Eğitim Sitesi

Sen De Bir Kulsun Şiiri

Sen De Bir Kulsun

Senin kaşlarınla, senin gözünle

Vurulan da bir kul, sen de bir kulsun.

Senin izanınla, senin sözünle

Darılan da bir kul, sen de bir kulsun.



Senin endamına, senin nazınla

Senin şiirine, senin yazınla

Senin ikiyüzlü körpe kuzunla!

Sarılan da bir kul, sen de bir kulsun.



Senin bu işveli nazın yüzünden

Kadir bilmez fodul sözün yüzünden

Hiç gülmeyen ablak yüzün yüzünden

Yorulan da bir kul, sen de bir kulsun.



Kendini beğenir keşiği sürmez

Aklın havalarda beşiği örmez

Gözün hep yukarda eşiği görmez

Durulan da bir kul, sen de bir kulsun.



Kimse taş üstüne tohum ekemez

Söz ki taştan ağır, filler çekemez

Hırslı gözler bir damla yaş dökemez

Kırılan da bir kul, sen de bir kulsun.



Keşik: Sıra

Zülfikar Yapar Kaleli

Zülfikar Yapar KALELİ Şiirleri

  

Henüz Yorum Yazılmamış.
İlk Yorumu Siz Yazabilirsiniz.

Benzer Zülfikar Yapar KALELİ Şiirleri:

Gidersin

Muhannettir benim sohbetim sözüm.

Söylerim kırılır çeker gidersin.

Sanma ki sabırlı, yumuşak yüzüm

Gönlüne gam keder eker gidersin



Hoyrat bakışımla gelirsin dize.

Kışlık tohumunu ekersin güze.

Baharı ne yaptın deyince size.

Kaşını bir yana yıkar gidersin



Bir tespit yaparım alınma hemen.

İşte Bağdat şurda, şurada Yemen.

Yola çıkmamışsın gözlersin emen

Sözü boğazına tıkar gidersin



Sözü kızıştırıp ölçüden çıkar.

Yazarım diyerek çevrene bakar.

Boğaz düğümlenir, yaşların akar.

Gözünü yamaca diker gidersin.



Amirin çağırır eşin çağırır.

Ahbabın çağırır işin çağırır.

Beni de sadece düşün çağırır

Uyku baskın düşer akar gidersin.



Ne çok yakın oldun tutunabildin

Ne çok uzak oldun unutabildin

Ne bir soru sordun ne cevap bildin

Yükün yükten ağır çöker gidersin



Irmak olup ovaları süsle gel

Bir şiiri sabır ile besle gel

Unutmadan beni dahi sesle gel

Derdin Kaleliye döker gidersin



NOT: Bu şiir bir sohbetin bir yanıdır.

Zülfikar Yapar Kaleli


Zülfikar Yapar KALELİ

Yıldızlama

Yarda seyrek sakal, yerde karınca

Derlemiş, denk etmiş azın azını

Tavukta hasretlik göğe varınca

Örselemiş keloğlanın kazını



Saksağana akıl verir kel karga

Saksofon methiye düzerken orga

Ayak basmayınca beyler. Kadırga

Ot bürümüş, ıtır örtmüş yüzünü



Kedi palazlanmış haram süt ile

Çakal yoldaş olmuş uyuz it ile

Kavgası var pirelerin bit ile

Kene var ki unutturmuş izini



Göle dadanınca ördek kaçığı

Karabataklarda döşün pöçüğü

Dikten dalar boynuzlunun küçüğü

Manda çalar aygır atın sazını



Cılız oğlak karıştırmış yuvayı

Akbabalar mesken tutmuş ovayı

Bu sene gömüye girmemiş ayı.

Tilki tutmaz olmuş han’ın sözünü



Semaya yükselir tül ince ince

Örümcek mahirce ağı örünce

Şivan düşer akreplere görünce

Yanılır, iğneler kendi dizini.



İtler ürer, keyfi olur kurtların

Yola çıksa ardı gelir dertlerin

Nefesi kesilir iki cırtların.

Üzerinde yırtar kaputbezini



Göğü kuzgunların göçü bürümüş

İzan sarp, yol yalın, yaya yürümüş

Harami kurtların içi çürümüş

Unutmuşlar haysiyetin yazını



Kartallar kargaya ömrünü sormuş

“Bu akıl işidir” cevabı almış

Altta köstebeği görünce dalmış

Kargaya vakfetmiş yürek közünü.



Martılar hamsiye hücum edende

Uykulu ayılar homurdar inde

Derler ki; “siper al, bir yere sin de.

Bir hamlede çıkar çaylak gözünü”



Kuyruğuna girmiş sivrisinekler

Bir tekmede sütü döker inekler

Bağımıza bağban olmuş dönekler

Yellozlar da çeker olmuş nazını



Çöplüğün arkası olunca yokuş

Çınarın dibine tuz döker baykuş

Haramzadeler ki, haremi alkış

Duyar hayat bulur, yazar tezini



Tazılar beğenmez körpe etini

Çullukçular arka tutar çetini!

Denilmedi daha sözün bütünü

İşte, söz yitirmiş sözün özünü



Zülfikar Yapar Kaleli

Zülfikar Yapar KALELİ

Öyle Ya

Zaman ki ne zaman, nasıl edersin

Kendiyle kavgalı olsun öyle ya!

Günahlar onunsa kime ne dersin

Akılı obadan alsın öyle ya!



Tanrı dağlarından inmiştir düze

Hoyrat bakışlarda gelmiştir göze

Sevda ki ne sevda olmuştur bize

Koy ver sevdalara salsın öyle ya!



Gözlerin içine saplansa da ok

Atarda tutanda, boşboğazlık çok.

Erler şehit olur haberleri yok

Bu düzen yıkılsın, solsun öyle ya!



Bacılar, kardeşler seslenin hele

Seslenin de nefes gitmesin yele

Bilin, biraz sonra kopar velvele

Söz ki düğüm düğüm dolsun öyle ya!



Siz dursanız bile gönlünüz durmaz

Gönlünüzde sen-ben, ikilik vurmaz

Gönül şüpheliyse cennete varmaz

“Git” de belasını bulsun öyle ya!



Yaşı kemalini bulduğu zaman

Hayali karlı dağ, umudu duman

Bilirdi ki kardeş, el olduğu an

Saçını başını yolsun öyle ya!



Sevgiyi nakşeder sözün, işlerin

Taşımak zor gelir yağar taşların

Deme ki “nedendir”? Gözde yaşların

Ağlamışım işte, n’olsun öyle ya!



Görülen şu gayret, görülen heves

Şairin şiirdir aldığı nefes

İster doluyla yağ, ister rüzgâr, es

Sen de benim gibi kulsun öyle ya!



Zülfikar Yapar Kaleli


Zülfikar Yapar KALELİ

Sen De Bir Kulsun Şiiri