Bir cismin başka bir cismin çekim alanından tamamen kurtulması için gerekli hız.
Yıldızların parlaklık sırasını belirten ölçek. İlk tanımını Hipparchus (Hipokus) yapmıştır. Buna göre, çıplak gözle görülen yıldızlar birinci kadirden (m = 1), en sönükleri de altıncı kadirden (m = 6) kabul edilmiş, aradakiler de azalan parlaklığa göre sınıflandırılmıştır.
Kanser dedektörü, farklı kanser türlerinin teşhisinde kullanılmaktadır. Uzay gereçlerindeki kusurların tespiti için geliştirilmiştir. (NASA tarafından geliştirilmiştir.)
Üzerine düşen bütün ışığı hiç yansıtmadan olduğu gibi soğuran sanal cisim.
Açıklamalarıyla 543 Uzay ve Astronomi Terimi
Bir beyaz cücenin milyonlarca yıl içinde soğumasıyla oluşan gökcismi.
Çökerek, ışığın bile kurtulamayacağı kadar yoğunlaşmış maddenin bulunduğu bölge.
Üzerine düşen bütün dlgaboylarındaki ışığı hiç yansıtmadan olduğu gibi soğuran ve sonra tekrar yayan sanal cisim. Yaydığı ışınım sadece sıcaklığına bağlıdır.
Bir karacisim tarafından yayılan ışınımın dalgaboyuna göre sürekli tayfı.
1. Evrende bulunduğu sanılan en yoğun madde. Karadelikten kaçma hızı ışık hızından daha büyük olduğu için oradan ışık bile kurtulamaz.
2. Genellikle büyük kütleli yıldızların ölümünden kalan maddenin kütleçekimi etkisinde çökmesiyle oluşan, ışığın bile kaçamadığı aşırı yoğun maddenin bulunduğu bölge.
1. Varlığı, yaydığı ışınım yoluyla değil de dinamik yöntemlerle saptanabilen madde.
2. Işınım yaymadığı için doğrudan gözlenemeyen, ancak varlığı dolaylı yollarla hesaplanabilen madde.
Güneş'le bir dış gezegenin veya Ay'ın Yer'e göre simetrik olduğu ( uzanımı 180° ) konum.
Uzay açı. Bir gök cisminin radyan kare = steradyan biriminde gök yüzünde kapladığı alan.
Güneş ile herhangi bir gezegenin, Güneş ile Ay'ın Yer'e göre aynı hizada ve aynı yanda ( uzanım 0° )bulunduğu konum.
Kayasal ve katı bir yüzeye sahip gezegenler.
Keşif (casus) uydulardaki gibi bazı uyduların kamuoyuna yönelik kullanımı sınırlıdır. Keşif uyduları diğer ülkeleri gözetlemek ve bu ülkelerdeki askerî aktiviteler ile ilgili bilgi toplamak amacıyla kullanılır. Casus uydular bir ülke üzerinden geçerken o ülkeye ait radyo ve radar iletişimini kaydeder. Bu uydular savaş başlığıyla donatılıp alçak Dünya yörüngesi üzerine oturtularak yeryüzündeki mevcut hedeflere karşı yörüngesel bir silah olarak kullanılabilir. Bununla beraber uydular fırlatılan füzeyi ya da uzayda meydana gelen bir nükleer patlamayı da algılayabilir.
Evriminin son aşamalarına doğru, aşırı genişlemiş ve yüzeyi biraz soğumuş dev yıldız.
Güneş'in gökyüzünde yaptığı görünen yıllık harekette güneyden kuzeye dönüş yaptığı yer. Bu yerin ekvatora göre açısal uzaklığı -23° 27' dır. Dönüş 22 Aralıkta olur. Bu tarihe değin kısalan günler, bundan sonra uzamaya başlar.
Bir ortamdan geçen ışınımın mavi dalgaboylarının daha çok soğurulması sonucu, olduğundan daha kırmızı görünmesi.
Güneş gibi yıldızlarda merkezdeki füzyon tepkimeleriyle hidrojen helyuma dönüşürken çekirdeği ağırlığı artar. Çekim kuvvetinin de artması içe doğru çökmeyi artırır ve merkezdeki sıcaklığı 100 milyon Kelvin sıcaklığa çıkarır. Bu durumda merkezdeki termonükleer tepkimeler merkezden dışarı doğru kayar. Dış tabakalarda oluşan tepkimeler Güneş'i genişlemeye zorlar. Güneşin bu evresinde dış tabaka genişlemiş, iç sıcaklık artmış ve kırmızı bir görünüm alacaktır. Genişleme sonucu Güneş, Merkür, Venüs ve Dünya'yı bile içine alacaktır. Bu tür yıldızlara kızıl dev denir.
710 nanometreden 1 milimetreye kadar dalga boyuna sahip ışınları kapsar (iğne ucu ile küçük bir tohum arasındaki boyutlar). Bütün sıcak ve soğuk maddeler tarafından yayımlanır. Madde tarafından kolayca soğurulabildiğinden üzerine düştüğü maddeyi ısıtır. Bu nedenle kızıl ötesi ışınımı "ısı radyasyonu" da denir. Ortalama olarak 37 oC sıcaklığa sahip olan insan vücudu 900 nanometre dalga boylu kızıl ötesi ışıması yapar.
Diğer Uzay ve Astronomi Terimleri
Terimler Sözlüğü Ana Sayfa
Açıklamalı Uzay ve Astronomi Terimleri Sözlüğü