sürüklemek kelimesinin mecaz anlamı

sürüklemek kelimesinin mecaz anlamı:
1. İstekli olmayan birini bir yere götürmek, getirmek.

2. Bir kimseyi, bir işi yapmaya zorlamak.

3. Kötü bir duruma, sona doğru götürmek.

4. İlgi uyandırarak bırakamayacak duruma getirmek, çok ilgilendirmek.

İstediğiniz Kelimenin Mecaz Anlamını Arayın

Sözcüklerin cümle, dize veya deyim içine girdiklerinde, gerçek anlamlarından tamamen sıyrılarak başka bir sözcük ya da kavram yerine kullanılmasıyla kazandığı anlama mecaz (değişmece) anlam denir. Mecaz anlam, Sözcüğün sürekli olmayan, kullanım içinde geçici olarak üstlendiği anlamdır.

Bu sözlük çalışması Türk Dil Kurumunun (TDK) en son değişikliklerine uygun olarak düzenlenmiştir.

ters kelimesinin mecaz anlamı 1. Uygun olmayan, elverişsiz, münasebetsiz. 2. Gönül ve cesaret kırıcı, huysuz, sert. 3. Bir şeyin aksi, karşıtı.

yağmur kelimesinin mecaz anlamı 1. Üst üste ve çokça şey gelmek. 2. Çok ve sık düşen, sık gelen şey. 3. Çokluk, bolluk.

akşam güneşi kelimesinin mecaz anlamı Ömür sonu.

sirayet etmek kelimesinin mecaz anlamı Yayılmak, dağılmak.

kuşak kelimesinin mecaz anlamı Aynı çağda yaşayanların tümü, nesil, göbek, batın.

saptamak kelimesinin mecaz anlamı 1. Bir şeyin belli bir zamandaki durumunu, niteliğini, niceliğini gözleyip onun üzerine kesin bilgi edinmek, tespit etmek. 2. Kesinlikle belirgin kılmak.

kayıt kelimesinin mecaz anlamı 1. Sınırlama, hareketlerini çerçeveleme. 2. Şart, koşul.

çelmek kelimesinin mecaz anlamı 1. Kendi yanına çekmek, beğenisini, sevgisini kazanmak. 2. Düşünce ve davranış birbirini tutmamak, birbirine ters düşmek.

beşaret kelimesinin mecaz anlamı Çok çirkin ve biçimsiz şey.

balıklama kelimesinin mecaz anlamı Bir işe, bir duruma, bir harekete sonucunun ne olacağını düşünmeden girişerek.

kerte kelimesinin mecaz anlamı Derece, radde.

sulu kelimesinin mecaz anlamı Yavan şakalar yapan, ciddiyetsiz.

kavramak kelimesinin mecaz anlamı Her yönünü anlamak, iyice anlamak, tam anlamak.

taramak kelimesinin mecaz anlamı Derleme ve araştırma yapmak için bir yayını özenle gözden geçirmek.

aslan kelimesinin mecaz anlamı Gürbüz, cesur ve yiğit adam.

kışkışlamak kelimesinin mecaz anlamı Uzaklaştırmak.

şimşek kelimesinin mecaz anlamı Parıltı.

bakmak kelimesinin mecaz anlamı 1. Beslemek, geçindirmek. 2. Gözetlemek, ilgilenmek. 3. Anlamak, farkına varmak.

çıplak kelimesinin mecaz anlamı 1. Yoksul (kimse). 2. Yalın, süssüz.

oturaklı kelimesinin mecaz anlamı Saygı uyandıran, ağırbaşlı (kimse).

yuvarlanmak kelimesinin mecaz anlamı Umulmadığı halde ölmek.

yaldızlamak kelimesinin mecaz anlamı Bir işin üstünkörü yapıldığını gizlemek için onu değersiz süslerle süslemek.

zincir kelimesinin mecaz anlamı Art arda sıralanmış şeyler.

kâfir kelimesinin mecaz anlamı 1. Acımasız, zalim. 2. Sevilen birine takılma, sitem yollu kullanılır.

iğrenmek kelimesinin mecaz anlamı Aşağılık, bayağı bulmak, tiksinmek.

mal kelimesinin mecaz anlamı Bayağı, aşağılık kimse.

dinamitlemek kelimesinin mecaz anlamı Bir girişimi, bir kuruluşu engelleyici, yıkıcı davranışta bulunmak.

ısıtmak kelimesinin mecaz anlamı Çekici, olumlu, hoş bir duruma getirmek.

bilinç kelimesinin mecaz anlamı Temel bilgi, temel görüş.

korkuluk kelimesinin mecaz anlamı Kendisine verilen işi yapmayan veya ancak yer doldurmaya yarayan kimse veya topluluk.

Mecaz Anlamlı Kelimeler Sözlüğü