Eğitim Sitesi

Bizim Elin Yazı Gelmiştir Şiiri

Bizim Elin Yazı Gelmiştir

Komşular toplanmış yaylaya çıkar,

Şimdi bizim elin yazı gelmiştir.

Ozanlar oturmuş türküler yakar,

Meclisler kurulmuş sazı gelmiştir.



Mor çiçekler açar Gelintaşı’nda,

Nane kekik kokar ayran aşında,

Sofralar kurulur pınar başında,

Ağızların tadı tuzu gelmiştir.



Oğlaklar oynaşır serin yaylada,

Düğün dernek vardır şimdi sılada,

Ekinler boy verir taşlı tarlada,

Koyunlar meleşir kuzu gelmiştir.



Irmaklar kabarır yatağın yıkar,

Avcılar bu mevsim dağlara çıkar,

Kınalı keklikler avcıdan bıkar,

Kaçar ak tavşanlar tazı gelmiştir.



Göçmen kuşlar şimdi geri dönmüşler,

Ağaç bulup, yuva yapıp örmüşler,

Geçen gün gidenler hepsi görmüşler,

Van Gölü’ nün turna ,kazı gelmiştir.



Dağlar lale sümbül nevruz bitirmiş,

Yavru ceylan anasını yitirmiş,

Postacı yarimden mektup getirmiş,

İçim yanar durur sızı gelmiştir.



Ahlat çağırır Süphan’ dan, Nemrut’ tan

El eylemiş çağırır bütün yurttan,

Müjdeli haberler var kuştan, kurttan,

Gurbet elden oğlu, kızı gelmiştir.

Ahmet ALPTEKİN Şiirleri

  

Recai TUNÇ bizi bize anlatan en güzel şiir herhalde eliniz esağlık ahmet bey

Yazılan son 1 yorum gösteriliyor.

İçerikle ilgili 1 yorum yazılmış.

Benzer Ahmet ALPTEKİN Şiirleri:

Pınar

Pınar, içimde bir pınardır durmadan kaynar,

Pınar, çocukça yatağında taşlarla oynar.



Pınar, alçak gönüllüdür göklere yükselir,

Pınar, bize meyillidir durmaz yine gelir.



Pınar, yalnız koca çınarla konuşur kışlar,

Pınar, kabarır gürül gürül akmaya başlar.



Pınar, bir başına terk eder yüce doruğu,

Pınar, koşarak nehirlerde alır soluğu.



Pınar, bağrı yanıkların tek serinliğidir,

Pınar, ufka bakanların son derinliğidir.



Pınar, kıvrılır taşlar, çiçekler arasından,

Pınar, hayat bulur dünyada aşk yarasından.



Pınar, gizlenen sevgilinin göz yaşlarıdır,

Pınar, şelaleden dökülen tel saçlarıdır.



Pınar, yanıp tutuşan yürekleri söndürür,

Pınar, kin ve nefreti hep sevgiye döndürür.



Pınar, bu dünya var oldukça kaynayacak,

Pınar, kaynağını gönül dağından alacak.



Ahmet Alptekin

Bakü Türk İlköğretim Okulu/ Azerbaycan

Ahmet ALPTEKİN

Sevda

Altın sarısı o kumral saçların,

Buğdaysı tenine ne güzel uymuş.

İçimi yaktı yeşil bakışların,

Sevda dedikleri galiba buymuş.



İncecik belinle fidansı boyun,

Ceylanı andırır ürkektir huyun.

Kafkaslı mı yoksa kız senin soyun,

Belli, asaletin yüzüne vurmuş.



Yıllardır aradığım “Seni” buldum,

Bakışlarını bir an hayra yordum.

Usulca yaşınız kaç diye sordum,

Çok yazık benden bir hayli ufakmış.



Yanındakine, kim bu ,diye sordun,

İçime düşen bir ateştin, kordun.

Beni derinden , ta kalbimden vurdun,

Sen de farkettin gözlerim dolmuş.



Hissettim gözlerini çektiğini,

Bana nasıl bir rol biçtiğini.

Anladın aklımdan ne geçtiğini,

Üstelik senin bir sevdiğin varmış.



Niçin burktun bu yaralı yüreği,

Mutluluklar sana iyilik meleği.

Zamansız açan kardelen çiçeği,

O gülen yüzünü gamzeler sarmış.



Elime bir tutam karanfil verdin,

Soyuldu yaram, tazelendi derdim.

Ya ben bu dünyaya çok erken geldim,

Ya da , biri gelmede çok geç kalmış.

Ahmet ALPTEKİN

Süphan

Dumanlı başınla yüce göklerde,

Yıldızlarla, semayla konuşursun.

Eteklerin altın kumsalda, yerde,

Engin mavi sularla buluşursun.

Bir başkadır senin heybetin Süphan.



Arzın kalbinden fışkırdın göklere,

Yücelik kattın konduğun yerlere,

Eteğinle yayılmışsın düzlere,

Duruşun farklıdır başka dağlardan,

Alemi yandırır ateşin Süphan.



Ahlat,sarılmış eteğine, beline,

Sual olmaz kara, kışa, seline,

Garip köylüm bakar durur eline

Baharla birlikte canlanır her yan,

Halkımı doyurur himmetin Süphan.



Acın var bilirim, ama nerende?

Elif mi, Mahmut mu yandı sinende?

Bir garip sesler duyulur bazen de,

Yanık türküler söylersin durmadan,

Gönlümü kavurur yakışın Süphan.



Ad konurken ta ezelden dağlara,

Yaradan adını bahşetmiş sana,

Sözüm yoktur azametinden yana,

Korku salarsın düşmana uzaktan,

Kalpleri titretir bakışın Süphan.

Ahmet ALPTEKİN

Bizim Elin Yazı Gelmiştir Şiiri