Sevdim Ben Seni...
Bekar değil evli olsan
Ben evliyim bana sorsan
Değil bekar çocuklu olsan
Aşık oldum sevdim seni
Kahverengi güzel gözlerin
Baldan tatlıydı güzel sözlerin
İnan ki karşımda sanki hayalin
Aşık olup da sevdim seni
Sende hoşlandın etme inkar
Hep zarar gördüm sanma ki kar
Aşkınla yansam olsam ihtiyar
Aşık olup da sevdim seni
Hayatım bana zindan olsa da
İlk baharım kış olsa da
Kuruyup dallarım yaprak olsa da
Aşık olup da sevdim ben seni
Ölmeden ölmüşüm mezar kazsalar
Mezar taşıma Mehmet yazsalar
Ondan vazgeç deyip ecel olsalar
Ölmem çünkü sevdim ben seni....
Kederli Şair Mehmet 23
İsimsiz Şiirleri
Henüz Yorum Yazılmamış.
İlk Yorumu Siz Yazabilirsiniz.
Giderim
Neden beni bu hallere bıraktın?
Bozdun kimyam o yan bu yan giderim.
Yalanla dolanla yollara saldın,
Seni anlamaya huyan giderim
Aşkınla kavrulup serap görürüm
Dudaklarım çatlak yanar dururum.
Sevda ateşini artık bilirim
İçip kandırmayan suyan giderim
Serimde sevdanın dumanı tüter
Cil attı hasretin yüreğim biter
Kerem, Mecnun ne ki ben daha beter
Ölümüme bedel toyan giderim
Sevgimde hiç yalan olmaz demiştin,
Küçük yaşta beni harap etmiştin
Bana ağu kendin şerbet içmiştin
Peşin sıra kalkan tozan giderim
Yaktın yüreğimi bedenin yansın
Yar ciğerim, herkes derdimi görsün.
Kanattın yüreğim içime aksın
Osman yaram için tuzan giderim
İsimsiz
Nasreddin Hoca
Tanımayan var mıdır
Şu Nasreddin Hoca’yı,
Düşünebilir miyiz
O, olmadan fıkrayı?
Bir güzelce anlatır
Nükte ile herşeyi,
Öğretir hepimize
Kahkahayla gülmeyi.
Çocukları çok sever
Arkadaştır onlarla,
Ne kadar öğünsek az
Nasreddin Hoca’mızla.
Atasözü, deyim, fıkra
Çok şey bırakmış bize,
Hoca’mızdan sevgiler
Çocuklar hepinize.
Hoca çıkmış, dam aktarmış damda.
Kapı çalmış bir an.
Eğilmiş bakmış: Bir adam.
Adamda Ne üst ne baş… Perişan.
Merak etmiş, sormuş:” Kimi istedin?” ”
Seni Hocam, biraz aşağıya in.”
” İyi ama, ağam, işim acele,
Ne söyleyeceksen oradan söyle.”
” Bir ricam var senden, küçük bir ricam.
Aşağıya insen ne olur, Hocam?”
“Herhalde işi mühim. Anlamak gerek.
Bakalım neymiş muradı?” diyerek
Takım taklavatı bırakıp dama
İnmiş kırk bir basamak merdiveni.
Açarak kapıyı sormuş adama:
” Söyle. Ne var? Niçin indirdin beni?”
Adam demiş ki:” Hocam, ne olursun.
Allah kazadan beladan korusun.
Dert verip derman aratmasın Rabbim.
Sevaptır bir sadaka ver, fakirim.”
Bu lafları duyunca
Deliye dönmüş Hoca.
Ta damlardan inişine mi yansın,
Yarıda kalan işine mi yansın?
Ama Hoca bu, kurnaz…
” Hele yukarı gel benimle biraz
Üst tarafını orada söylersin.”
Varınca, ikisi de nefes nefese, dama,
Hoca dönmüş adama,
Demiş ki:” Allah versin.
nasrettin hoca içerleyip,
kürkünün kendisinden daha çok değer görmesine,
’’ye kürküm ye’’diyeli yüzyıllar geçmiş
insanoğlu durur mu hiç,
bu konuda da ilerlemiş..
devir artık,
ye kürküm ye,ye,ye devri
üzerinizde ki bez parçaları ne kadar kaliteli,
sizde ancak o kadar güzelsiniz,ancak o kadar değerli
ha,aksini mi iddia ediyorsunuz sizde benim gibi
hiç kusura bakmayın ama,
sizinde modanız geçmiş
tıpkı üzerinizdekiler gibi..
Ortalama insanda
Herhangi bir günde herhangi bir orduya
yetecek kadar ihanet,
nefret, şiddet
ve saçmalık vardır.
VE Cinayet konusunda En Becerikliler
Cinayet Karşıtı vaaz verenlerdir
İsimsiz
Ölüm Ve Unutulmak
sevmek bazen hançer olup saplanır yüreğine
yaşamak zor gelir bazen ölmek istersin içten içe
dünyanın gerçek olmadığının farkında olsan bile
her nefesini bu dünyaya harcarsın ya işte
ömür yaşadığın kadar değil hatırlandığın kadardır
sevgi olmadan yaşayan insan kuru bir kalabalıktır
ölmek kara toprağın altına girmek değil
girdikten sonra ebedi unutulmaktır
söyle be fani en içten
yardım ettin mi derinden
yapmadıysan düşün ve endişelen
sen yaşadınmıki sahiden
o kara toprağın altında bağırsan bile
duyan olmaz boşuna ümit etme
sen bu dünyada duyuracaktın sesini
gelen olmaz boşuna bekleme
unutulmak kadar acı birşey yok bu evrende
öldükten sonra hatırlansan ne çare
iş işten geçti bir kere
ÖLMEK UNUTULMAK DEĞİLDE UNUTULMAK ÖLMEKTİR....
İsimsiz