Eski Yüz
Dünya dikeni içinde gizli bir harman
Nice insan gördüklerinden pişman
Seni sevmek bir çınar gibi büyümek
Sözünü dillendirecek bilmem hangi lisan
Karanlığın şem´i tutuştu yandı
Yıkıldı makamım bir güzele kandı
Bütün ışıklar bir yol bulup söndü
Şiir öldü mısralar dul kaldı
Ve kırmızı şarabı terk etti
Güneşi doğuran gülüşün bitti
Hesapsız mevsim bozuk bir hava
Yaralandı düşlerim kaldım yaya
Aynalara bakmadan yüzüm eskitti
Ateşim yanmadan kül oldu gitti
Haydar Şahinbay
Haydar ŞAHİNBAY Şiirleri
Henüz Yorum Yazılmamış.
İlk Yorumu Siz Yazabilirsiniz.
Ölen Sen
Deniz ölür akşam üstü
gece olur gözlerin
uykularımı böler umutlar
ince bir sancı girer sol böğrüme
ilacıma küserim
ay ışığını sağar sönük yıldızlar
derdest olur düşler
bir asil bir yedek
iki sigara sarar ellerim
ağlamaklı olur bir ara gözlerim
kirli tülbent örtünür sokaklar
ayak seslerine çevrilir başım
kedi tıkırtısı alaşağı eder yalnızlığı
sırtımda bir ağrı
ölüm desem sana
yaraya alışık değil bedenim
katlanamam böyle acıya
sana gelsem ölüm deseler adına
göğü bağlasam bulutlarından
yağsa yağmurlar sıksam bulutları
umudu peşkeş çekip geceye
karasında saçlarının eğireceğim gözlerini
//h.şahinbay//
Haydar ŞAHİNBAY
Candan Gitti
Sen benim için bir umuttun
Beni niçin nefesinde soluttun
Sonra bir yar başında unuttun
Nutkumun ortasından kuruttun
Haydar Şahinbay
Haydar ŞAHİNBAY
Mavi Uyku
Her sabahın bir umudu sarılı yüzünde
Sisler tünelinden göğe uçuyor kuşlar
Mavi derler esen rüzgarın adına,
Fesleğen büyütür gözleri
Çıplak ayaklarıyla koşuyor geceye
Geceden göçen ay ışığı saçları
Billur bir ışık süzülür kirpiklerinden
Beyaz sularında yıkanır gölgesi
Tepeden tırnağa sevdim ellerini
Sen kuşağını öpen maviye umuttun
Beni, uçurumun öksüz yakasında unuttun
Kıyıya vurdu dalgalar usul usul
Aşka şiir yazan her dalında sayfanın
Suyunda ateşi üflerken narın
Denizlere bakıyordu kara gözlerin
Maviyi de denizden karaya uçurdun
Sen beni parmak uçlarında uyuttun
//h.şahinbay//
Haydar ŞAHİNBAY