Muahede Antlaşma.
Muallim Öğretmen.
Muasır Çağdaş. Asri.
Muazzam Çok büyük, çok iri, koskoca, koskocaman.
Muhafaza Koruma, yabancıların eline düşmesine engel olma.
Açıklamalarıyla 709 İnkılâp Tarihi ve Atatürkçülük Terimi
Muhalif Bir tutuma, bir görüşe, bir davranışa karşı olan, aykırı olan kimse. Aykırı.
Muharebe Savaş. Siyasî ilişkileri keserek, birbirleri ile savaşa giren devletlerin askeri güçlerinin cephelerde çarpışması.
Muharip Savaşan, savaşçı.
Muhip Seven, sevgi besleyen, dost.
Muhit Çevre, yöre, etraf.
Muhtariyet Özerklik, bir topluluğun kendi kendine yönetme hakkı, bir takım imtiyazlarla yönetilen eyalet.
Muhtıra Herhangi bir şeyi hatırlatmak, uyarmak amacıyla yazılan yazı.
Mukabil Bir şeye karşılık olarak yapılan, bir şeyin karşılığı olan.
Mukadderat Alın yazısı, kader, yazgı.
Mukaddesatçı Kutsal kavramlara bağlı.
Mukavele Sözleşme.
Mukavemet Dayanma, karşı durma, karşı koyma, direnç, dayanırlık.
Mukden Muharebesi Rus-Japon Savaşı'nın en önemli muharebesi 20 Şubat-11 Mart 1905.
Muktedir Bir şeyi yapmaya, başarmaya gücü yeten, erkli.
Musibet Ansızın gelen felaket, sıkıntı veren şey. Uğursuz.
Diğer İnkılâp Tarihi ve Atatürkçülük Terimleri
Terimler Sözlüğü Ana Sayfa
Açıklamalı İnkılâp Tarihi ve Atatürkçülük Terimleri Sözlüğü