Güncel Sanat terimleri sözlüğümüzde Harim terimi ile ilgili, kısa açıklayıcı bilgiler aşağıda gösterilmektedir. Harim nedir? Harim ne demek? Harim hakkında kısa bilgi gibi içerik arayışınıza cevap olabilecek kısa bilgiler sayfamızda yer almaktadır.
Harim Terimi Hakkında Bilgiler
Sanat Terimi Olarak Harim:
Camiilerde ibadetin gerçekleştirildiği ana mekân. Belirli kısıtlamaların olduğu, girilmesi yabancıya yasak olan, kutsal tutulan, korunulan mekan.
Hukuk Terimi Olarak Hârîm:
başkasının giremeyeceği,girilmesine izin verilmeyen ev bölümü; harem
Yapı-Dekorasyon Terimi Olarak Harim:
Osmanlı camiilerini mahalleden ayıran duvar.
Osmanlı Türkçesi Terimi Olarak Harim:
Camilerde ibadetin gerçekleştirildiği ana mekân. Belirli kısıtlamaların olduğu mekândır.
İnşaat Terimi Olarak Harim:
1. Osmanlı camilerini çevredeki evlerden ve sokaklardan ayıran, duvarlarla çevrili dış avlu, muhavvata.
2. Harem dairesi.
Benzer Sanat Terimleri
Mahfil: 1. Camilerin içerisinde müezzin ya da padişahlara ayrılmış ve yüksekçe olarak inşa edilmiş, parmaklıklarla çevrili bölüm.
2. Bir mekânda belirli kişi ya da topluluklar için ayrılmış bölümler. Örneğin: Hünkâr Mahfili, Müezzim Mahfili, Kadınlar Mahfili gibi.
Son Cemaat Yeri: 1- XIV. yüzyıldan itibaren cami ve mescitlerde yaygın olarak kullanılan, ana mekânın dışında namaza geç gelenlerin ibadetlerini yapabilmeleri için yapılmış yarı açık hazırlık bölümü.
2- Osmanlı camii mimarisinde namaza geç gelenlerin ibadetlerini yapabilmeleri için yapının kuzey duvarını paralel olarak uzanan sütun ve kemer dizilerinden oluşmuş mekân.
Sıbyan(Sübyan) Mektebi: Osmanlı döneminde ilkokul düzeyinde eğitim veren okul ve bunun için inşaa edilmiş yapı.
Medrese: Bugünkü orta ve yüksek öğrenime denk düzeyde eğitim veren İslam eğitim yapısı. İslamiyetin erken dönemlerinde camiilerde yapılan eğitim Büyük Selçuklular zamanında belirli bir sistem içerisinde medreselerde verilmeye başlanmıştır. Medreselerin ortaya çıkışındaki en önemli etken gittikçe yayılan şii inanç karşısında sünni inancı güçlendirmek ve devlet yönetimine bu inanca sahip kadrolar yetiştirmekti. İlk olarak Büyük Selçuklu veziri Nizamül Mülk tarafından Horasan'da kurulan ve Nizamiye Medreseleri olarak adlandırılan bu yapıların dört eyvanlı bir şemaya sahip oldukları görülür. Bu yapı türünün kaynağı hakkında farklı görüşler ileri sürülmekle birlikte yine zaman içerisinde toplumlara göre farklı plan türlerinin geliştiği bir gerçektir. Anadolu türk mimarisinde medrese yapılarının temelde iki farklı plan şemasını sahip oldukları günümüze ulaşan örneklerden anaşılmaktadır. Bunlar açık avlulu medreseler ve avlusu kubbe ile örtülü kapalı avlulu medreselerdir. Medreselerde dini eğitim verilebildiği gibi pozitif bilimlerle ilgili eğitim de verilmiştir. Bu amaca yönelik inşaa edilen medrese yapılarının plan kuruluşunda belirgin bir farklılık olmayıp medrese mimarisinin genel gelişimi içerisinde yorumlanmışlardır. Darüşifalar, tıp medreseleri ve rasathaneler bu tür medrese yapılarının örnekleridir.
Türbe (Kümbet): Her iki terimde Türk-İslam mezar yapılarına verilen adlardır. Türbe ve kümbetler genellikle silindirik, çokgen veya kare planlı olarak inşaa edilmiş kubbe veya külahla örtülmüş yapılardır. Kümbet ve türbe terimleri aslında aynı yapı türü için kullanılmakla birlikte ayırıcı özellikleri kümbetlerin piramidal veya çokgen külahla, türbelerin ise kubbe ile örtülmeleridir. Kümbet terimi daha çok Osmanlı öncesine ait mezar yapıları için kullanılmaktadır. İlk kümbet yapısı 1006-1007 yıllarında Kuzey İran'da inşaa edilen Kümbet-i kâbustur. Bu tür anıtsal mezarlar için Batı kültüründe kullanılan terim "mausoleun" dur.
Terimler Sözlüğü Ana Sayfa
Online Sanat Terimleri Sözlüğü