Pırasa kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Pırasa kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Sebze Nevi

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Tike kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dilim, Lokma, Parça, Cüz

Gücenik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Küskün

Bilvasıta kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dolaylı, Araçlı, Araçla, Dolayısıyla

Otoş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Trafik Magandası

Diriğ Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Esirgemek

Silindir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kubur, Yuvak

Mülteci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sığınmacı, Sığınık, Sığınan

Gülümseme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tebessüm

Prim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mükâfat, Kesenek, Ödül

Çatışık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çelişik, Mütenakız

Atışma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Münakaşa, Tartışma, Kavga

Biriktirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Toplamak, Tutmak, Yığmak

Uçuk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uçmuş, Solmuş, Hafif, Kabarcık, Soluk, Solgun

Darmadağın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Berbat, Tarumar

Toht kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tasma

Alarmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kızarmak

Zekâ kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akıl Yürütme, Anlak, Dirayet, Zeyreklik, Feraset, Kafa

Hissetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Duyumsamak, Sezinlemek, Anlamak, Duymak, Paykamak, Sezmek, Taşımak, Tatmak, Yaşamak

Bilavasıta kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğrudan, Araçsız, Doğrudan Doğruya

Fâni kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ölümlü

Pedal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayaklık, Ayakçak

Kararlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzenli, Azimli, Ölçülü

Yüreklilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cüret, Güven, Yürek

Umur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Önem, Aldırış Etme, Önem Verme, İşler

Veçhe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Semt, Taraf, Yön

Bahsetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Konuşmak, Söz Söylemek, Söz Etmek, Temas Etmek

İham kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İma, Telmih

Melahatli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şirin

Kaşe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Damga, Mühür

Naif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saf

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü