Kemik boşluklarını dolduran, yumuşak, damardan zengin doku. İlik; yağ, su, alyuvarlar ve akyuvarlar ihtivâ eder. Bâzı kemiklerde ise tamâmına yakını yağdan meydana gelen "sarı ilik" bulunur. "Kırmızı kemik iliği", kan hücrelerinin yapımında görevlidir.
Ana karnındaki hayatta, kan yapımı üç ana yerde gerçekleşir. Bunlar karaciğer, dalak ve kemik iliğidir. Doğumdan sonraki birkaç ay içinde karaciğer ve dalaktaki kan yapımı azalarak durur. Bundan sonra kan hücrelerinin yapımını tamamıyle kemik iliği üstlenir.
İlerleyen yıllarla birlikte kemik iliğinin miktarında bir azalma olur. Erişkin bir kişide fonksiyon gören kırmızı kemik iliği uzun kemiklerin uçlarında ve kalça kemiği, göğüs kemiği, kafa kemikleri gibi yassı kemiklerin süngersi dokusu içinde bulunur.
Sarı ilik uzun kemiklerin boşluklarında bulunur. İlerleyen yaşla berâber miktarı artar. Kan kanserlerinde (lösemilerde) habis karakter kazanmış kan hücreleri sarı iliği de işgal ederek orada ürerler. Böylece ilik kırmızı ilik görünüşü kazanır.
Kırmızı kemik iliği insan vücudunun hacim olarak % 3,5-6'sını teşkil eder. Sâniyede yaklaşık 2.5 milyon alyuvar ve 50 bin civârında akyuvar kemik iliğinden kana verilir. Mecburiyet karşısında (hastalıklar, kan kaybı, oksijeni az havada yaşama) ilikte normalin 6-8 misli alyuvar üretilebilmektedir.
Bir mikroskop altında incelendiğinde ilikte çeşitli hücreler ayırt edilebilir. "Eritroblast"lar kırmızı kan hücrelerinin gelişmekte olan ön hücreleridir. Bunlar çeşitli safhalardan geçerler ve en sonunda nüvelerini (çekirdeklerini) kaybederek alyuvar hâline gelirler. "Megakaryositler" çok çekirdekli dev hücreler olup, kandaki trombositleri yaparlar. Kezâ Miyeloblastlar ise kandaki lökositlerin (akyuvarların) ana hücrelerini teşkil ederler.
Son yıllarda bütün kemik iliği hücrelerinin bir çeşit "ana hücre"den meydana geldiği ortaya çıkarılmıştır. Bu ana hücrelerden akyuvarları ve alyuvarları yapacak ön hücreler meydana gelir. Bunların gelişmesi ve üremesi ile de kan hücreleri ortaya çıkar.
Bâzı kan kanseri veya kansızlık çeşitlerinde kemik iliği nakli yapılabilmekte ve tedâvi edici olmaktadır
Kemik iliği nakli / Kök hücre transplantasyonu
İnsan organizmasında kan yapımından sorumlu hücreler kemik iliğindeki kök hücrelerdir. Bu son derece özel fonksiyonlara sahip hücrelerin nakline genel olarak “kemik iliği nakli” veya “kök hücre transplantasyonu” denir. Kemik iliği nakli, hastanın kendi kök hücrelerinden yapılırsa buna “otolog nakil”, aile üyeleri veya akraba dışı doku uyumu olan vericilerden yapılırsa “allojenik nakil” ismi verilir. Kemik iliği naklinde esnasında nakledilen, kanın kök hücresidir.
Kök hücre, geçmiş yıllarda doğrudan ve ameliyathane koşullarında özel iğneler kullanılarak kemik iliğinden toplanmaktaydı. Ancak günümüzde bu yönteme çok nadiren başvurulmaktadır. Son yıllarda daha çok özel bir ilaç ile kök hücrelerin kemik iliğinden kana geçmeleri sağlanmakta ve hücreler “aferez” denilen bir yöntemle toplanmaktadır. Bu yöntem hiçbir cerrahi girişim gerektirmemektedir. Kemik iliğinin nakli işlemi de cerrahi bir işlem gerektirmemektedir İlik damar yolu ile hastaya verilmekte, kemik iliği hücreleri biyolojik özellikleri ile kemik iliğini kendileri bulup yerleşmekte ve kan yapımını başlatmaktadır. İlik naklinin asıl zorluğu, ilik yeni yerinde fonksiyonlarını kazanırken, hastanın takibinin iyi yapılmasıdır. Bu kritik dönemde kırmızı ve beyaz kan hücreleri, pıhtılaşmadan sorumlu trombositler yapılamamaktadır. Dolayısıyla bu dönem kansızlık, enfeksiyon ve kanama gibi komplikasyonların olabileceği bir dönemdir. Bu dönemde oluşabilecek enfeksiyonlar, kanama gibi istenmeyen durumların tedavisi ile iliğin reddi veya yeni iliğin neden olduğu hastalıkların engellenebilmesi önemlidir.
Kemik iliği naklinde başarı, teknik alt yapı ve mikroplardan izolasyonun çok iyi olması, yoğun bakım gibi bölümlerin organ nakli ve beraberinde ortaya çıkabilecek komplikasyonlara gerekli müdahaleyi verebilmesi, disiplinler arası uyum, işbirliği ve ekip deneyimi gibi şartlar bir araya geldiğinde elde edilmektedir.
Kök hücre nakli yapılması gerekli olabilecek durumlar
Başta ve en sık olarak Multipl Miyelom ve Lenfoma gibi kan ve lenf bezi hastalıkları
Akut lösemiler, daha az sıklıkta kronik lösemiler
Yeterli çalışmayan, kötü çalışan kemik iliğin yerine sağlam kök hücrelerin nakledilmesi (Kemik iliği yetmezliği, aplastik anemi, yaşlılarda görülen bir çeşit kemik iliği yetmezliği olan MDS gibi hastalıklar ve benzeri durumlar).
memorial