Turan Akbulut Kardeş tebrik ederim. Çok güzeldi.
Ben Öldüm
Dün beni Irak’ta vurdular
Alnımın ortasından vurdular
Demokratik bir tüfekten çıkan
Özgürlükçü bir kurşunla vurdular
Akşamüstüydü
Siyah bir torba vardı elimde
Pide götürüyordum iftar için
Başım dikti
Ve sağlam basıyordum yere
Eylem hazırlığında
Bir direnişçi olduğumu sandılar
Dün Afganistan’da kellemi uçurdular
Beni diz çöktürdüler
Ve arkamda sıra sıra durdular
Allah diye diye vurdular
Onlar gibi değilim diye yaptılar
Başkalarına ders olsun diye yaptılar
Kanıma boğdular bedenimi
Dün Etiyopya’da yüz üstü düştüm
Bir kabileli kurşunuyla düştüm
Toprağa bulanan yüzüm ağardı
Henüz kodlanmamış bir virüs dolaşıyordu kanımda
Ve üç gündür amansız bir gurultu karnımda
Emekleyen bir çocuk gibi
İki büklüm düştüm
Öylece kaldım
Dün Kuzey Kutbunda okyanusa battım
Kayığımı batırdılar
Av mevsimi değildi
Akşamdan aç yatırmıştım çocukları
Kendim aç yatmıştım
Sabah erken çıkmıştım balığa
Bıçak gibi kesildi soluğum
Boğulmadan önce dondum
Dün beni Gabar’da pusuya düşürdüler
Sırtımdan hançerlediler
Kalleşçe kustular kurşunlarını
Al bayrak gibi dalgalandım ilk önce
Ve bir dağ gibi yıkıldım yere
İnsan
Küllerinden doğan bir kuş değildir
Denize savrulan bir taş değildir
Ve asla milyarlar içinde bir baş değildir
Bir ana doğurmuştur insanı
Sevgiyle
Emekle
Kanla
Canla yoğurmuştur
Dün nerede birini vurdularsa
Göçüp gitti bir yerleri içimin
Dün nerede vurulduysa biri
Ben öldüm
Erdal ERCİN Şiirleri
Yazılan son 2 yorum gösteriliyor.
İçerikle ilgili 2 yorum yazılmış.
Benzer Erdal ERCİN Şiirleri:
Ey sevdiğim bir gün olsun yüzüme
Güldüğünü görme şansım yüzde kaç
Sarı saçlarını serip dizime
Ellerimi sürme şansım yüzde kaç
Düşürmüşken şarkımızı diline
Kapılmışken rüzgârına seline
Dolamışken kollarımı beline
Düşlerine girme şansım yüzde kaç
İçimdeki sancıları katlayıp
Sabır taşım ortasından çatlayıp
Yüreğinin duvarından atlayıp
Güllerini derme şansım yüzde kaç
Yokluğunsa eğer aşkın tanımı
Oluk oluk akıtayım kanımı
Sırtımdaki küfe gibi canımı
Kollarında verme şansım yüzde kaç
Erdal Ercin
Erdal ERCİN
Aşk mevsimi geldi şu yer yüzüne
Ben yine bir gamlı hazana düştüm
El sever
Baş koyar yârin dizine
Ben sevdim
Bir kaynar kazana düştüm
Gözümü diktiğim yollardan gelip
Eğri hançeriyle bağrımı delip
Alnıma yazılan yazıyı silip
Kader çizgisini bozana düştüm
Sevmediği yalan
Sevdiği yalan
Perişan edecek bir beni bulan
Kaydımı sevdanın üstünden alan
Kara sancılara yazana düştüm
Bu türküyü bilemezdi dillerim
Böyle sazı çalamazdı ellerim
Zaten târumardı gönül tellerim
Ben yine bir bozuk düzene düştüm
Erdal ERCİN
Nice depremlere ayak diredim
Yıkarsa gözlerin yıkacak beni
Can evime ateş düştü
Söndürdüm
Yakarsa gözlerin yakacak beni
Sarı saçlarına takıldım kaldım
Saçların uzadı
Döküldüm kaldım
Bu şehre mıh gibi çakıldım kaldım
Sökerse gözlerin sökecek beni
Bir tutam saç bağla ipin ucuna
Gönülden uzansın
Boynum saçına
Sevda mahkumuyum dar ağacına
Çekerse gözlerin çekecek beni
Kışın tipisini çekmiş fidanım
Aklını bahara takmış fidanım
Kökü yer yüzüne çıkmış fidanım
Dikerse gözlerin dikecek beni
Erdal ERCİN