İlk vahyin geldiği dağ.
1- Birbirinin tıpkısı olan yazılı şeylerin her biri.
2- Gazete, dergi vb.nde sayı.
3- Benzer, aynı, kopya.
Alışılmıştan, benzerlerinden farklı olan; beklenmedik bir zamanda yapılan, önceden tasarlanmamış olan; büyük bir hayranlığa yol açan; harikulade, fevkalade.
Bilgi, görgü ve hoşgörüsü gereği kadar gelişmiş, ağırbaşlı (kimse), kâmil.
Açıklamalarıyla 1545 Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Terimi
Başkalarının gösterdiği saygının dayandığı kişisel değer, gurur, şeref.
Kur'an-ı Kerim'de "Namazlara ve orta namaza dikkat edin." buyrulmaktadır. Peygamberimiz (s.a.v.), orta namaz ile ikindi namazının kastedildiğini açıklayarak bu ayetin daha iyi anlaşılmasını sağlamıştır.
Allah rızasını umarak sabah imsak vaktinden akşam ezanına yani iftara kadar yemek yememek, bir şey içmemek ve orucu bozan hallerden uzak kalmaktır. Ramazan orucu yetişkin ve akıllı Müslümanlara farzdır.
Ramazan'da mazeretsiz olarak kasten orucu bozmanın cezası olarak peş peşe tutulan altmış gün oruçtur. Buna gücü yetmeyenler altmış fakiri sabahlı akşamlı doyururlar.
Niyetin yeri kalptir. İbadetlere niyette asıl olan kalp ile niyet etmektir. Oruçta da sadece kalp ile niyet etmek yeterlidir. Oruç için sahura kalkılması da bir niyettir. Niyetin kalple beraber dil ile de yapılması menduptur. Ramazanın her günü için ayrı bir niyet gereklidir.
Orucun vakti, ikinci fecirden başlayarak güneşin batışına kadar devam eden müddettir.
Bir toplumun sosyal ve kültürel yapısına uygun olarak ortaya çıkan kurumsallaşmış güç kullanımı, alanında üstün olarak kabul edilen kimse, yetke.
Engelleme, incinme veya gözdağı karşısında gösterilen saldırganlık tepkisi, kızgınlık, hışım, hiddet, gazap.
1-Birleşik bir şeyi oluşturan basit şeylerden her biri, unsur, eleman.
2-Bir sınıf veya topluluğun bireylerinden her biri.
Bir kimseye yapması veya yapmaması gereken şeyler için söylenen söz, nasihat.
Anası veya hem anası hem babası ölmüş olan (çocuk).
Ruhun bedene olan bağlılığının sona ermesi, ruhun bedenden ayrılması, canlıların hayatlarının sona ermesi.
Hayat, yaşama, yaşayış. İnsanın doğumundan ölümüne kadar geçen zaman.
Bir kimse veya bir şeyle ilgili olarak belirli şart, olay ve görüntülere dayanarak önceden edinilmiş olumlu veya olumsuz yargı, peşin yargı, peşin hüküm, peşin fikir.
Yasalarla belirlenmemiş olan, halkın kendiliğinden uyduğu gelenek, âdet. Aklın ve dinin güzel, hoş gördüğü şeyler.
Tarım ürünlerinden onda bir ya da yirmide bir oranında verilen zekattır.
Diğer Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Terimleri
Terimler Sözlüğü Ana Sayfa
Açıklamalı Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Terimleri Sözlüğü