Eğitim Sitesi

Öldüren Gaye... Şiiri

Öldüren Gaye...

Gözde damla damla şule olmuş yaş

Derinlik... kalp ile akılda savaş...

Uykuya hasretlik rüyaya özlem

Saçta beyaz kıllar, ilerliyor yaş

Gönül gözümüzü kapatan perde...

Aralanır kalkar isen, zikre seherde

Tefekkür ufkuna kutlu yolculuk

Ruhun kanatlanır hep perde perde

Rahmete ermek mi? Zahmete visal

Asıl olan kulluk; gerisi masal!

Aşk-ı memnû değil, aşk-ı hakikî

Ölüm hem pek acı, hem dosta visal!

Rızaya ulaşmak bir tatlı gaye

Çile yudum yudum bu yolda pâye

Ümit ve korkunun kesiştiği yer!

"Ene'l Hakk" cinneti, öldüren gaye!

Mehmet Ali KULAT Şiirleri

  

Iremsu Fani dünyanin padisahi degilim gönül hirkasini yamar giyerim dostlarla aglar dostlarla gülerim

Yazılan son 1 yorum gösteriliyor.

İçerikle ilgili 1 yorum yazılmış.

Benzer Mehmet Ali KULAT Şiirleri:

Sultanım...

SULTANIM...

Hasretim dağlar gibi; özlemim derya misal

Ersem yar iklimine... o an, cennete visal!

O mübarek köyüne varsaydım boynum bükük

Hediyem günahlarım; sırtımda kambur büyük

Yüzler sürsem izine, aksın gözyaşım sel sel

Kalbimi teskin eder; uzanıp gaybî bir el

Varlığın varlık sırrı; cezben meczûp eyledi...

Ben kim? kıymet bilmek kim? Aşkından olsam deli!

Sana medhiye yazmak... ben bunu beceremem

Lakin hasretin hicrân; özlemin bitmez elem!

Misk-u amber halt etmiş, duysa idim kokunu

Değişmem dünyalara köyünün tek tozunu

Varsam; yeşil kubbene, girsem bâb-u selam'dan

Andan sonrası haldir, tâkat bitti; kelamdan...

Cezbe hâli sorgusuz! Lâkin, edeb; Emr-i Hakk

O mübarek iklimde, her an nurlu bir şafak!

Ötesinde dil durur, ten tınmaz batsa inne!

İşte matlûp bu ola! Gönülde mutmainne!



Mehmet Ali KULAT -1988

Mehmet Ali KULAT

Kar Taneleri

Pencere önüne oturdum bugün

Dışarıya baktım; buruk ve üzgün

Bir gelin misali sandım ki düğün

Kocamış dünyaya kefen mi acep?

Lapa lapa yağan kar taneleri...

Sanki örtmek için hızlı yağıyor

Kararmış her şeyi örtmek istiyor

Her yan pırıl pırıl göz kamaşıyor

Beşerin suçuna örtü mü acep;

Lapa lapa yağan kar taneleri...

Elimde bir bardak içimde çayım

Madden sağlamım da ruhen hastayım

Kâinat kitabını bir okuyayım...

Hakkımda ne yazar; bilmem ki acep?

Lapa lapa yağan kar taneleri...

Hata, günah, kusur... asırlar boyu

Çirkef ve rezalet... her yan kopkoyu

Beşere son ümit! Bir gusül suyu

Kocamış dünyaya kefen mi acep?

Lapa lapa yağan kar taneleri...

Her şey beyaz giydi kalmadı kara

Rahmet hakim oldu bütün dağlara

Benimse dertlerim hep sıra sıra...

Ümit fidanlarına yarar mı acep?

Lapa lapa yağan kar taneleri...

Meleklerin kanat çırpması gibi

Süzülüp inmede sessiz kuş gibi

Neler anlatmakta bir kitap gibi

Kar çiçeklerine yorgan mı acep?

Lapa lapa yağan kar taneleri..

Mehmet Ali KULAT

Gülüm...



Bülbül olup, kaybolan güle ağlamak

Çaremidir? Bilmem... kara bağlamak

Kanayan yüreği... korla dağlamak...

Fenâdan ebede, erdirir ölüm!...

Dünyadan Ravzaya dikildi gülüm.

İlk şehidin adı... adı olmuştu!

Cennetten misafir, sanki bir kuştu,

Azrail su olmuş... o suya düştü!

Esbab perdesiyle dürülü ölüm!..

Nasipse kavuşmak! Cennette gülüm...

Acziyet bir anda! Emr-i Hakk vâki

Çok şükür günahsız! Olmadan şâki

Kınalı kuzuma; bir hasret... tâki

Biz Allah'tan geldik dönüşü ölüm!

Kavuşmak ukbâya kaldı be gülüm.

Gidenler gelmiyor! bekleyip durdum

Tükenmiş gözyaşım hep ağlıyordum

Kutlu ufuklardan umutla sordum...

Kur'an'da ölümsüz olmakmış ölüm!

Geleceğim ben de nasipse gülüm.

Her nefis ölümü tadacak birgün

Kâfir için ölüm gayyaya sürgün

Lâkin mü'min için; Ravza'da düğün!

Ağuşunda yavrumu üşütme! ölüm...

Toprak gül bitirir... gül oldun gülüm.

Hüküm Allah'ındır! Kul O'na tâbi

Veren de O! Alan da! O'dur sahibi

Tesellîde O'ndan, O kalb tabîbi!

Biz Allah'dan geldik dönüşü ölüm...

O vermişti O aldı! değil mi gülüm.

Mehmet Ali KULAT

Öldüren Gaye... Şiiri