Güncel Tasavvufi-Tasavvuf terimleri sözlüğümüzde Üç Aylar terimi ile ilgili, kısa açıklayıcı bilgiler aşağıda gösterilmektedir. Üç Aylar nedir? Üç Aylar ne demek? Üç Aylar hakkında kısa bilgi gibi içerik arayışınıza cevap olabilecek kısa bilgiler sayfamızda yer almaktadır.
Üç Aylar Terimi Hakkında Bilgiler
Tasavvufi-Tasavvuf Terimi Olarak Üç Aylar:
Hicrî takvimdeki Receb, Şa'ban ve Ramazan ayları için kullanılan bir tâbir. Bu aylarda oruç tutmak âdeti yaygındır. Bu üç ayın içinde, bazı mübarek geceler vardır. Üç aylar gelince medreseler tatile girer, mollalar, yıllık maddî ihtiyaçlarını temin etmek üzere, memleketin dört bir yanına dağılırlar, gittikleri yerlerde va'z ederler, namaz kıldırırlar ve Kur'ân-ı Kerim okurlardı. Halk sadaka ve zekâtlarını bu mollalara vererek, senelik giderleri hususunda onlara yardımcı olurlardı. Mollaların yaptığı bu işe, "cerre çıkmak" adı verilirdi.
Tarih Terimi Olarak Üç Aylar:
Kutsal Ramazan ayı ile ondan önce gelen iki ay: Recep, Şaban, Ramazan ayları.
Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Terimi Olarak Üç Aylar:
Dinimize göre Mevlid gecesi hariç diğer mübarek geceleri içinde bulunduran aylar. Bunlar ardarda gelen Recep, Şaban ve Ramazan aylarıdır.
Benzer Tasavvufi-Tasavvuf Terimleri
Üfürükçü: Nefes etmek, nüsha (muska) yazmak, fala bakmak, cin ve peri çarpmalarına, yılan sokmalarına, her türlü hastalıklara karşı ilaç vermek suretiyle, saf insanları dolandırmayı meslek edinen kişilere üfürükçü denir.
Ülfet: Arapça, kaynaşma, yakınlık, ısınma gibi anlamları olan bir kelime. İyi geçinmek; anlaşmazlığa düşmeden, herkesle güzel geçinmek.
Sıdk: Arapça, doğruluk demektir. Sır ve aleniyyenin (içte olanla, dışta olanın) eşit olması. "Olduğun gibi görün veya göründüğün gibi ol" vecizesinde anlatılmak istenen husus, Mü'minin imanında sıdkı kadar, kâfirin de küfürde sıdkı, şahsiyetteki dengenin göstergesidir. Sâlikin söz ve işinde sıdkı ön planda tutmayı alışkanlık hâline getirmesi ve bu hâlini devam ettirmesi, onu sıddıklar zümresine dâhil eder.
Fakîr: Arapça, mala ihtiyacı olan kişi demektir. Fakir, fena fillâh makamındadır. Kişinin kendinde gördüğü her şeyi, kendine değil, Allah'a ait ve Allah tarafından olduğunu bilmesi ve bu bilinci kuvvetle taşır hâle gelmesidir. Bu mertebeye "Fena Fillâh" denir.
Rabıta: Arapça, bağlayan, rapteden demektir. Tasavvufi olarak, müridin zihnî planda, tefekkür ve hayal gücünü kullanarak mürşidiyle "beraberlik" halinde olmasını ifade eder. Ruhî terbiye için, bu mânâ beraberliğine ihtiyaç olduğu kaydedilir.
Terimler Sözlüğü Ana Sayfa
Online Tasavvufi-Tasavvuf Terimleri Sözlüğü