Evlenen çiftlerin anne ve babalarının yanında değil de ayrı bir yerde oturmaları.
Karşımızda bulunan şey. Öznenin, insan bilincinin kendisine yöneldiği unsur. Süjenin karşıtı olan, düşünceye konu olan şey, bilinen.
1- Nesne ile uyum sağlayan,nesneye uygun olan.Ferdin kendi şahsi görüşünün etkisinde olmayan-tarafsız.
2- Nesneye ilişkin olan. Nesneyle uyuşan, nesneyle uyum içinde olan; bireyin kişisel görüşünden bağımsız, öznel değerlendirmelerin dışın- da, yansız olan.
Olaylara kişisel öğe ve etmenlerden etkilenmeden, öznel eğilimlerden bağımsız olarak ve önyargıların olumsuz etkisini işe karıştırmadan yaklaşma durumu.
Açıklamalarıyla 1083 Felsefe, Psikoloji, Sosyoloji, Mantık Terimi
Nevrotik Bozukluklar (Nevrozlar)
Kişiliğin ve uyumun tümünü etkilemeyen, genellikle bunalım ve beden işlevleri üzerine yakınmalarla kendini belli eden ruhsal kaynaklı hastalıklardır.
Önermelerin niceleyicilerini de (her, bazı) sembolleştirip niceleyicileri de dikkate alarak denetlemeler yapan mantık alanı niceleme mantığıdır. Niceleme mantığına yüklemler mantığı da denir. Yüklemler mantığı önermeleri iç yapıları ile sembolleştirir.
Herhangi bir şeyin ölçülebilir, ve hesaplanabilir olan sayısal yanı. Bir önermenin tümel ya da tikel oluşu.
Evrenin amaçsız ve anlamsız olduğunu, hiçbir şeyin değer taşımadığını savunur. Her tür otoriteye karşıdır. Otoritesiz bir devlet olamayacağına göre ideal bir devlet yoktur.
Nihilizme göre hiçbir varlık gerçekten var değildir ve varlığı var olan olarak kabul eden görüşlere karşı çıkar. Ancak daha genel bakıldığında nihilizm hiçbir değer ve kural tanımayan bir görüştür ve toplumda düzeni sağlayan tüm otoriteleri reddeder. Nihilizm bu biçimiyle siyasal anlamda anarşizme temel oluşturur.
Oranla.
Özellik, bir şeyin nasıl olduğunu belirten durum. Bir önermenin olumlu ya da olumsuz oluşu.
Kural. Düzen, tertip, sıra. Kanun.
Adcılık. Tümel kavramların yalnızca nesnelerin adları olduğunu ileri süren görüştür. Bu görüşe göre asıl gerçek varlıkların tekil kavramlar "şu insan", "bu araba", "o köy" vb. olduğunu savunurlar.
Yargılama ve değerlendirmelerin kendisine göre yapıldığı ölçüt; uyulması gerekli kural.
Belirli doğal ve toplumsal ortamlarda, dıştan ve içten gelen belirli şiddet ve süredeki uyaranlara, insanın alışılagelen, düzgün, doğru, kurala uygun biçimde cevap verilmesi, tepki göstermesidir.
Kural koyucu.
Duyularla algılanan şeylerin karşıtı olarak akılla kavranan şey.
1- Anaxagoras'ta evreni düzenleyen maddi olmayan ilke.
2- İnsanın en yüksek yeteneği. Düşünce ve akıl. Düzen ilkesi veya düzenleyici ilke.
Sinir hücresi.
İki değişken arasında hiçbir ilişki olmamasıdır.
Diğer Felsefe, Psikoloji, Sosyoloji, Mantık Terimleri
Terimler Sözlüğü Ana Sayfa
Açıklamalı Felsefe, Psikoloji, Sosyoloji, Mantık Terimleri Sözlüğü