Yosun ve eğreltilerde morfolojik olarak birbirinin aynı olmakla birlikte, eşey fonksiyonları negatif, pozitif biçimde olan sporlar, ızospor.
1. Yavruda karakteri oluşturan 2 geninde aynı şekil ve özellikte olmasıdır. (AA, aa, BB, bb...)
2. Homolog kromozomların karşılıklı lokuslarında belirli bir karakter ya da bütün karakterler için aynı allel çiftin bulunmasıdır.
Toprağın katmanlarına horizon denir.
1. İç salgı bezleri tarafından salgılanıp kana verilerek vücudun başka bölgesindeki hücre ya da hücre gruplarını faaliyete geçiren genellikle protein yapıda olan maddelerdir.
2. Vücudun bir kısmında oluşturulan sonrada difüzyonla yada kan dolaşımıyla diğer kısımlarındaki hücrelere taşınarak onların çalışmalarını düzenleyen özel maddeler.
3. Gövdenin bir kısmında meydana getirilen, sonra da difüzyonla ya da kan dolaşımıyla diğer kısımlardaki hücrelere taşınarak onların aktivitelerini düzenleyen maddelerdir.
4. Canlılarda sentezlendikten sonra etki göstereceği yerlere taşınabilen ve çok düşük miktarlarda büyümeyi, farklılaşmayı ve çeşitli fizyolojik olayları olumlu ya da olumsuz yönde etkileyebilen organik bileşik.
Açıklamalarıyla 2079 Biyoloji Terimi
Toprak üzerindeki ve içindeki organik atıkların ayrışması sonucu oluşan kütle. Toprağa kahverengi ya da siyah rengi veren çürümüş bitki dokularındaki koyu renkli maddedir.
1-Canlıların en küçük yapı birimlerine hücre denir. Örnek : Kan hücresi, kemik hücresi.
2-Bitki ve hayvanları oluşturan mikroskobik birimdir.
Bir hücrenin iki yeni hücre oluşturmak suretiyle çoğalması.
1. Hücre dışına salgılanan enzimlerle büyük moleküllü besinlerin yapı taşlarına ayrıldıktan sonra hücre içine alınması.
2. Büyük moleküllü besinlerin, hücrelerin dışarıya verdikleri salgılar ile hücre içine alınmadan, yapı taşlarına ayrılması.
Bir hücrenin bir bölünmeden bir sonraki bölünmeye kadar geçirmiş olduğu evrelerin tümü.
Bitki, mantar, birçok protist ve çoğu prokaryotun hücrelerini çeviren, koruyan
cansız sert bir örtüdür.
* Temel maddesini selüloz oluşturur.
* Komşu hücrelerinin çeperleri birbirine pektin ile bağlanmıştır.
* Çeperde madde geçişini sağlayan tam geçirgen geçitler bulunur
1. Genellikle fagositoz veya pinositoz ile hücre içine alınan besinlerin sitoplâzmada lizozom organeli yardımıyla yapı taşlarına ayrılması ya da her hücrede sentezlenen polimer maddelerin ihtiyaç halinde tekrar yapı taşlama ayrılması.
2. Büyük moleküllü besinlerin, hücre içerisine alınarak, hücre içinde yapı taşlarına ayrılması.
Ökaryotik hücrelerin değişik şekillere adapte olabilmeleri, hareketlerini yönlendirip koordine etmeleri sitoplazmanın her tarafına yayılmış olan protein yapıda filamentlerin oluşturduğu kompleks ağ sayesinde gerçekleşir. Bu ağ hücre iskeleti (Cytoskeleton) olarak adlandırılır.
Hücre iskeleti oldukça dinamik bir yapı olup, devamlı olarak hücrenin şeklinin değişmesini, bölünmesini ve çevreye cevap vermesini organize eder. Hücre iskeleti bakterilerde bulunmaz.
Hücre iskeletini hücre içindeki bulunuş yerleri ve şekilleri farklı olan 3 tip filament meydana getirir .
1. Mikrotübüller.
2. Intermediate filamentler
3. Mikrofilamentler (aktin filamentler)
Bu filamentlerin hepsi farklı protein alt birimlerden meydana gelmiştir.
Mikrotübüller; tubulin, intermediate filamentler; vimentin veya lamin ve aktin filamentler; aktin gibi proteinler tarafından meydana getirilirler.
Canlıların hücre ve hücre ürünlerinden oluştuğunu, yeni bir hücrenin kendinden önce mevcut olan bir hücreden oluştuğunu, kimyasal bileşen ve işlevsel bakımdan birbirine benzediğini, organizma faaliyetinin bağımsız hücre birimlerinin etkileşiminin sonucu olduğunu ifade eden kuramdır.
Mozaik gelişmenin sonucu olarak aynı tür hayvanların aynı işi gören dokularında aynı sayıda hücre bulunması.
Enerji taşıyan besinlerin (şeker, protein, yağ) parçalanarak yapılarındaki enerjinin açığa çıkarılması olayına hücre solunumu denir. Solunumda amaç, fotosentezle besinlerin yapısında depolanan güneş enerjisini canlıların kullanabileceği şekle (ATP) çevirmektir.
Hücrenin en dış kısmında bulunur.
• İki sıra fosfolipitten oluşmuştur. Bu moleküller sırt sırta verdiklerinde su geçirmeyen bir tabaka oluşur.
• Fosfolipitin yanısıra glikoprotein, glikolipit ve proteinler de bulunur.
• Glikolipit ve glikoproteinler reseptör olarak görev yapar.
• Hücrenin bulunduğu ortamdaki değişiklikleri ve uyarıları sürekli olarak algılar ve tepki
göstermesini sağlar.
• Hücresel faaliyetler sonucu yeni parçalar eklendiği veya çıkarıldığı için zar hareket
halindedir. Bu durum zarın canlı olduğunun göstergesidir.
• Bazı hücrelerde hücre yüzeyi; emilim, salgılama, sıvı iletimi ve diğer fizyolojik olaylarla ilgili olarak farklılaşır.
Organik moleküllerden ATP'nin elde edildiği metabolik yol.
Vücuda dışarıdan giren yabancı mikroplara karşı antikorlarla yapılan savunmadır.
İndol asetik asit. Bitkilerde büyümeyi teşvik eden bir çeşit hormon.
Daha verimli olan hayvan ve bitki ırklarının elde edilmesine yönelik çalışmalardır.
Diğer Biyoloji Terimleri
Terimler Sözlüğü Ana Sayfa
Açıklamalı Biyoloji Terimleri Sözlüğü