İstihdam kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

İstihdam kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: İşlendirme

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Araç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alet, Anahtar, Kayıt, Taşıt, Vasıta

Südremek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sarhoş Olmak, Esrimek

Sürekli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Daima, Daimi, Daimî, Devamlı, Durmadan, Kalıcı, Temelli

Agnostik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilinemezci

Spikerlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Konuşmanlık

Teist kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tanrıcı

Muhabir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Salıkman, Bildirmen, Aytar, Haberci

Asar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yapıtlar, Yapılar, Eserler

Rahmetlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Merhum

Müteahhit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüklenici, Bağıtçı, Üstlenici, Üstenci

Mavra kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Palavra

Püskül kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saçak

Turfa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eski, Nadir

Papatya kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çobanyastığı

Külot kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Don

Ehlileşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Evcilleşmek, Uysallaşmak

Kuldur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çapulcu, Eşkıya, Harami, Haydut, Şaki

İşve kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cilve, Eda, Naz, Kırıtma

Bozgunculuk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ordu Bozanlık, Fesatçılık, Fitnecilik

Üretim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstihsal, Kuruluş

Aşağılık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Adi, Alçak, Bayağı, Pespaye, Rezil, Süfli, Değersiz

Müsrif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Savurgan, İsrafçı, Tutumsuz, Saypacı

Ortakça kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ortaklaşa

Benefşe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Menekşe

Sarmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Boğmak, Bürümek, Çekmek, Çevirmek, Dolamak, Hücum Etmek, İhata Etmek, Kaplamak, Kucaklamak, Kuşatmak, Örtmek, Saldırmak, Tutmak

Seyretme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Temaşa

Tertemiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çok Temiz, Arı sili, Pirüpak, Pırıl Pırıl

Amale kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşçi

Antipati kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sevmezlik, Soğukluk, İticilik, Sevimsizlik

İlaç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çare, Merhem, Em, Deva, Derman, Ot, Önlem

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü