Eğitim Sitesi

Son Dua Şiiri

Son Dua

Sus ey bülbülüm, ötme yanık yanık!

Ezelden kalma herhâl, bağrım yanık

Yanaklarım ıslak, ağlamışım, neden?

Hep gülmüştüm oysa, aşkı bilmeden.

Aşk kalbe yazılan sevdanın adı

Ne kutsalmış meğer,silinmez yazı

Alınyazımdı düşümde gördüğüm,

İncecik saçları olmuştu kördüğüm.

Tek tek ördüğüm saçlar oldu ilmek,

Hemen geçti boynuma, suç mu sevmek?

Ah..! Evet, sevmek suç, cezam hicrandır,

Felek gülsün bahtıma son duamdır!

Âşık SEYHANÎ Şiirleri

  

Hümeyra Turan İsminizle uyumlu olmuş hocam ellerinize sağlık.Allah'a emanet olun;)

ahmet baydar Sevgili Aşık Seyhani sizin bu son duanıza ben de amin diyorum

AZİZ KIZILKURT gercek şairmisin yoksa aşıkmısın

ERDAL AYDIN ÇALIŞMALARINDAN DOLAYI TEBRİK EDER BAŞARILARIN DEVAMINI DİLERİM.......

melis koç bu şiiri yazan âşık seyhanî yi gerçekten kutlarm.harika..!

merve kurtuluş Harika olmuş, tebrik ederim.Diğerleri de harika olmuş.

ibrahim güzel ve anlamlı tebrikler

Yazılan son 7 yorum gösteriliyor.

İçerikle ilgili 7 yorum yazılmış.

Benzer Âşık SEYHANÎ Şiirleri:

Serzeniş

Söyle bana hilâlim, neden gülmezsin bana?

Neden aydınlatmazlar önümü, o yıldızlar?

Hiç mi kıymetim yok yanınızda, söyle bana,

Neden gülerler önümden geçerken o kızlar?



Seni şahit tuttum hep, sokaklarda gezerken,

Bir de başıboş köpeklerle o baykuşları.

Kaybolduğunda birden, ben çamura düşerken

Duymadın mı ha, o isyan dolu haykırışları?



Ne yüzüme bakan var ne de elimden tutan,

Zaten kimsecikler yok çamurlu sokaklarda

Bense bir âşık; yüreği yanan, göze batan,

Ağlarım sessizce, o gülerken konaklarda.



Geldi nihayet yanıma dostlar, sarmaş dolaş

Önce iğrenen bir bakış, ardından küfürler...

Kahkahalar atarak gittiler yavaş yavaş,

Baksana hilâlim onlar ne kadar da hürler!



Seyhani'nin dostu çok; köpekler, baykuşlar..

Kadere dua okur, yalnızlıkla karanlık,

Gönül sayfamı yırtan insan beyinli kuşlar,

Uçsalar da sonsuza ufukları karanlık.

Âşık SEYHANÎ

Mağlûp Etti Beni

Bir güzel seviyorum diye bahtım,

Ağlamaya mahkûm etti beni.

O güzelin gözlerine baktım,

Görmekten mahrum etti beni.



Ne aşk zevk verdi, ne de hayat sefa

Canımı adadım, çektim hep cefa.

Şu gönül görmedi yârdan bir vefa,

Dosta düşmana mahcup etti beni.



Ne yâri dinlerim ne de ağyârı,

Ver bohçamı hancı, gideyim gayrı

Bilmem hâle sebep yâr mı ağyâr mı?

Yaban ellere mecbur etti beni.



Hey Seyhanî yer, gök, kâinat baksın,

Bırak gözyaşını be bırak aksın.

Yâr keyfine baksın, kınalar yaksın,

Üç beş kuruşa mağlûp etti beni.

Âşık SEYHANÎ

Uyanamadın İstanbul!

El ayak tutmaz, vücut yerde sürünür

Âlem acır hâle, hep zavallı görülür

Aydınlık karanlığa, karanlık aydınlığa bürünür

Ben çareyi buldum, uyanamadın İstanbul!



Dil söyler, hâl çırpınır, ses çıkmaz şaha

Gözden kan dökülür başlar eyvaha

Alın toprakta, medet eder Allah’a

Ben çareyi buldum, uyanamadın İstanbul!



Umut fakirin ekmeği, hâyâl tuzu

Yazan bozar, bozan yazar, böyle alın yazı

Hayat henüz oynamadı son kozu,

Ben çareyi buldum, uyanamadın İstanbul!



Mazlum kanser olmuş verem olmuş kime ne…

Ne ah etti kâr ne vah dedemle nineme…

Halimi havale ettim bilinmezi bilene,

Ben çareyi buldum, uyanamadın İstanbul!



Allah isterse zerreyi kürre, küreyi zerre eder

Zehri şifa eder, bertaraf olur keder

Gönlünü ferah tut, etme kendini heder

Ben çareyi buldum, uyanamadın İstanbul!



Herkesin derdi kendine yeter

Berikinin derdi öbüründen de beter

İlâhi yumruk bir gün diyecek :”Yeter!”

Ben çareyi buldum, uyanamadın İstanbul!

Âşık SEYHANÎ

Son Dua Şiiri