolcusu olmuşsun kendi kendinin.



Dünya gurbetinde, Hadımköy’desin

Göçmen kuşu musun, acaba nesin?

Kendin bildiğinden beri böylesin

Yolcusu olmuşsun kendi kendinin.



Âlem yaratıldı dendi yolculuk

Gökyüzünden yere indi yolculuk

Üzülme hayatın kendi yolculuk

Yolcusu olmuşsun kendi kendinin.



Zülfikar Yapar Kaleli


Zülfikar Yapar KALELİ

Deli Yar -ll-

“İnsan açken daha zavallıdır.

Bu yüzden daha içten yalvarır.

Namazı yemekten önce kılmalı…”

Tapista

Nasıl tarif etsem, nasıl anlatsam

Dillerde 'deli yar' denen kişiyi

Deyin dostlar nasıl kafamdan atsam

Her nefsi, her şerri yenen kişiyi.



“Her yemekten önce kılıp namazı,

Mutlak çoğa tahvil etmeli azı.”

Her daim dilinde şükür, niyazı

Gönül havuzunda dinen kişiyi



Sanırım seherden az daha erken

Mavi boncuk oldun dosta giderken

Ha bugün, ha yarın ötesi derken

Yüzünü canana dönen kişiyi



Zuhur ile zahir güler, son yanar

Dağda, derelerde duman don yanar

Kalemde “Deli Yar” özde kan yanar

Dersem üzer miyim gönen kişiyi



Hakikatten yana, halveti hakla

Ayağa taş değse gönlünü yokla

Yarabbi rahmet et kıyında sakla

Kötülük görünce sinen kişiyi



Kırklar ile yedi, yetmiş, onda mı?

Hak ayakta, gerçek mahzun zanda mı?

Gök kapalı aradığım tanda mı?

Yoksa candan cana inen kişiyi



Gönen: Nemli toprak



Zülfikar Yapar Kaleli

Zülfikar Yapar KALELİ

Ak Ölüm? Şiiri