Durma!
Uzun uzun karanlıksa yolunuz
Pir elinden bade sundum iç işte!
Çekmiyorsa bu sancıyı solunuz
Sağ yanımı yol eyledim geç işte!
Karanlıklar ağarmakta tan ili
Vatan salim olur tatlı can ile
Zaman sene ile saat an ile
Gözlerine fer ekmişim seç işte!
Sizin bu sevdanız bizi bağlamaz!
Bir yürek ki vatan ile ağlamaz
Oğul ölür ana kara bağlamaz!
Bir tırpan al, bu sevdayı biç işte!
Bir yetimcik kafasını okşayıp
Sonra “sevap budur” demesi ayıp!
Elin suyu ile bostan sulayıp
Pazarlarda barı satmak suç işte!
Sakın yazma bekle hele geriyi
İtimiz var gözetmiyor sürüyü
Her şeyimiz güzel ve her şey iyi
Saf bildiğin balımızda çeç işte!
Muamma sorulmuş, şiir açılmış
Önünüze mısra mısra saçılmış
Üzerine gül şerbeti içilmiş
“Gül Şahı” nın hayaline uç işte!
Zülfikar Yapar Kaleli
Zülfikar Yapar KALELİ Şiirleri
Henüz Yorum Yazılmamış.
İlk Yorumu Siz Yazabilirsiniz.
Susuyorum!
Kafana taş mı düştü gevşemiş çene yayın
Sus işte susuyorum Allah rızası için.
Yoksa senin gibi mi akraban emin, dayın
Sus işte susuyorum Allah rızası için.
Akıl arif hüneri, göz ki hasmını tanır
Kaale alınmayan korkuttuğunu sanır
Kendi söyler yalanı döner kendi inanır
Sus işte susuyorum Allah rızası için.
Uyanırsın ay oğul yatmadığın uykudan
Sabaha dek kıvranıp tutmadığın uykudan
Huzurunu bir türlü tatmadığın uykudan
Sus işte susuyorum Allah rızası için.
Bir şerefsiz şerefi pazardan alıyorsa
Koyunlara tuz verip dereye salıyorsa
O aptal koyunlar da her şeyi yalıyorsa
Sus işte susuyorum Allah rızası için..
Sevdayı yola saldım sevgiliye uçmadı
Şerefin kapısını kaç kez çaldım açmadı
Pazarda satılanın dilimde gezmez adı
Sus işte susuyorum Allah rızası için.
Zülfikar Yapar Kaleli
Zülfikar Yapar KALELİ
Adam Olmaz
Tezek yürek turp beyinden
Adam olmaz. adam olmaz
Sanki henüz çıkmış inden
Adam olmaz, adam olmaz
Yüzsüzlüğü yolda bulan
Bulduğu an kapıp alan
Hayatının tümü yalan
Adam olmaz, adam olmaz.
İlim irfan dolsa n’olur
Dergâhlarda kalsa n’olur
Malı mülkü olsa n’olur
Adam olmaz, adam olmaz
“Nur” yoluna girmiş olsun
Allaha söz vermiş olsun
Fakülteler görmüş olsun
Adam olmaz, adam olmaz
Başta sevgi kıpır kıpır
Kelebekçe uçar pır pır
Baş bulanık sapsız zıpır
Adam olmaz, adam olmaz
Ne boy belli, ne belli en
Ayaküstü yemek yiyen
Ev sırrını ele diyen
Adam olmaz, adam olmaz
Bildiğine iman etse
Kadın sana emanetse
Aklı fikri “haram et”se
Adam olmaz, adam olmaz
Karısına hor bakanlar
Gündüz gözü kör bakanlar
Er kılıklı şer bakanlar
Adam olmaz, adam olmaz.
Yırtık kafa, hantal beden
Cemaatte deve güden
Mala-mülke biat eden
Adam olmaz, adam olmaz.
Dışa karşı sessiz kuzu
Evde kaçar zıpır dozu
Gecelerin uykusuzu
Adam olmaz adam olmaz
El âleme melek kafa
Karısına şelek kafa
Yanı yırtık elek kafa
Adam olmaz adam olmaz
Küfür eder ecdadına
Namaz kılar din adına
Güç kullanır bir kadına
Adam olmaz adam olmaz
Gönlü, dili göre benlik
Akıl fikir eve şenlik
Sokma akıl iki günlük
Adam olmaz adam olmaz.
Bakılınca “adam” denen
Tekme tokat başa binen
Kendi sözünü beğenen
Adam olmaz, adam olmaz.
Boyu kavak, geven çatlak!
Ana baba söven çatlak!
Karısını döven çatlak!
Adam olmaz, adam olmaz
Zülfikar Yapar Kaleli
Zülfikar Yapar KALELİ
Hikâye İmiş
Elin cenaplığı tamam da beyim
Sırrın yamanlığı hikâye imiş
Şehir ki mezarlık, virane köyüm
Varın harmanlığı hikâye imiş.
Oğlunun şerrinden eminse ana
Boşuna değildir kurduğu bina
Yönümüz onadır, gidiş de ona
Sisin dumanlığı hikâye imiş
Gerisini dersem zoruna gider
Seni utandırır arına gider
Susayan sülükler kuruna gider
Kaşın kemanlığı hikâye imiş
Aldığın nasihat, duyduğun yazık
Yeter kendine gel, yediğin kazık
Devlet kütüğünde sicilin bozuk.
Sözün kirmanlığı hikâye imiş
Umudu yitirmiş gözleri mıhta
Akşamlar feryatta, geceler ah ta
Yavru kan içinde, baba çarmıhta
Aşkın fermanlığı hikâye imiş
Orda sazın asıp asma dalına
Orda can veriyor elif yoluna
Gurbeti yeğledin Emrah kuluna
Aşkın samanlığı hikâye imiş
Çobanoğlu’yla Kars toplarken parsa
Erzurum’da yok mu mezarlık arsa?
Toruni İstanbul, Reyhanî Bursa
İşin Narman’lığı hikâye imiş
Tanrı dağlarından inmişsin düze
Hoyrat bakışlarda gelmişsin göze
Sevda ki ne sevda olmuşsun bize
Derde dermanlığı hikâye imiş.
Cenap: Onur
Kirman: Kale, hisar
Ferman: Buyruk
Keman: İnce, düzgün kaş
Narman: Erzurum’un bir ilçesi
Zülfikar Yapar Kaleli
Zülfikar Yapar KALELİ