MEDDAH - GELENEKSEL TÜRK TİYATROSU
Meddah, hikâye anlatıcısı demektir. Meddahlık, hikâye anlatma ve taklit yapma sanatıdır. Sahne, dekor, elbiseler bir tek sanatkâr (meddah) için ayarlanır. Basit ve sade bir temaşadır. Bu temaşanın sanatkârı olan meddah, bir sandalyeye oturarak dinleyicilerine hikâye anlatır. Bu hikâyelerin bazıları anonim; bazıları da yazarları belli eserlerdir. Günlük hayat hadiseleri, masallar, destanlar, hikâye ve efsaneler meddahın konusudur.
Meddahın zekâsı, hafızası, dil, ses, jest ve mimik taklidi birbirlerine bağlı olarak anlatımda kendini gösterir. Meddah, hikâyesinin kahramanlarını kendi muhitlerinin dilleri ile konuşturan insandır. Bu konuşmaları arka arkaya, hata yapmadan ve zaman kaybetmeksizin yürütme kabiliyetine sahiptir. Meddahın aksesuarını bir mendil ile bir sopa-baston teşkil eder. Elindeki mendil, sesini değiştirip, çeşitli konuşmaları taklit edebilmek için ağzına istediği şekli vermekte kullanılır. Kısa sopası, kapı çalma veya sert vuruşları ifade için lüzumludur.
Meddah, hikâyenin sonunda sürç-i lisanından ötürü af diler ve başka bir gün daha güzel hikâyeler anlatacağını vaat eder.
Okumanın gelişmediği ve dinlenmenin makbul sayıldığı zamanlarda Osmanlı sarayında, şehirlerde, kasabalarda ramazan gecelerinde, sünnet düğünlerinde, kahvehanelerde Türk halkından alaka ve itibar gören meddah, 15. yüzyıldan zamanımıza kadar birçok sanatkârlar yetiştirmiştir.
Meddah Geleneksel Türk Tiyatrosu genel özellikleri hakkında bilgi