Radyo teleskoplarıyla yıldızlardan gelen radyo ışınlarını inceleyen astronomi dalı.
Dalga boyları 1 milimetreden uzun dalgalardır. Dalga boyları çok uzun olduğundan enerjileri çok düşüktür. Bu nedenle düşük sıcaklıklara karşılık gelir. Radyo dalgaları her yerde bulunabilir. (Arka alan ışınımında, yıldızlar arası gaz ve toz bulutlarında ve süpernova patlamalarının soğuk kalıntılarında). Bunların kaynakları elektrik (yani elektron) titreşimleridir. Cep telefonları ile radyo ve televizyon yayınlarının aktarılmasında kullanılırlar.
Güçlü manyetik alanlar nedeniyle çok fazla radyo ışınımı yapan galaksiler. Optik bölgede görünen galaksinin iki yanında simetrik iki radyo kaynağı olarak gözlenirler.
Dalgaboyu 1 cm'den büyük elektromanyetik dalgalar
Açıklamalarıyla 543 Uzay ve Astronomi Terimi
Kararsız bazı atom çekirdeklerinin ışınım yaparak bozunması. Bu bozunma sonunda alfa parçacıkları, beta ışınları, gamma ışınları yayılır.
Gökcisimlerini araştırmak için kullanılan uzun dalgaboyuna duyarlı alet. Işınım tayfının radyo dalgaboyuna duyarlı olan teleskop.
Gökyüzünde bir noktadan geçen boylam dairesinin, gök ekvatorunu kestiği noktanın ilkbahar noktasına açısal uzaklığı. Sağ açıklık.
Işık dalgalarının gözde (veya başka alıcıda) dalgaboyuna bağlı olarak oluşturduğu duyum. Bir yıldızın rengi sıcaklığının bir fonksiyonudur.
Yıldızın görünür rengi ile gerçek rengi arasındaki fark. Yıldızın mavi ışığı yıldızlar arası madde tarafından daha çok soğrulduğu için daha soğuk ve daha kırmızımsı görünür.
Bir yıldızın iki farklı dalgaboyunda ölçülen parlaklıklarının farkı. Bu fark yıldızın renginin ve sıcaklığının ölçüsüdür.
Bir merceğin odak noktasının gelen ışığın rengine bağlı olması nedeniyle görüntünün renkli halkalar şeklinde görülmesi.
Roketler, uç kısmı genellikle hava sürtünmesini azaltacak şekilde yapılmış, yakıt, motor ve egzozdan oluşan silindir şeklinde yapılardır. Roketler çalışmaları sırasında havaya gereksinim duymadan hareket yönünün ters yönünde sıcak gaz püskürterek hareket eder.
Roket motorları ile jet motorları arasında önemli farklar vardır. Jet motorları yanıcı maddeyi beraberinde taşırken, yakıcı madde olan oksijen gazını atmosferden sağlarlar. Hâlbuki roketler (özellikle astronomi amaçlı olanlar) hem yanıcı hem de yakıcı maddeyi beraberinde taşır. Bu nedenle bir jet motorunun uzayda çalışması mümkün değildir. Roket kullanmadaki asıl amaç kısa süreli yüksek hız elde edilmesi ve roketin atmosfer dışındaki oksijensiz ortamda da çalışabilmesidir. Uzaya, insanlı ve insansız araçlar gönderme hayali ve uygulaması ilk uçakların yapılışından daha eskiye dayanmaktadır. Roketlerde kullanılan ilk katı yakıt baruttur.
Mali işlerde kullanılmak üzere eski Bizans takvimi esas alınarak hazırlanmıştır. 1839'da bütün resmî ve mali işlemlerde hicri takvimle beraber kullanılmaya başlanmıştır. Başlangıç olarak "Hicret" esas alınmış, ancak güneş yılı esasına göre hazırlanmıştır. Rumi takvim 1 Ocak 1926'da miladi takvimin yürürlüğe girmesine kadar kullanılmıştır. Miladi takvimin kabul edilmesine rağmen mali yılbaşı 1 Mart olarak kabul edilmiş ve bu uygulama 1982'ye kadar devam etmiştir. Yeni uygulamayla 1 Ocak 1983 gününden itibaren 1 Ocak günü hem takvim başı hem de mali yılbaşı olarak kabul edilmiştir.
Bir yıldızın saat çemberinin, gözlem yerinin öğlen çemberine göre batı yönünde yaptığı açı.
Bir yıldızdan ve gök uçlaklarından geçen yarı büyük çember.
1- Bir yıldızdan geçen saat çemberinin ilkbahar noktasının saat çemberine göre doğu yönünde yaptığı açı. Sağ açıklık genellikle saat biriminde 0 saat ile 24 saat arasında ifade edilir.
2- Rektesansiyon. Gökyüzünde bir noktadan geçen boylam dairesinin, gök ekvatorunu kestiği noktanın ilkbahar noktasına açısal uzaklığı.
Bir kaynağın tayfındaki, belirli bir elementin atomlarının belirli bir dalga boyundaki ışık salmasından kaynaklanan parlak çizgi.
Bir yıldızın 10 parsek uzaklığa indirgenmiş parlaklığı. Mutlak parlaklık.
Süt yolu olarakta bilinir. İçinde bulunduğumuz en azından 100 milyar yıldız içeren gökada. Gözlemsel astronomide gökyüzünde şerit halinde görülen bulutsu yapı. (aslında görülen gökadamızın bir koludur).
- Güneş sisteminin 2. Büyük gezegenidir.
- Kütlesi % 94 hidrojen ve % 6 helyumdan oluşur.
- En düşük yoğunluktaki gezegendir.
- Soğuk bir gezegendir.
- Gezegen yüzeyinde beyaz lekeler vardır.
- Satürn'ün etrafındaki halkalar, evrende serbest halde dolaşan küçük meteor ve buz parçaları gibi değişik cisimlerin Satürn'ün çekim alanına yakalanması sonucu olmuştur.
Diğer Uzay ve Astronomi Terimleri
Terimler Sözlüğü Ana Sayfa
Açıklamalı Uzay ve Astronomi Terimleri Sözlüğü