Belli zamanlarda ve genellikle küçük yerleşim birimlerinde kurulan, sergi niteliğini de taşıyan büyük pazar.
Bir kubbeyi taşıyan kemerler ile kubbe kaidesinin arasını kapatan ve kare bir plandan kubbenin dairesel kaidesine geçmesini sağlayan küresel üçgen veya dingi. Kubbe ile pandantif arasına çoğu kez bir kasnak girer.
Dekor ya da resim yapmak için kullanılan etrafı çerçeveli düz yüzeyler. Üzerine tanıtma ya da açıklama kâğıtları tutturulmak üzere hazırlanmış olan levha. Mimarlıkta ve dekorasyonda çevresi silmeli bir çerçeveyle sınırlanmış yüzeylere verilen ad.
1- Bir doğal ya da kentsel manzarayı ufka kadar uzanan ve çok geniş bir bakış açısıyla betimleyen resim.
2- Büyük boyutlu panoramaları sergilemek amacıyla inşa edilmiş yapı türü. Silindir biçiminde olan ve ışığı üstten alan bu yapılarda, resim tüm düşey yüzeyleri kesiksiz olarak kaplar ve silindirin tabanında bulunan yükseltilmiş bir platformdan seyredilirdi. Bu türden ilk gösteri 1799'da Paris'te R. Fulton tarafından yapılmış, sonraları, 19. yüzyıl boyunca tüm Avrupa kentlerinde yaygınlaşmıştı. Panorama yapılarında genellikle doğal görüntüler ve savaş sahneleri sergilenirdi.
Açıklamalarıyla 1044 Sanat Terimi
Eski Mısırlıların bu bitkinin saplarından yaptıkları, üzerine yazı yazdıkları kâğıt.
Çelişki. 3.felsefe Düşünceler arasında tartışmaya açık, kesin bir yargı içermeyen karşıtlık.
Ciddi olduğu varsayılan bir yapıtın bir bölümünü ya da tümünü koşutlukları koruyarak alaya alan, biçimini bozmadan ona bambaşka bir içerik vererek, özle biçim arasındaki bu karşıtlıktan gülünç ve eleştirel etkiyi var eden oyun biçimi.
Klasik Yunan mimarisinde Athena Parthenon adına yapılmış Akropol'deki bir tapınak.
Resimde renklerin birbirlerine olan geçişleri.
Ortası boş olarak, çerçeve şeklinde kesilmiş mukavva ya da kartonlara denir. Bunlar resim fotoğraf ve yazıların çevresine geçirilerek, resim çerçevesi ile resim arasında bir boşluk meydana getirir. Paspartular resme daha rahat bakma ve küçük bir resme büyük bir çerçeve takma kolaylığı sağlar.
En az miktarda zamk kullanılarak çubuk haline getirilmiş boya maddesi.
Direk bir kopya olmayan, ama başka bir sanat eserinden ödünç alınan tarz ve elemanlar kullanılarak yapılan sanat eseri.
Kırsal alanlarda geçen, çoban yaşamını tasvir eden sanat eserlerini tanımlamak için kullanılan terim.
Bir nesnenin ya da yapının zamanla yüzeyinde oluşan renk, kir ve pas tabakası
1. Bir duvarı tutmak, yıkılmasını önlemek için yanlamasına dayatılan destek.
2. Bir babanın ya da direğin üzerine konan kiriş ya da aşığı alt yanlardan beslemek için direkten ya da babadan, aşık ya da kirişe verevlemesine konulan destek.
Örülerek meydana getirilmiş kare, dikdörtgen ya da daire kesitli tek taşıyıcı, ayak. Yapılarda kullanılan taşıyıcı destek.
Yağlıboya tablo anlamında kullanılır. Kökeni Fransızcadır. Boyama. Boya resim sanatı. (Painting)
Her türlü pürüzlü yüzeyi düzgünleştirme, parlatma işlemi.
Perdah tekniği çini ve seramik alanında bir sır üstü çalışmasıdır. Kap istenen renkte sırla sırlanıp fırınlandıktan sonra perdah adı verilen madde ile istenen örnekler yapılır ve az hararetli, dumanlı bir fırında tekrar fırınlanır. Bu fırınlamadan sonra, kap madeni bir parlaklık kazanır.
Başarım.
Diğer Sanat Terimleri
Terimler Sözlüğü Ana Sayfa
Açıklamalı Sanat Terimleri Sözlüğü