Solunum, canlıların yaşamlarını sürdürebilmeleri için oksijenli havayı akciğerlere çekme ve karbondioksiti verilen havayla dışarı çıkarma hareketidir. Solunumun ana işlevi budur. İkinci işlevi ise konuşmayı sağlamasıdır.
Türkçe nefes verirken konuşulan bir dildir. Konuşmanın etkili olabilmesi ve diksiyonun düzgün olabilmesi için, konuşan kişilerin doğru solunum tekniklerini biliyor ve kullanıyor olmaları gerekmektedir.
Kadın veya çocuklarda en ince ses.
Bir kelimenin ses, hece, ton ve vurgu bakımından söylenme biçimi, söyleniş, sesletim, telaffuz.
Konuşmacının konuşma esnasındaki hızıdır. İnsanların çoğu hızlı konuşamaz. Bazı insanlar ise çok süratli konuşurlar. Her ikisi de yanlıştır. Önemli olan metnin anlamına uygun normal konuşmadır. Dakikada 90-100 kelime konuşmak normaldir. Vurgulanacak kelimelerde yavaşlamak, çabuk ilerleyen düşünceleri konuşurken de hızlanmak gerekmektedir.
Açıklamalarıyla 106 Diksiyon ve Hitabet Terimi
"s" sesinin yerine "ş" veya "j" sesini çıkarmaktır.Örnek: dispanser=dişpanser, şemsiye=şemşiye
Herhangi bir dilden, bilinen tarihi seyir içinde veya daha önceden ayrılmış olup ses, şekil ve kelime ayrılıkları gösteren kollara şive adı verilir.
Örneğin; Türkçeden tarih içinde bilinen zamanlarda ayrılmış olan Azerbaycan, Kazak ve Özbek Türkçesi gibi şiveleri mevcuttur.
Kelimeleri, olması gerektiği şekilde doğru ses ve doğru vurguyla ağızdan çıkarmaktır. Söyleyiş, söyleniş, sesletim.
İnce ve açık erkek sesleri.
Sesleri birbirinden ayırt etmeyi sağlayan ses özelliği.
Bu sese kafa sesi de denmektedir. Sözlerin ince ve keskin bir tonla seslendirilmesidir.
Bu sese kafa sesi de denmektedir. Sözlerin İnce ve keskin bir tonla seslendirilmesidir.
Tiz ve keskin ses insan kulağını tırmaladığı için diksiyon açısından da bir kusur kabul edilmektedir. Tıp doktorları bu sese Haremağası sesi demektedirler.
Konuşurken çıkardığımız seslerin titreşim sayısının az ya da çok oluşuna ton denir. Sesin düşük, yüksek ya da tiz ve pes çıkarılmasıdır. Titreşim sayısının çokluğu sesi tizleştirirken azlığı ise pesleştirmektedir.
1. Duyguların veya düşüncelerin gereğine göre bir uyum içinde, seslerin yükseltilip alçaltılmasına tonlama denir.
2. Konuşanın önem verdiği, anlam katmak istediği kelimelerde başvurduğu ton, kelime ve heceler arasında yükseklik ve yoğunluk bakımından meydana getirdiği farklara tonlama adı verilir.
1. Bir hece üzerinde takılıp kalma, heceyi veya kelimeyi tekrarlama durumudur.
2. Bir hece üzerinde takılıp, o heceyi birkaç defa yinelemek demektir. Kekemelikle karıştırmamak gerekir. Kullanılan kelimelerin anlamını iyice bilmemekten, kararsızlıktan ya da heyecandan ileri gelir. Tutukluğun ortadan kaldırılabilmesi için "kendine güven" şarttır.
Kelimeler arasında uzun duraklar vermek, yok yere "aaa", "hımmmm", "ııııı", "eeeeee" gibi nidalar kullanmak da tutukluk oluşturur.
Sessizle biten kelimeden sonra sesliyle başlayan bir kelime geldiğinde iki kelimenin birbirine bağlanarak okunmasına denir. Örnek: Ak-şam-ol-du.=Ak-şa-mol-du.
Sesli. Vokal. Ağız boşluğunda ve ses yolunda gırtlak, damak, dişler ve dudaklar gibi herhangi bir engelle karşılaşmayan seslere ünlüler denir.
Türkçede sekiz tane ünlü bulunmaktadır. Ses kirişlerinin düzgün titreşimi ile meydana gelen ünlüler (Selenler : a-e-ı-i-o-ö-u-ü)
Türkçede ünlüler söylenişlerine göre üç grupta incelenmektedir.
1- Dilin Durumuna Göre Ünlüler
2- Dudakların Durumuna Göre Ünlüler
3- Çenenin Durumuna Göre Ünlüler
Ses yolundan çıkarken gırtlak, damak, dişler ve dudaklar gibi herhangi bir engelle karşılaşmadan direkt çıkan seslere ünlü (sesli) harf denir.
Ses yolundan çıkarken gırtlak, damak, dil, diş ve dudaklar gibi bazı engellere çarparak çıkan seslere "ünsüz" adı verilir.
Türkçede 21 ünsüz bulunur: b-c-ç-d-f-g-ğ-h-j-k-l-m-n-p-r-s-ş-t-v-y-z.
Bir ünlüyle iyice uyuşmuş bir boğumlanma gürültüsüyle meydana gelen harflere de ünsüz (sessiz) harf denir.
Diğer Diksiyon ve Hitabet Terimleri
Terimler Sözlüğü Ana Sayfa
Açıklamalı Diksiyon ve Hitabet Terimleri Sözlüğü