Eski hattatların kâğıdı kesip oyarak meydana getirdikleri yazı; mukatta' yazı. Bu şekilde hazırlanmış çok güzel bir Kaside-i Bürde, Süleymaniye Kütüphanesi, Ayasofya 4170 numarada bulunmaktadır.
Eski yazıda kuyruklu ve uzantılı harflerin bu bölümlerinin, güzel göstermek veya istife uydurmak amacıyla özel biçimde çekilmesi, uzatılması; bu uzantıya verilen ad.
Bir hattatın yazdığı yazıya ismini koyması, imza demektir. Yazı meşkedenler, hocalarından ehliyetlerini gösteren icazetnameyi aldıktan sonra yazılarına ketebe koyarlardı. Aslı, "o yazdı" demek olan ketebehu'dur. Bazı hattatlar ketebeden sonra, "min telâmiz-i filan..." diyerek üstatlarının adını da yazarlardı.
Ketebe yerinde, Nemekahu, eğer yazan kendinden bir söz katıyorsa Harrerehu, harekeli yazılmış ise Rakamehu, tevazu için veya karalama olduğunu ifade için Sevvedehu, bir meşke bakarak yazmış ise veya meşk olduğunu ifade için Meşşakahu, istinsah suretiyle yazılmış ise Nesehahu veya Satarehu, aynen taklid edilmiş ise Kalledehu gibi tabirler kullanılmıştır.
Ayrıca murakka'at, kıt'a, kitap, ve levhalarda el-Fakîr, el-Hakir, el-Müznib, er-Râcî gibi takdim edilecek makama veya yazının konusuna uygun tevazu ifade eden cümleden sonra isim yazanlar da olmuştur, isimden sonra bazen "Güfire lehu, Gufire zünûbuhu" gibi dua cümlesi ilâve edenler de olmuştur.
İcazetname ile ilgili bilgilere bakınız.
Açıklamalarıyla 1053 Yazma Eser (Hat-Tezhip-Ebru-Cilt-Minyatür) Terimi
Güzel yazı yazmayı kendisine meslek edinen sanatkâra eskiden verilen isim. Yakut al-Musta'sımî'den sonra hattat denilmiştir;
Kitrenin ve boyaların ebrucunun istediği kıvama gelmesidir.
Müzehhiplerin minyatür yapmak ve ince çizgiler çizmek için kullandıkları fırçanın adıdır. Bu fırçalar tek kıldan yapılırdı.
Boyalarının, deseni, içice geçmiş V harfine benzetilerek düzenlenmiş ebrulara verilen ad.
Bir yazının, asıl kaleminden daha ince ve kırıklı yazılmasına denir. Kırık döküktür. Sülüs kırması, nesih, kırması... gibi. Ayrıca bk. Hatt-ı icazet.
Kırmızı kabuklu ve kabuğundan, lakit adında bir tür boya çıkarılan böcek.
Kâğıt, sayfa; kâğıtçı.
Boya ile kitrenin uyumsuzluğundan meydana gelen bozuk ebruya denir.
Dört mısradan meydana gelen nazım şekli. Ayrıca güzel yazı ile yazılmış küçük levhalara da kıta denilmiştir.
Süsleme motifi.
Şaz yolu ile ilgili bilgilere bakınız.
Lika ile ilgili bilgilere bakınız.
Cami, mescit, medrese, kale, türbe, kervansaray, han, hamam gibi bir mimarî eserin kapısı üzerine veya uygun bir yerine yerleştirilen, üzeri kabartma yazılı taş levha.
Yazma ve kimi basma kitapların ilk sayfalarına yapılan süsleme.
Kesira da denilir. Bir çeşit ahar yapımında kullanılır. Anadolu'da yetişen geven dikeni denilen nebatın sapı çizilerek oradan akıtılan sıvının sertleşmesiyle elde edilen, yapıştırma özelliği az bir maddedir. Ebru yapımında da kullanılır. Taze ve beyaz olanı makbuldür.
Lâcivert zemin üzerinde altınla yapılan tezhiptir. Bu tezhipler XVI ncı asırda Türkiyede pek çok yapılmıştır.
Diğer Yazma Eser (Hat-Tezhip-Ebru-Cilt-Minyatür) Terimleri
Terimler Sözlüğü Ana Sayfa
Açıklamalı Yazma Eser (Hat-Tezhip-Ebru-Cilt-Minyatür) Terimleri Sözlüğü