Özellikle belirli bir alana özgü olan bir konuyu ya da o konuyu açıklamak için kullanılmışolan konudilini betimlemek için oluşturulmuş araç dil.
Varlığın birliği. Tasavvuf düşüncesinde, yaratanla yaradılanın tek kaynaktan geldiğini ve "bir" olduğunu savunan görüştür.
1- İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra Fransız yazar J. P. Sartre'ın kurucusu ve kuramcısı olduğu, savaşın acılarına tepki olarak çıkan, edebiyat ve felsefe akımı. Egzistansiyalizm.
2- Bireyin deneyimini ve bu deneyimin tekilliğini ve biricikliğini insan doğasını anlamanın temeli olarak gören felsefe akımıdır. Varoluşçuluk, insanın varoluşuyla doğal nesnelere özgü varlık türü arasındaki karşıtlığı büyük bir güçle vurgulayan, iradesi, bilinci ve aklı olan insanların irade ve bilinçten yoksun nesneler dünyasına fırlatılmış olduğunu öne süren düşünce okulu. Bu akım insan özgürlüğüne inanır, insanı tercihlerinin ve eylemlerinin belirlediğini dolayısıyla davranışlarından sorumlu olduğunu öne sürer. Varoluşçuluğun XX. yy.daki temel sloganı olan "Varlık özden önce gelir."(J. P. SARTRE) sözüyle varlığın/varoluşun her tür akılcı ya da metafizik açıklamaya üstün olduğu fikri iddia edilmekle beraber varoluşçuluk akla da büyük bir vurgu yapar. Kökleri Danimarkalı ünlü filozof Kierkegaard'a ve Dostoyevski'ye kadar götürülen, kendi içinde birlik olmayan, farklı eğilimler ve bakış açıları taşıyan bu akımın XX. yy. daki en popüler temsilcisi SARTRE'dır.
Bre, Hey gibi ifadeleri içeren, beste ile söylenen âşık edebiyatı nazım şekli.
Açıklamalarıyla 793 Edebiyat Terimi
Söyleyeni belli, kısa, anlamlı söz. Özdeyiş diye de bilinir. Bireysel ya da toplumsal bir ilke, bir görüş, bir kanıyı en kısa yoldan anlatır. Yaşam deneyimine ve gözleme dayanır. Vecizeler bağımsız yazıldığı gibi, bir eserin içinde dağınık da bulunabilir. İslam büyüklerinin bu tür sözlerine kelam-ı-kibar denir. Vecize önce eski Yunan edebiyatında yazılmıştır. Klasizm edebiyatı döneminde, Larochefoacauld'ın Maximes (Vecizeler) adlı eseriyle Avrupa'ya gelmiştir.
Doğruculuk.
Halk şiiri nazım şekli. Aruzun müstef'ilâtün müstef'ilâtün müstef'ilâtün müstef'ilâtün kalıbıyla murabba şeklinde yazılır. Her mısra bir müstef'ilâtün cüzüne sığacak şekilde dört kelime veya kelime grubuna bölünür. Birinci mısranın 2. Cüzü ikinci mısranın başına, ikinci mısranın 2. Cüzü üçüncü mısranın başına, üçüncü mısranın 2. Cüzü dördüncü mısranın başına getirilir ve bu cüzlerden sonra gelen cüzler birbirlerini izler. Örnek:
Ey vaslı cennet/kıl câna minnet/vay, serv-ı kamet/cân içre cansın
Kıl câna minnet/vay serv-ı kamet/cân içre cansın/nev-res fidansın
Vay serv-kamet/cân içre cansın/nev-res fidansın/suh-ı cihansın
Cân içre cansın/nev-res gidansın/şûh-ı cihansın/gözden nihansın.
Tokatlı Nurî
Amacı seyirciyi güldürmek olan, kaba nüktelerle örülmüş, şarkılı-müzikli güldürü, bir tür komedi.
1- Konuşma, okuma sırasında bir hece veya kelime üzerine diğerlerinden daha farklı olarak yapılan baskı, aksan.
2- Sözcüklerde, cümlelerde, dizelerde yan yana gelen sözcüklerin kimi hecelerin ötekilerine oranla daha dik ve baskılı söylenişi.
Süsten ve zorlamadan uzak, açık, kolayca anlaşılabilen anlatım niteliği.
Bir sözcüğün gerçek anlamdan çok uzaklaşmadan kelime grubu veya cümle içinde kazandığı yeni anlam.
Sanatsal yapıt ve yaratıları yansıtma kavramıyla açıklaya çalışan, sanatçının dış dünyayı algılayış ve yorumlayışını bu kavramdan yola çıkarak açıklamaya çalışan kuramdır.
Yapı kavramından yola çıkarak dili, dilsel ürünleri açıklamaya çalışan, dilbilimin yanı sıra başka insan bilimleriyle ilgili dallarda kullanılan akımlara verilen genel ad.
Bazı şair ve yazarların kendi milletlerinin tarihinden çıkarılmış heyecanlı ve büyük vakaları birtakım hayal unsurları ile karıştırarak anlattıkları edebî tür.
Sözlü ve yazılı anlatımda içtenlikten uzak, doğal bir nitelik taşımayan duygulanım belirtilerine verilen ad.
1. Özellikle öğretici nitelikli yazılarda ana düşünceyi açan, geliştiren, destekleyen düşüncelere denir.
2. Bir metinde açıklanan veya savunulan ana düşünceye ulaşılmasını, anlaşılmasını sağlayan bilgi ve olaylardır.
Ünlü kişilerin yaşamlarını, yaptıklarını, kendi dönemlerine katkılarını anlatan yazı ve kitapların genel adı.
Edebiyatta yazılı belgelerin tümü. Türklerde Köktürk Yazıtlarıyla başlayan dönem.
Doğu Anadolu ile Azeri alanına giren bölgelerde saz ozanlarının söyleyip kullandıkları bir koşma türü.
Düz maninin sonuna iki dize daha eklenmesiyle oluşan altı dizeli manidir.
Diğer Edebiyat Terimleri
Terimler Sözlüğü Ana Sayfa
Açıklamalı Edebiyat Terimleri Sözlüğü