Namazın bölümlerinden her biri demektir. Şöyle ki: Bir namazda kıyam, rükû ve iki secdenin toplamı bir rekattır. Bir namazda iki kıyam, iki rükû ve dört secde bulunursa o namaz iki rekatlı olur. Üç veya dört kıyam bulunursa, o namaz üç veya dört rekatlı olur.
Sözlükte süratli gitmek, koşmak, bir şeyde ziyadelik, ilave gibi anlamlara gelen remel, dini bir kavram olarak tavafta kısa adımlarla koşarak ve omuzları silkerek çalımlı bir şekilde yürümek demektir.
Sözlükte remy atmak, ayıplamak ve yönelmek; cimar ise, çakıl taşları ve ateş koru, kor parçaları demektir. Remy-i cimâr ise, taş atmak demektir. Dini bir kavram olarak, haccedenlerin kurban bayramı günleri Mina'da, halk arasında şeytan diye isimlendirilen yerlere, usulüne uygun olarak, küçük taşlar atmalarını ifade etmektedir.
İnsanlara Allah'ın buyruklarını bildiren, onları dine çağıran kimse, elçi, peygamber.
Açıklamalarıyla 1545 Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Terimi
Revâtib sünnetler, düzenli olarak kılınan sünnetler demektir. Bunlar, Hz. Peygamber'in sünnetine uyularak vakit namazlarından önce veya sonra yahut kimisinde hem önce hem sonra kılınan namazlardır.
Cennette görevli meleklerin başı.
Allah'ın canlılara yiyip içmeleri ve faydalanmaları için verdiği her türlü yiyecek, içecek şey, nimet, azık.
Uymak, yerine getirmek.
Kocanın boşadığı hanımına, iddeti içinde, yeni bir nikâh akdi yapmaksızın dönme hakkı olan talâk.
Umre veya hac yapmak isteyen kimsenin ihrama girmek için mutat elbiselerini
çıkararak büründükleri iki parça havlu türü örtüden baş hariç vücudun belden yukarısını örten kısma denir. Belden aşağısını örten kısma da "izâr" denir.
Kâbe'yi ziyârete gelen hacıları ağırlamak ve barındırmaktır.
Peygamberin yaptığı elçilik görevine ise risalet denir.
1- Hz. Peygamber'in söz, onay ve eylemlerinin yazılı veya sözlü olarak sonraki nesillere metin ve senetleriyle aktarılması.
2- Bir olay, bir haber veya sözü nakletme, anlatma.
Söz, iş ve davranışlarında gösterişe yer vermek, inandığı gibi hareket etmemek. İkiyüzlülük.
Herkes tarafından övülmek, hürmet ve rağbet görmek, şöhret olup dillerde dolaşmak amacıyla
yapmacık davranışlarda bulunmaya ve gösteriş yapmaya riyakârlık denir.
Kamerî ayların başlangıcını belirleyen Hilal'in görülmesidir.
Can, nefes, canlılık, insana hayat veren mahiyetini Allah'ın bildiği şey.
Dünya işlerinden tamamen uzaklaşarak, manastırlarda, kiliselerde veya insanlardan uzak yerlerde kurulan ibadet yerlerinde sırf ahiret işleriyle meşgul olma, Dünya'dan el etek çekme, rahiplik, keşişlik.
İkamet yerinden, oranın ezanı duyulmayacak ve duvarı görülmeyecek uzaklıktaki mesafe ve ötesi.
Namazda kıraatten sonra elleri dizlere koyup sırt yere paralel olarak eğilmektir. Rükuda iken 3 defa " Sübhâne rabbiyel azîm - Ey yüce Rabbim, sen bütün eksik sıfatlardan uzaksın " cümlesi söylenir.
Diğer Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Terimleri
Terimler Sözlüğü Ana Sayfa
Açıklamalı Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Terimleri Sözlüğü