Cehalet Başa Bela
Okumadan olmuyor
Cehalet başa bela
Kalemle de dolmuyor
Cehalet başa bela
Diploması tasdikli
Aracı dört lastikli
Gittiği yol gedikli
Cehalet başa bela
Haberi yok yazandan
Ayran içer kazandan
Hakk korusun azandan
Cehalet başa bela
Dört söyleyip bir dinler
Destekçisi yeminler
Yetişin ey emînler!
Cehalet başa bela
Beceremez kıskanır
Cihanı sersem sanır
Yorulur da usanır
Cehalet başa bela
Erdim sanır kemale
Kalb şaşırır bu hale
Cüsse değil merhale
Cehalet başa bela
Düstur eyle görgüyü
Kalpten kaldır sürgüyü
Kov gitsin ön yargıyı
Cehalet başa bela
Ali Rıza Malkoç 04/01/2009 Bursa
Ali Rıza MALKOÇ Şiirleri
Henüz Yorum Yazılmamış.
İlk Yorumu Siz Yazabilirsiniz.
Aynadaki Derinlik
Herkesin görülmez bir yüzü vardır
Gökyüzünde asılı aya benzer
Bir metreyi, yüz bir metre gösterir
Sahte derinlikler, aynaya benzer
Güçlü güç katıyor, mevcut gücüne
Mazlumunsa, hep gidiyor gücüne
Sanma değer ekler, sanal güç, üne
Sahte derinlikler, aynaya benzer
Ayak verdim, hayıra haseneta
Kelimeler, ders verir bu sanata
Süvari olmuşlar, devrilmiş ata
Sahte derinlikler, aynaya benzer
Lakırdı, gürültü, kaba ses ile
Mânasız, mesnetsiz, hebâ ses ile
Odunsuz yanar mı, soba ses ile ?
Sahte derinlikler, aynaya benzer
Kaymağın öz rengi, benzer sütüne
Bu ahenk mirastır, bugüne düne
isterse ulaşsın, gölgen dört yöne
Sahte derinlikler, aynaya benzer
Civcive varmayan, yumurta çürür
Hedefsiz akan su, toprak göçürür
Zirveleşir sanma, çukura yürür
Sahte derinlikler, aynaya benzer
Ali Rıza MALKOÇ Bursa 11/12/2010
Ayak vermek: Halk şiiri âşık atışmalarında, ilk kıta ile şiirin, ölçü, redif,uyak, duraklarını belirlemek
Hasenat : Yararlı, iyi, güzel işler.
Hebâ : Hiçbir işe yaramadan yok olma, boşa gitme.
Süvari : Atlı, ata yön veren
Ali Rıza MALKOÇ
İnsan Var İnsancık Var
Seyreyler kâinatı
İnsan var, insancık var
Bakışında sanatı
İnsan var, insancık var
Zerreden yaratılmış
Enaniyet katılmış
Ünvanla parlatılmış
İnsan var, insancık var
Yutar her daim gâmı
Cennettedir makamı
Ders eylemiş ahkâmı
İnsan var, insancık var
Kimisi sever sisi
Kim hürmet dilencisi
Gönüllerin incisi
İnsan var, insancık var
Esintisi öteden
Çağrısı kaç kıtadan
İlham almış atadan
İnsan var, insancık var
Veren el iz bırakır
Altına döner bakır
Sermayesi tam takır
İnsan var, insancık var
Her ân ikram-ı Hüda
Ömür geçer beyhude
Hak kapısında geda
İnsan var, insancık var
Sözü hassas terazi
Toprak tohumdan razı
Esir almış marazı
İnsan var, insancık var
Ali Rıza Malkoç 30/11/2008 Bursa
Enaniyet: Bencillik, benlik
Ahkâm : Hükümler
Hüda : Yaratan, Hakk
Maraz : Hastalık, zorluklar, engel
Ali Rıza MALKOÇ
Vasiyetname (3)
Ey oğul ! atandan, al öğütünü
Gördüğün dost bilme, dara düşmeden
Kimse kara bilmez, ayran –sütünü
Sırtım sağlam sanma, zora düşmeden
Virüs girmiş, muhabbettin bağına
Leke sürmüş, altın neslin çağına
Yorgun düştük, gönüller otağına
Her kayan yıldıza, fire düşmeden
Adamın da posası var hatırla
Anlatamam meramımı satırla
Variyeti ha kamyonla, ha tırla
Temkinli ol, özü nar’a düşmeden
Raf ömrü tükenmiş, kof kafalarla
Gübresi çok amma, bakımsız tarla
Günahını taşıyamaz katarla
Düzeltme hakkı ver, süre düşmeden
Masum masum gizli, akıyor seller
Yürek yaralıyor, bu necis haller
Tefekkürün önündeki engeller;
Kalkmalı, gönüller kor’a düşmeden
Kainat’ın aynası ve mayası
Gönlümüzün nuru, kalbin ziyası
İnsanlığın, ortaklaşa hülyası
Kabul görsün artık, yere düşmeden
Karlı dağlar, kar mı ağlar her zaman?
Güneş vurur, canlanır gök-yer-zaman
Tomurcuklar, yeşerirler bir zaman
Yeter ki sâfi kal, kire düşmeden
Ali Rıza MALKOÇ 20/11/2011 Samsun
Posa :Faydalı tarafı alınmış atık, tortu, çökelti
Meram: İstek, amaç, gaye, maksat
Variyet: Varlık, zenginlik.
Katar : Tren
Fire : eksik, noksan, Bir iş yapılırken çıkan artık parça
Necis : Pis, kirli, temiz olmayan
Hülya: tatlı düş, hayal
Ali Rıza MALKOÇ