Diyemem
Kendime atlastan bir dünya ördüm
Tül sarayda mutlu oldum diyemem
Atılan taşları yaralı gördüm
Taşın esrarını bildim diyemem
Dosta selâm saldım, olmaz oralı
Boynum bükük kaldı, ciğer yaralı
Felek sillesini vurdu vuralı
Hakikate nazar kıldım diyemem
Gözündeki yara gördü yâr beni
Sitemliydi, yara sürdü yar beni
Bir vefasız yâra verdi yâr beni
Sahrada Leyla’yı buldum diyemem
Dünyanın kaç kulaç boyuyla eni
Gaye idrak etmek bu serüveni
Gecenin zülfünde gündüz güveni
Ben bendeki pası sildim diyemem
Dünyanın ahvali kor beni derde
“Her hale tahammül göster” der birde
Yaşamanın yalan olduğu yerde
Kırk boşaldım, iki doldum diyemem.
Zülfikar Yapar Kaleli
Zülfikar Yapar KALELİ Şiirleri
Henüz Yorum Yazılmamış.
İlk Yorumu Siz Yazabilirsiniz.
Beddua
İçimde çağlayan Göksu’ya inat
Seni Karasular yıkasın gönül.
Göklerde uçmaya taksan da kanat
Sıçan deliğinden bakasın gönül.
Gündüzün gözünde yaş oluk oluk
Ki aylar serseri, mevsimler soluk
Gecenin kıvırcık saçları yokluk
Yokluğun mumunu yakasın gönül.
Kardeşin yok, anan hani, bacın yok!
Benden başka hiç kimsede öcün yok!
Karanlıkta ışımaya gücün yok
İs olup bacadan çıkasın gönül.
Sakarya’da kurutmuşsun saksını,
Menderes’te görmüyorsan aksini!.
Yıllara sor artın ile eksini
Harşit’ten divane akasın gönül.
Fırat Dicle yaptığını bilmiyor
Han Aras gidiyor, geri gelmiyor
Karanlık cehalet vursan ölmüyor
Ben benden, sen senden bıkasın gönül.
Zülfikar Yapar Kaleli
Zülfikar Yapar KALELİ
Yalnızlar Kıyısında
Sen korkalar korkağı, hak hukuktan korkarsın.
Erdemler bataklıkta (!) beziyorsun ey vah ey!
Dalkavuk rağbetinde kovukta kalan karsın.
Peş peşe karıncalar diziyorsun ey vah ey!
Ölümün gözüne dik bakmaya çalışıyor
Hayallerin körkütük, hürlüğe alışıyor
Özgürlük meydanında özürler buluşuyor
Yalnızlık kıyısında geziyorsun ey vah ey!
Güneş menzile varmaz, ayı karartmaz bakın
Hasrete gidenlerin eline verin çıkın
Boğazına ay takın, alnına yıldız çakın
Ölümünün resmini çiziyorsun ey vah ey!
Bu arkadaşlık, dostluk, çileye tezgâh açtı
Ne bir mal satabildi, ne hayal kuşu uçtu
Geride dört kuzucuk, kendi uçmağa göçtü
Elli dört yıla zehir eziyorsun ey vah ey!
Erdem: Yiğitlik ve doğruluk niteliklerinin genel adı
Zülfikar Yapar Kaleli
Zülfikar Yapar KALELİ
Gül Üstüne
Gülden güzel, gülden ak
Gülden öte son durak
Bülbül yanar gül solar
Gülden kalınca ırak
Mecnunu çöl üstüne
Keremi kül üstüne
Ol Sultanın nurudur
Söylenir gül üstüne
Hayali huzur bulmaz
Gülden siz asla olmaz
Bülbül gülü hırpalar
Gözünü gülden almaz
Gönül var gülden uzak
Gülden güllere tuzak
Bir el değse kızarır
Bazen al, bazen de ak.
Pahası elden güzel
Vahası çölden güzel
Hamuru aşk iksiri
Dahası gülden güzel
Gülden murat gül diye
Muhannet der “böl” diye
Gül’den güzel bezemiş
Aşkı vermiş gel diye
Zülfikar Yapar Kaleli
Zülfikar Yapar KALELİ