Kökün ucunu yüksük gibi saran ve koruyan doku.
Doku farklılaşması olmadan oluşan hücre yığınlarına kallus denir.
Bir gram suyun sıcaklığını bir derece yükseltmek için (14,5 oC'den 15,5 oC'ye) gereken ısı. Kilokalori bunun bin katıdır.
Kalp, göğüs boşluğunun merkezinde, göğüs kemiğinin altında sol akciğere daha yakın yer alan, yaklaşık olarak bir yumruk büyüklüğünde kaslı bir organdır. Kalp, üstte iki kulakçık, altta iki karıncık olmak üzere dört odacıktan oluşur. Sol kulakçık ve sol karıncıkta temiz kan (oksijence zengin kan), sağ kulakçık ve sağ karıncıkta ise kirli kan (karbondiositçe zengin kan) bulunur.
Açıklamalarıyla 2079 Biyoloji Terimi
Tiroid bezi tarafından salgılanan, kemiklerde kalsiyum depolanmasını hızlandıran bir hormon.
1. Çift çenekli bitkilerin gövde ve kökünde yer alan, yeni odun ve soymuk tabakaları oluşturarak bitkinin kalınlaşmasını sağlayan ve meristem hücrelerinden meydana gelen tabaka.
2. Birçok trakofil bitkilerin gövde ve kökün de meristem hücrelerden oluşan ve bölünerek sekonder ksilem ve sekonder floem tabakasını yapan tabaka.
3. Bitkilerin iletim demetlerinde, bir ya da birkaç sıra meristematik hücre tabakasından oluşan, ikincil kalınlaşmayı ve enine büyümeyi sağlayan doku.
(Flagel, Flagellum) Bazı hücrelerde çeşitli şekil ve sayılarda yer almış hücre duvarının dışarıya doğru uzamış şekilleridir. Hücre dışında yer alan çıkıntı şeklindeki bu yapılardan uzun olanlarına kamçı adı verilir. Genel olarak hücrenin hareket etmesinde önemli bir rol oynar. Örneğin; E. coli kamçıları vasıtasıyla saniyede 50 mikron hız yapabilir. Bu durum bakterilerin çok hızlı hareket edebilme özelliklerine sahip olduklarını göstermektedir.
Besin ve oksijeni hücrelere taşıyan, hücrelerde yanma olayı sonunda oluşan karbondioksit ve zehir artıklarını boşaltım organlarına ileten, damarlar içinde dolaşan sıvıya kan denir.
Kanın kalpten çıkıp damarlar yardımıyla vücuda dağılmasına ve tekrar kalbe dönmesine kan dolaşımı denir.
Hamilelikte annenin Rh(–), bebeğin Rh(+) olması durumunda annenin kanındaki Rh antikorlarının plasentadan bebeğin kanına geçerek bebeğin alyuvarlarını çökeltmesi olayına kan uyuşmazlığı (eritroblastosis fetalis) denir.
Kuvvetli bir canlının kendinden zayıf bir canlıyı öldürmesi ve/veya ondan besinini sağlamasına ise kanibalizm denir.
Organizmada meydana gelen ve hücreleri kontrolsüz büyüyen kötü huylu tümörlere verilen genel ad.
Doğrudan ya da dolaylı yolla kansere yol açan etmen.
Kanın kalp ve damarlardan oluşan kapalı bir sistem içerisinde vücut boşluğuna yayılmadan dolaşması.
Tohumlar olgunlaşıncaya kadar meyve karpelleri tarafından korunan olgunlaştıktan sonra karpelleri açılarak tohumları serbest hale geçebilen kapalı tohumlu bitkiler.
Atar ve toplardamarı birleştiren ve dokuların içine yerleşmiş bulunan mikroskobik ve ince duvarlı damar.
Virüslerin protein kılıfı.
Virüslerin nükleik asitinin dışında bulunan, bazı virüslerde tek tip, diğerlerinde birkaç tip proteinden oluşan protein kılıf.
Canlıların sahip olduğu her bir özelliğe denir. Kalıtsal karakterler anne ve babadan gelen gen çiftince oluşturulur. Göz rengi, saç rengi, saç şekli, ten rengi, kan grupları...
Her insanın ulaşım, ısınma, enerji tüketimi veya satın aldığı her türlü ürün neticesinde atmosfere yayılmasına neden olduğu karbon miktarını anlatmak üzere kullanılan bir terimdir.
Başka bir ifadeyle, aldığımız her ürün veya gerçekleştirdiğimiz her faaliyet için gerekli olan enerjinin üretilmesi sırasında atmosfere salınan karbon gazı toplamını ifade etmektedir.
Bir yıllık zaman dilimi içinde bir insanın solunum, fosil yakıt kullanımı gibi nedenlerle atmosfere verdiği CO2 miktarına karbon ayak izi denir.
Diğer Biyoloji Terimleri
Terimler Sözlüğü Ana Sayfa
Açıklamalı Biyoloji Terimleri Sözlüğü