Aktarılma kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Aktarılma kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Devir

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Bükmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıvırmak, Eğirmek, Katlamak, Yapmak, Eğmek

Küflü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Köhne

Yönlendirilebilen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güdümlü

kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Adam, Aile, Arkadaş, Avrat, Bayan, Benzer, Bey, Bir, Ehil, Emsal, Er Avrat, Familya, Hanım, Harem, Hatun, Karı, Kişi, Koca, Koşa, Kuma, Ortak, Tay, Yoldaş, Benzeri, Hayat Arkadaşı, Refik, Refika, Etene

Keskin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acı, Kırıcı, Kuvvetli, Sert, Zampara

Amma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ama

Tasavvuf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gizemselcilik, Sufilik

Sevda kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sevgi, Aşk, İstek, Heves

Kaskatı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acımasız

Sempati kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sevimlilik, Sıcaklık, Cana Yakınlık, Sıcakkanlılık, Sevgiye Anıklık, Duygudaşlık

Antiparantez kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Antiparantez değil, doğrusu; Antrparantez: Ayrıca, Ayraçta, Söz Arasında, Sırası Gelmişken, Söz Açılmışken, Akla Gelmişken, Konuyla İlgisi Olmaksızın

Çarpık Çurpuk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğri Büğrü

Üşenme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gevşeklik, Tembellik

Vukuat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Olaylar, Ahvalat, Hadise, Olanlar, Olgular

Acmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acıkmak

Mutasarrıf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kullanıma

Evirme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akis

Yumuşak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hafif, Hoş, Müsamahakâr, Sessiz, Tatlı, Uysal

Cezve kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kahvedan, Kahvedanlık

Ketum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağzı Sıkı, Sırlı, Ağzı Pek

Öçürge kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozan, Silgi

Balçık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çamur, Kil

Telin Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lanetlemek

Öğüt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ders, Nasihat

Sterilizasyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arıtma

Almanak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yıllık

Matbu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Basılı

Genç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Jön, Civan, Körpe, Taze, Yaş, Dinç, Toy

Derecede kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kadar

Kaside kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Samav

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü