Online Genel Türkçe Terimleri Sözlüğü

Ismarlamak:1. İlgili kişiden bir şeyin yapılmasını, alınmasını, getirilmesini istemek, sipariş etmek. "Ben de

Istırap:1. Acı, üzüntü, sıkıntı, keder.

İçtima:Askerlerin silahlı ve donatılmış olarak toplanmaları. Toplanma, toplantı.

İdadi:Fakülte

İdeal:Ülkü, mefkûre. Düşüncenin tasarlayabileceği bütün üstün nitelikleri kendinde toplayan.

İffet:1- Ahlak kurallarına bağlılık. 2- Namus.

İhtiras:Aşırı, güçlü istek

İlarya:Gümüş balığının küçüğü.

İletişim:1- Duygu, düşünce veya bilgilerin akla gelebilecek her türlü yolla başkalarına aktarılması, bildiri

İlham:Esin. Allah'ın Peygamberlerin yüreğine doldurduğu manevi âleme özgü duygu ve düşünceler.

İnovasyon:Farklı ve yeni fikirler geliştirmek ve bunları uygulamak. İşleyen fakat belirli sorunlar barındıran

İnsan:Toplum hâlinde bir kültür çevresinde yaşayan, düşünme ve konuşma yeteneği olan, evreni bütün olarak

İnternet:Çok sayıda bilgisayarın birbirine bağlanarak oluşturdukları binlerce bilgisayar ağının bir araya gel

İntiba:İzlenim.

İrfan:1. Bilme, anlama. 2. Gerçeği sezme, kavrama gücü. 3. Dini gerçek ve sırlan biliş. 4. Kültür.

İsra:Yürütmek, göndermek, gece seferi yapmak, Hz. Peygamber (sav)'in bir gece Allah tarafından Mekke'den

İşkence:Herhangi bir nedenle bir kimseye maddi ve manevi olarak yapılan aşırı eziyet.

İşlev:1- Bir nesne veya bir kimsenin gördüğü iş, iş görme yetisi, görev, fonksiyon. 2- Bir yapının ger

Kabile:Boy, klan.

Kaftan:Çoğu kumaştan yapılan bir çeşit uzun üst giysisi, hilat.

Kalakalmak:1. Bir şey veya durum karşısında şaşırmak. "Düğünde gelinle damat kavga edince hepimiz kalakaldık."

Kanal:1- Bazı bölgeleri sulamak, kurutmak amacıyla veya gemilerin işlemesine elverişli, insan eliyle açılm

Kapsamlı:Kapsamı olan, kapsamı geniş olan, şümullü.

Kargı:Gövdesi beş altı metre yüksekliğe erişebilen çok yıllık bir bitki. Kamış, saz.

Katıksız:1- Katığı olmayan, yavan. 2- Yabancı bir şeyle karışmamış. 3- Belli bir yerden, belli bir s

Kavram:Bir nesnenin zihindeki genel tasarımı.

Kayak:Kar üzerinde kayarak gitmeye yarayan aygıta kayak denir. Kayak kullanılarak yapılan spora da kayak s

Kayıkhane:Kayıkların çekildiği, korunduğu üstü örtülü yer.

Kem:Noksan, eksik. Kötü, fena (göz, söz vb.)

Kerpiç:Duvar örmekte kullanılmak için kalıplara dökülüp güneşte kurutulmuş saman ve balçık karışımı ilkel t

DİĞER SAYFALAR:

Genel Türkçe Terimleri Sözlüğünde Kayıtlı Terim: 377

Terimler Sözlüğü Ana Sayfa